Dizinin ilk bölümü değil
ama ikinci bölümüne denk gelip sonuna kadar seyretmiştim. Güzel gitti, bölümü
seyrettik bitti. Sonra ne oldu da gerisini izleyemedim bilmiyorum, muhtemelen
yayınlandığı kanalı pek takip etmeyişimden kaynaklanıyor olabilir bu
talihsizlik...
Neyse, dizinin yanılmıyorsam 9.bölümü falan, Salih
ve feride kuytu bir köşede saklanmışlar... Mahir Feride’nin arkasından
birilerine bakarken Feride Mahir’in kokusunu almaya çalışıyor... İşte tam bu
sırada babam:
-Kızım bu diziyi seyret, çok güzel bir dizi
bak... dedi!!! Feride mahiri koklarken babam bunu söyledi...
Eee ne yapalım, bizde büyük sözü dinledik ve
hiç üşenmeden bölümleri en baştan tek tek izledik, hatta arşive attık bile...
Şu an pek izlediğim, en izlediğim, deli gibi
izlediğim tek dizi diyebilirim... Bir kere hikâye çok güzel... Aslında olanlar
gerçek zamanda çok kısa bir zaman dilimde geçiyor, ama bize bu insancıklar yüz
yıldır birbirini tanıyormuş gibi geliyor... Daha şurada bir ay geçti, ama
maşallah sevgililer gününe yetiştirdiler şömineyi...
Hikâyenin yanı sıra oyuncu seçimleri şahane...
Buraları okudum, dizi başladığında çoğu Bergüzar Korel’e bir güzel giydirmiş,
burun kıvırmış, hıhh demiş, kışşşt demiş fakat şu an hiçbirinden çıt çıkmıyor
nedense...
Bugüne kadar gördüğüm ve sanırım görebileceğim
en uyumlu ve birbirine en yakışan çift bergüzar Korel ve Kenan İmirzalıoğlu... Boyları
boylarına, huyları huylarına uymuş sanki bakarken insanın içi açılıyor... Onlar
dizide birbirlerine bakarken sanki bize bakıyorlar da bizde eriyip gidiyoruz...
Çok sevdik vesselam; eee babam sağ olsun...
15.02.2013 benim adım ebruli