Mahir Kara - Karadayı
Mantar Çorbası
Moda:
6
Modayı
takip ettiğini söyleyemeyiz. Ama sevdiği kıyafetleri –mavi
gömlek ve yelek- uzun süre üzerinden çıkarmayarak bir tarz
oluşturmaya çalıştığı kesin. Salih’in tarzından biraz feyz
almasını umarak altı veriyorum.
Arkadaşlık:
10
Mahir
için arkadaşları, sevdikleri, mahallesi, ailesi bir bütün
aslında. Hepsi için aynı fedakârlıkları yapar. Arkadaş gibi
arkadaştır yani.
Ne
yer ne içer, ne sever ne sevmez: 8
Feride
önüne kuru ekmek koysa doyarmış. Böyle söylüyor ama bol yağlı,
bol peynirli, bol maydanozlu gözleme sevdiği, köfteyi de yanında
şalgam suyu olmadan yemediği duyumlarını aldık. Yalnız bu
aralar iştahı pek yok. Mandalina, elma gibi şeylerle öğün
geçiştiriyor, gözlemliyoruz hep bunları.
Hal
ve davranış -gidişat: 5
Bu
hali hal değil. Biliyorum hakkaniyetli çocuk ama bütün
İstanbul’un yükünü omuzlarına alırsa korkarım gidişatı da
hiç iyi olmayacak. Pişmanlığını gördüm ama can aldıktan
sonra “özür dilerim bir daha yapmayacağım” denmez. Aklına
da, sabrına da, eline de hâkim olsun yoksa verdiğim bu beş de
düşebilir.
Ev
- Mutfak işi: 5
İstese
yapar. Ama hiç lüzum duymamış ki. Babasının evinde anneciği,
kardeşleri, kendi evinde Feridesi mutlulukla, sevgiyle görüyorlar
evin ihtiyaçlarını. Mahir’de onları çok güzel takdir ediyor.
Hem kahvaltıda çayı Feride dökse de Mahir de onun elleri yanmasın
diye çayın buharına üflemeyi akıl ettiği için benden beş
numarayı hak ediyor.
Kız
arkadaşı elde tutma: 5
“Adalet
ararken kara sevda düştü bahtıma” demişti Mahir. Kara
sevdasının aşk konusunda gözleri de öyle kara ki Mahir’in onu
elinde tutmak için hiçbir şey yapmasına gerek kalmıyor. Seni
seviyorum demesi yeterli. Böylesi güzel bir sevdayı bulduğu için
beş veriyorum.
Beden
Eğitimi: 9
Mahir’in
bedenini eğitimi şahane gerçekten. Teker teker de ikişer ikişer
de dövüşebiliyor. Dayak yese de hatta kurşun yese de bedeni hemen
iyileşip şıp diye ayağa kalkıyor. Nazif Baba genlerinden hep
bunlar. Bedenini kullanmayı bırakıp silaha davranmaya başladığı
için bir notunu kırıyor ve dokuz veriyorum.
Aşk
Hayatı: 10
Tamam,
sendiğini elinde tutmak için pek bir şey yapması gerekmiyor ama
çok güzel seviyor Mahir. Çok güzel bakıyor. Sevdiğinin yüzünü,
saçını okşarken parmaklarının hareketlerini izlemekten ne
diyorlar hiç anlamıyorum. On numara âşık anlayacağınız.
Aile
İlişkileri: 10
Mahir
için ailesi hep birinci sırada. Hep de öyle olsun. Onları korumak
için canını da verir can da alır gördük. Asla tasvip etmiyorum
ama başka bir seçeneği olsa yapmazdı eminim.
Hayat
Bilgisi: 9
Hayatı
biliyor. Hem yaşadığın acı olaylardan hem de Nazif Baba gibi
şahane bir öğretmenden öğrendiklerinden. Duydum ki bazen onu
üzüyormuş. Yok yok üzmez sen aferin dokuz.
Seçmeli
Ders (Kabadayılık): 5
“Ben
kabadayı olmayacağım, Karadayı olacağım öğretmenim.” Böyle
söylemişti. Hani boşaltmıştı o silahın mermilerini, şeytan mı
doldurdu evladım? Tamam, halk kahramanı oldu, hayır duaları
alıyor, elinden geldiğince yanlış yapmamaya çalışıyor...
Bunları da göz önünde bulundurarak beş veriyorum.
Kriz
yönetimi: 10
Mahir adeta kriz durumları için yaratılmış bir adam. Sahte
avukat olup, babasını ipten alıp üstüne Hâkime’nin gönlünü
çalmak onda, intikamımı alacağım deyip kabadayı olmak onda,
gerektiğinde gizlice evlere girip evrak araklamak yine onda. Ben de
on verdim gitti.
Fizik:
10
Mahir
için, dünyanın en yakışıklı kunduracısı, sahte avukatı(bu
hali biraz daha yakışıklı kabul) ve Karadayı’sı desem
yeridir. Hem sadece ben demiyorum. Boyunu, posunu, gülünce kaybolan
gözlerini gören mahallenin bütün kadınları aynı fikirde.
Duyunca şımarmasın ama jüriden de tescil alarak on üzerinden on
veriyorum.
Kanaat
notu: 5
Ben
sana söyledim oğlum. O çocuklar kötü çocuklar onlarla oynama
dedim. Onlara uyar kötü şeyler yaparsın dedim. Ne beni dinledin
ne babanı dinledin. Yine sana kıyamıyorum beş veriyorum ama gözüm
üzerinde bir daha hata yaptığını görmeyeyim.
İşte Mahir'in karnesi;
