Elveda Orphan Black

Elveda Orphan Black
50 yıl sonra aslında bütün klonların Tatiana Maslany tarafından oynanmadığı ortaya çıkacak görürsünüz

Orphan Black arkasında değerli bir miras bırakarak, alışık olmadığımız kadar sakin bir bölümle beş sezonluk macerasının sonuna geldi. 

Bu beş yıllık serüvene bir ucundan dahil olan herkes bilir, dizi hep kadınları ön plana koymasıyla övünmüştür. Hakkıdır. Finali de en tepedeki kötüyü, dizinin yaratıcılarının sık sık bahsettiği gibi patriyarkayı temsil eden Westmorland’ı öldürerek yapması şaşırtıcı değil. Bunu büyük bir patırtı koparmadan yapmaları ise son bir kez diziyi neden sevdiğimi hatırlattı. Dyad’deki olayların -Westmorland ve Coady’nin ölümü ve Helena’nın ikizleri doğurması- hızla sonuca bağlanıp, son yarım saatin klonlara, onların sonunda kavuştukları özgürlükleriyle ne yapıyor ve ne yapacak olduklarına ayrılması beklemediğim ama fazlasıyla hoşuma giden bir son oldu.  O son yarım saat biz bize kaldık sanki. Klon Kulübü ve sestralar aile olmayı, aşık olmayı, mutlu olmayı, mutsuz olmayı, kaybetmeyi, kazanmayı konuştuk aramızda. 

Trenden inip kendiyle karşılaşan kız… Sarah onu tanıdığımız haline dönmeye çok yakındı. Sorumluluktan fellik fellik kaçan bir insanın birden ailesinin, varlığından haberi olmadığı kardeşlerinin, hele de kendisinin sorumluluğunu alması kolay değildi. Belki Siobhan ölmeseydi Sarah yine her şeyi bırakıp giderdi. Ama işte artık o kadar yalnız değil. Ona bunu hatırlatanın Alison olması da ilk sezonu düşündüğümüzde şaka gibi geliyor ama belki de bu garip ailenin en çok değişen ismi o. Kim derdi ki kendini kardeşlerinden olabildiğince uzak tutmaya çalışan Alison Sarah’ya biz bir aileyiz, bunun için savaştık diye bağırsın. Alison ister kendini çocuklarına adar, ister müzisyen olur, ister tiyatro yapar, isterse yeğenlerine bakar. Kim karışabilir. Başta kimsenin ciddiye almadığı ev kadını Alison’ın kardeşleri için sınırları aşmasını izlemek ve kendini yeniden keşfine tanık olmak büyük zevkti. Ve Cosima. Ölecek diye ödümüzün koptuğu Cosima. Ruh eşini de buldu, klonları iyileştirecek formülü de. Şimdi ikisini de yanına alıp dünyanın her yerindeki Leda’ları tedavi edecek. Helena da sevdiği ve sevildiği bir yerde kendine küçük bir aile kurdu daha ne olsun.

Orphan Black’i özleyeceğim. Beş yıl boyunca yakinen ve tutkuyla takip ettiğim bir dizinin bitişinin benim için bir başlangıç dönemine denk gelmesi gibi kişisel bir durum var evet. Ama bundan öte verdikleri mesajları, o mesajların yansımasını özleyeceğim. Kendimizi bulmamızı, kendimiz olmamızı, istediğimiz kişiyi sevebileceğimizi, bunun bizi tanımlamaya yeterli olmayacağını söyledikleri için özleyeceğim. Dünyanın her yerinde birtakım erkekler kadın bedeni üzerinde kendilerince kararlar alıp verirken onlara karşı koymaya devam etmeyi hatırlattıkları için. 
Teşekkürler ve hoşçakal Orphan Black.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER