Biraz da sezona yönelik karakter bazlı yorum yapayım. Bahsettiğim gibi kimseyi unutmuyorlar ama en azından dizinin ilk yarısında Will, Sun ve Lito'yu daha ağırlıklı görmeye hazırlıklı olun mesela.
Capheus: Van Damme sevgisini hala anlamlandıramadığım bu adam tahmin edeceğiniz üzere artık iyiden iyiye yerel kahraman olmuş durumda. Bir de halkın adamı tipli olduğundan ben kendisine kanaat önderi demeye başladım. Hikayeye kadın bir gazetecinin de dahil olması her açıdan beni haklı çıkaracak türden gelişmelere gebe durumda. Ama hala benimle deyıl.
Will ve Riley: Bu ikisini bu sezonda ayrı düşünmek cidden mümkün değil. Allah kurtarsın derecesindeki Will'i kolundaki iğnelerden olma morluklarla ve büyük bir zihin problemiyle bırakmıştık. Neyse ki artık biraz daha güçlü bir karakter profiliyle karşımıza çıkıyor. Riley de bu yolda daha çok hep destek tam destek olarak işe yarıyor.
Will ve Mr. Whispers'ın karşılıklı mücadelesi sayesinde Mr. Whispers'ı ve neler çevirdiğini daha iyi anlama fırsatımnı da buluyoruz.
Sun: Hapiste olması öne çıkması için kesinlikle engel değil, onu söylemiş olayım. Zaten fragman da bu konuda izleyiciye fikir veriyordu, bu konuda boş durmuyorlar. Üstelik geçmişinden davetsiz bir misafir de işin bir ucundan tutup konuya dahil oluyor. Durduk yere merakımı cezbettiler resmen.
Wolfgang: Aslında hakkında en açıkça konuşmak istediğim ama konuşamayacağım kişi olsa gerek. Will'i bir kenara koyarsak ana konuya en eli bulaşmış karakter olup çıktı bir anda. Tam Wolfgang'lik bir açıdan üstelik. Felix ile dizinin eğlence kaynağı görevine devam ediyorlar. Kala konusu ise yoruma açık bir halde, ben girmeyeyim siz görün.
Kala: Evliliği halen devam eden Kala'nın payına ise Hindistan düşüyor efenim. Böyle demek tuhaf oldu tabii ama kızı görünce "Bir yandan da hayat devam ediyor tabii," mesajı alıyorum sanki. Ülkedeki halkın zor bir durumda olması, isyanın eşiğine gelmesi aile gündemi haline gelmiş durumda mesela. Buyur çık içinden çıkabilirsen...
Nomi: Onun da kendi payına düşen şeyler var elbette ama hep destek tam desteğin teknik şubesi bu kadın ve yanındakiler olsa gerek. Kendi payı bile teknik zaten, o da ayrı konu. Üstelik payının içinde bir adet V for Vendetta var mesela, daha ne olsun?
Bu arada karakteri canlandıran Jamie Clayton'in Capheus'taki değişiklik duyurulduğunda haberi 'heyecan verici' şeklinde
duyurduğunu biliyor muydunuz? Bir senelik mevzu ama yazasım geldi, set arkaları da oldum olası ilgimi çekmiştir zaten.
Lito: Bu adamı bölümler boyu her gördüğümde aklıma eşcinsel olması veya üçlü yaşam tarzı değil de kariyeri geldi durdu vallahi, size de benzeri olmaz umarım. Kötü anlamda demiyorum ama Will'i bir kenara koyarsak hayatını en allak bullak halde bıraktığımız oydu. Noel bölümünde evinden tahliye edilmek istendi, öncesinde medyada ifşa oldu derken ortalık karıştı.
Yön değiştiren bir kariyer, yaşanacak yeni bir ev ve geçmişten gelen davetsiz bir misafir derken ajandası kabalalık bir şekilde bizi de oyalıyor. Tabii ki üçlü olarak dizinin bir diğer eğlence faktörü olmayı sürdürüyorlar.
Mutlaka hatırlarsınız, Sense8'in ilk sezonundaki grup seks sahnesi epey konuşulmuştu, bir benzeri de Noel bölümünde vardı. Benim izlediğim bölümlerde yer almıyordu ama bu tarzda bir inceliği, "Pride"ı konu alacakları gelecek bölümlerden birinde kullanacaklarını düşünüyorum. Hiç değilse vermek istediği mesajları daha açık ve göstere göstere vermek için iyi olur ki normalde de bu konuda boş durmuyorlar zaten.
Dizi, sevdiğim bir diğer özelliği olan farklı ülkelerin sosuyla karakterleri iç içe kullanmayı da güzel muhafaza etmiş. Mesela az yukarıdaki resimde Mr. Whispers bir adamla görüşürken onunla aynı yerde bulunan Nomi ve Will'in 'halleri' dikkatinizi çekmiştir. Demek istediğim daha çok bu şekilde ve bu sadece bir örnek. Böyle şeyler diziyle ilgili dikkatimi çeken detaylar arasında yer alıyor.