Aşkın çok özel, çok insanı bir duygu olduğuna inanırım. Aşk hikayelerini dinlemeye bayılırım, yaşanmışlıkları, şairlerin birileri için yazmış olduğu şiirlerini daha çok severim. Mesela Oktay Rıfat’ın eşi için yazdığı şiirin bir dizesi beni nedensiz yere çok mutlu eder, ‘mutluluk bir çimendir bastığın yerde biter’ der eşine. Defne&Ömer’in sabahki halleri de bana bunu hissettirdi. Oktay Rıfat için mutluluk eşi tarafından geliyorsa, benim için de DefÖm’le geliyor. Onlar böyle olduğundan iki gündür salak salak sırıtıyorum, açıp açıp izliyorum. Resmen mutluyum. Teşekkürler teşekkürler! 

Bu arada ben uyanma sahnesinde Ömer’in numaradan öyle yaptığını sanmıştım. çıcığımın günahını almışım, kendimi çok huzursuz hissettim; bence tekrar böyle bir sahne yazıp-çekip-yayınlamalısınız, Ömer bu sefer numara yapabilir; izlemek istediğimden değil de şeeeyy yani vicdanımın rahatlaması için. :)  Sizce? 

*** Ömer nolaar Defne’yi bırakıp bir şey almaya özellikle markete gitmesin. Hayır gidiyorsa da elinde çiçekle döndüğünü görmeyelim, yüreğim ağzımda izliyorum her seferinde. Resmen travma! 

Uzun lafın kısası, cuma akşamı bir rüzgar esti; bildik, tanıdık, aşk dolu, sımsıcak bir rüzgar. Bizi televizyonlarımızın karşısından alıp; sevdiğimiz, özlediğimiz, bildiğimiz günlere götüren bir rüzgar. Gerçek dünyadan kaçmak istediğim bu zamanda, sığınacak bir liman olan, gerçek dünyadan soyutlayıp harika bir, iki saat geçirmemi sağlayan bu rüzgar, Kiralık Aşk 39. Bölüm, (iki saat derken, canımss ya tekrar tekrar izlediklerimi saymıyorum zira liseden sonra matematik pert!) için çok çok teşekkürler! Emeği geçen herkesin emeğine, gönlüne sağlık. İyi ki varsınız ve siz busunuz. Özünüzü bozmayın, otuz dokuzuncu bölüm tadında hatta daha da güzel nice nice bölümlerimiz olsun. Biz buyuz, biz beraber böyle çok güzeliz. 

Keyifli günler. ( arkadaşlar bu arada belli bir sayıda izleyenler çıkabilir mi site kasıyooo da^^ şaka bir yana bize sarıp sarıp izlemeler yakışır. Kiralık Aşk is back! Hem de gümbür gümbür. )