Neticede kaçınılmaz olan gerçekleşir. Film
boyunca ABD başkanından Amerikan askerlerine, pilotun eşine kadar herkes bu
saldırıların önüne geçmeye çalışır. Politik ve askeri hamleler arka arkaya
kullanılır ama saldırıların önüne geçilemez. Filmin atmosferi de en kötü
kabustan farksız. Lumet iki saat boyunca insanı huzursuz eder, kapanış jeneriğine
kadar gerim gerim gerer. Mekân kullanımı da son derece başarılıdır. Lumet'in bu
filmle de ortak noktaları olan 12 Angry Men gibi tek mekânda geçen,
heyecanlı bir film çektiğini düşünürsek az sayıdaki mekânın başarıyla
kullanılmış olması, diyalogların çarpıcılığı, karakterlerin iyi yazılmış olması
ve çatışmaların hakkının verilmesi şaşırtıcı olmamalıdır. Lumet bu filminde
karmaşıklaştıkça hata veren makineleri de, gene aynı şekilde düşmanlıkları
karmaşıklaştıkça hata vermeye başlayan devletleri de, savaştan yana bir tutum
takınan askerleri de eleştirir ve muazzam finaliyle herkesi uyarır. Ama realist
tarafına rağmen fantastiğe de kaçmadan edememiş: ABD başkanının Moskova yok
edildikten sonra New York'u nükleerle yok etmesi!
Gelelim
Dr. Strangelove or: How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb filmine.
Lumet filmini gerilim üzerine kurarken Kubrick kara komedi ve hiciv komedisi
üzerine kurar. Lumet'in filminde Moskova ve New York'un yok oluşuna bir sistem
arızası neden olurken Kubrick'in filminde insani faktörler ön plandadır. Soğuk
Savaşı bitirip nükleer savaşı kafayı kırmış bir general başlatır. Lumet'in
filminde hata veren makine değiştirilir ama saldırılar engellenemez. Kubrick'in
filminde ise bu generalin savaşı başlatmasının önüne geçilemez. Aptal bir insan
yüzünden iki ülke arasında savaş patlak verir.
Kubrick bir buçuk saatlik
filminde politikacıları, askerleri, Nazizm'i kıyasıya eleştirir. Bunu da
gerilimli bir atmosferle değil de gözlerimizi yaşartacak kadar komik bir
anlatımla yapar. Ekşi Sözlük'te
grapes of butcher'in dediği gibi; "Fail-Safe"
politik drama iken "Dr.Strangelove" politik taşlamadır. Aynı dönemi,
aynı kişileri konu alan, Küba Füze Krizi'nde vuku bulan olaylardan beslenen bu
iki yapım pek çok açıdan birbirinden farklılaşır.
Bazı yapım notlarını da dahil edip
yazıyı bitireyim. Fail-Safe'de Amerikan başkanını oynayan Henry
Fonda, "Dr. Strangelove'dan haberim olsaydı bu filmde oynamazdım,"
der. Bunu demesinin nedeni o zamanda da iki filmin birbirleriyle sıkça anılması
ve "Dr.Strangelove"ın bu filmi gölgede bırakmış olması.
Kubrick
filminin montajıyla uğraşırken Lumet'in böyle bir film çektiğini duyunca
stüdyodan (iki filmin de sahibi aynı stüdyodur) önce "Dr.
Strangelove"ı vizyona sokmasını ve film gişeden kaldırılana kadar
"Fail-Safe"i gösterime sokmamasını ister. Fakat zaman her şeyin ilacı
derler ya, ödüllerde de "Dr. Strangelove"ın gölgesinde kalan,
gösterime girdiğinde iyi eleştiriler alsa da izleyicinin izlemediği
"Fail-Safe" hak ettiği değere zamanla ulaşır.
Lumet'in film için
bestelenen müzikleri kullanmadığını da belirtmek gerek. Gerilimi sadece müziğe
bağlayanlar için ders niteliğinde bir filmdir "Fail-Safe". Neticede
iki film de Soğuk Savaşı, paranoyaları, insani ve teknik hataların yol
açabileceği kıyımları ve deliliği başarıyla işler. İki film de görülmeli.