AlSel'imi yitirdim yastayım, buyur cenaze alayına...

AlSel'imi yitirdim yastayım, buyur cenaze alayına...

Bildiğiniz üzere Alsel fandom isyanda. Her bölüm cami avlusuna bırakılan, iki çocukla ortada kalmış gibi hisseden, olmayan sevgilisinden her bölüm ayrıla ayrıla bir hal olan, uzaydan bir güzel yere çakılan Alselzedeler patladı artık. Biz ki uzaya gitmiş ilk Türkler olan Alsel’e sahip insanlarız delirdik. Hepimiz ama hepimiz günde 3 öğün kafayı yedik. Afiyet olmasın efenim olmasın. Zira midemiz bulanıyor, başımız dönüyor, tansiyonumuz düşüyor, ölesimiz geliyor. Zehirlendik. Her bölüm sırf çiftimizi birazcık göreceğiz diye izlediğimiz şeyler zehirledi bizi. Evet, izlediği dizi sonucu zehirlenen ilk fandom olarak hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyoruz (!)

Abarma Alselzede, abarma diyebilirsin belki. İyi de arkadaşım biz ki Çakır öldü diye cenaze namazı kılmış, Jon Snow’un kırkını yapmış insanlarız. Bu insanların çoluğu çocuğu, torunlarıyız. Anasına bak kızını alız. Ben kendimden de geçtim artık bu dizinin üzerimizde yaptığı etkinin doğacak çocuklarımıza vereceği zarardan korkar oldum. Ruh hastası anne babaların çocukları olacaklar onlar. Aman diyeyim, bak evleneceksen senin gibi ruh hastası bir Alselzedeyle evlenme, riski ikiye katlama. Yakma minnak bebişinin geleceğini, normal bir insan olma ihtimalini sıfırlama aman diyim. 

Hadi onu da geç biz ilerde bir meslek sahibi olacağız. Ben sanmıyorum ülkenin bu kadar ruh hastasını topluma kazandırdıktan sonra toparlanabileceğini. Dizi mi izliyoruz yoksa toplu kafayı yeme seansı mı yapıyoruz belli değil. Ha, dizi cumartesiye geçti bildiğiniz üzere. Çok şükür pazartesi günlerini kurtardık.Ya bir insan pazartesi sendromunu özler mi? Yemin ederim özledim. Güneşin Kızlarının olmadığı pazartesiye kurban olayım ben. Ne kadar harika bir günmüş meğer. Ha, n'oldu şimdi cumartesi oldu? Gitti güzelim hafta sonu. Cumartesiyle sınırlı kalsa neyse daha o bölümün artçı sarsıntıları pazarı da alacak oy ki ne oy. Üç saatlik dizi izliyoruz. Üç koca saat. Ben seyirciyim herhalde ben izleyeyim diye yapıyorsunuz o diziyi. Yani normali budur, ha, yok kişisel fantezilerimizi gidereceğiz kemer şaklatasımız geldi oh oh derseniz bilemem.

Ali ve Selin isimli iki arkadaş. Dizide Peri’nin köpeğinden bile daha az değer görür hale getirilmiş bir çift. Bir çift düşün iki dakikadan daha uzun kesintisiz sahnesi olmuyor, olamıyor. Baş başa kalamıyor. Onun bunun derdine koşuyor. Hayırdır? Kamu spotu mu bu? 112 nedir ne değildir onu mu tanıtıyoruz? İletişim kurmak, konuşmak insan olmanın en temel gereksinimi. Belgesellerde bile kedigiller bir şekilde iletişim kurarken bu çift neden konuşamıyor? Tamam uzay çift dedik, gelişmiş bir çift dedik de telepati yoluyla falan anlaşıyorlarsa da hayrına bir altyazı falan geçin biz faniler de anlayalım (!)



Yazı devam ediyor...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER