Seviyor Sevmiyor dizisi bu hafta 4. bölüm ile ekranlara gelecek. Dizinin yeni bölüm fragmanında eğlenceli sahneler yer alsa da romantik anlarda yaşanacak. Kısa zamanda büyük beğeni ile takip edilen Seviyor Sevmiyor ‘da bu hafta neler olacak? İşte Seviyor Sevmiyor 4. bölüm fragmanı ve yeni bölümde ekrana gelecek gelişmeler....
Seviyor Sevmiyor yeni bölümde Yiğit, Deniz’e “Ben en çok kimlere acırım biliyor musun? Aptal gibi didinip duran ama hiçbir işi beceremeyenlere… Yani senin gibilere” diyerek genç kadına ağır cümleler sarf ediyor. Deniz’in tutumundan şüphelenen Tuna “Senin bu adamla bizim bilmediğimiz bir şey mi var?” diye soruyor. Deniz ise durumu fark ettirmemeye çalışıyor.
Seviyor Sevmiyor 13 Temmuz Çarşamba akşamı ATV ekranlarında…
Seviyor Sevmiyor 4.bölüm 1.fragmanı:
Seviyor Sevmiyor 4.bölüm 2.fragmanı:
Seviyor Sevmiyor 3. son bölümde neler oldu?
Yiğit'in yaptıklarına daha fazla dayanamayan Deniz istifa etmek istedi. Ancak daha sonra bu fikrinden vazgeçti. Seviyor Sevmiyor son bölüm de Deniz aldığı kararla kendisini Yiğit’e ispatlamak ister. Deniz ilk iş olarak moda ile ilgili terimleri öğrenmek için harekete geçti. İrem, Deniz'e moda terimlerini öğretme konusunda destek oldu.
Diğer taraftan Yiğit çocukluk arkadaşı sandığı İrem'in İstanbul'dan gitmediğini öğrenince çok sevindi. Zor durumda kalan İrem, Yiğit ile otelde karşılaştıklarını söylemek istese de Deniz, Yiğit hakkında hiçbir şey duymak istemediğini ifade ederek konuyu kapattı. Deniz ismini kullanan İrem, Yiğit ile görüşmeye devam etti. Fakat ikiliyi bekleyen büyük bir tehlike vardı.
Seviyor Sevmiyor'un konusu
Deniz (Zeynep Çamcı) küçükken son derece varlıklı bir ailenin kızıydı. Güzelliği ve popülerliğiyle okulun göz bebeğiydi. Yiğit (Gökhan Alkan) de okuldaki herkesin alay ettiği gözlüklü, kısa boylu ve şişman çocuktu. Bu ikilinin yolları ortaokuldayken kesişir. Yiğit (Gökhan Alkan), herkes tarafından dışlanmasına rağmen Deniz (Zeynep Çamcı) ona kol kanat gerer. Aralarında unutulmaz bir bağ oluşur. Deniz (Zeynep Çamcı), Yiğit (Gökhan Alkan)'in ilk arkadaşı ve ilk aşkı oluverir. Ancak Yiğit (Gökhan Alkan) 15 yaşındayken babasıyla birlikte Amerika'ya taşınmak zorunda kalınca ayrı düşerler.
Sonrasında Deniz (Zeynep Çamcı)'in hayatında başka değişimler de olur. Ailesinin matbaa şirketi iflas eder önce. Ardından o zamana kadar annesinden aldığı güzel genler gider, yerine babasının pek de güzel olmayan genleri gelir. Deniz (Zeynep Çamcı) o muhteşem güzelliğini de kaybeder. Şansı bir türlü yaver gitmeyen Deniz (Zeynep Çamcı), üniversiteden sonra iş de bulamaz. 29 yaşına geldiğinde, kendi deyimiyle hayatı ıskalamış olur. Yiğit (Gökhan Alkan) ise bu zaman zarfında zayıflar, son derece yakışıklı birisi olur. Bu da yetmezmiş gibi kariyerinde yükseldikçe yükselir.
Oyuncular
Zeynep Çamcı (Deniz Yılmaz)
Esas kızımız… Her ne kadar o kendisini ikinci kız olarak görse de, hatta hayattaki rolünün bir figürandan farksız olduğunu düşünse de Deniz Yılmaz bizim esas kızımız… Heyecanlı, endişeli, panik-atak bir kız.. Stresli zamanlarda alakasız özlü sözler söylemek, nefesini tutarak kendini boğmaya çalışmak, evdeki mobilyaların altına saklanmak gibi huyları var. Stresli olmadığı zamanlar son derece eğlenceli, deli dolu, enerji patlaması yaşayan bir kız. Hayata karşı her daim umutlu, naif bir bakışı var… Kötülük hiç uğramamış içine... Haksızlığa tahammülü yok... Fedakar, sahiplenici biri... Acayip çalışkan... Tam bir takım oyuncusu…
Gökhan Alkan (Yiğit Balcı)
Deniz'in ilk aşkı... Sert mizaçlı, sınırları olan, hadsizliği sevmeyen, otoriter bir adam... Yiğit'i gülerken yakalamak zor. Tam bir buz adam... Özellikle iş hayatında fazla prensipli ve katı… Küçük bir kum saati var Yiğit'in. Biriyle vakit kaybetmek istemediğinde onu çevirip karşısındakine tahammül edebileceği limiti koyuyor. Kum saati dolunca karşısındaki artık konuşma şansını kaybediyor. Bir karar vereceği zaman kollarını sıvıyor. Etrafına karşı görünmez bir duvarı var. O duvarı aşabilmek hiç de kolay değil... Sokakta bile aklında iş var. Bu yüzden karşıdan karşıya geçerken bile elinden iPad'ini eksik etmiyor. Çoğu zaman o kadar konsantre oluyor ki, söylenenleri dahi duymuyor.