Eylül'ü nasıl üzsem acaba?
Mesude’de beni şaşırtanlar arasındaydı. (Fark ettim de ben bu bölüm epey şaşırmışım. ) Eylül'ü yetimhane de görünce “Tamam.” dedim geliyor tokat. Ama gitti sarıldı kızına. “Madem kalmak istiyorsun kal kızım.” dedi. İyi de kardeşim çocukları ciddiye almanız için illa kaçmaları mı gerekliydi? Ne kadar anne baba da olsanız onlar siz değil. Ayrı bir kişilikleri, ayrı bir dünyaları var. 16-17 yaşındaki gençleri istemedikleri hayatları yaşamaya zorlamaya kimin hakkı var? Yani 2 sene de olgunlaşmıyorsa bu çocuklar reşit değil diye düşüncelerini dinlememek niye?

Zaman değişiyor. Ya ayak uydurup çocuklarınızı anlamaya çalışın ya da en azından dinleyin onları. Hak vermeseniz bile dinleyin. Yoksa kendilerini dinletmek için böyle yollara başvurup sonra da yok olup gidiyor bu çocuklar. Yaşıma başıma bakmadan bu kadar ahkam kestiğim yeter. Mesude’den devam edeyim ben. Yurdun önünde Eylül'ü bıraktığı günü hatırlayıp üzüldü. “Bağrıma taş basarım ben.” dedi ya soruyorum şimdi. “Yavrum evladım sen bu kızı zaten başından atmıştın unuttun mu? Kemal’i evden göndermeyecektin madem Eylül'ü nasıl eve alacaktın? Eylül orada sakinleşir diye filan mı düşündün?” Gerçekten dengesiz bu kadın artık diyecek söz bulamıyorum. Doğal olarak bu kadar kızdığıma göre ortaya iyi bir iş çıkardıkları için senaristlere ve oyunculara ayrı ayrı teşekkür etmek gerek sanırım. Teşekkür ederim efem.

Ben de Meral'den ders alıyorum olmuş mu?

Kemal’e bayadır doğru düzgün değinmemiştim. Bu bölüm hem kızdım hem güldüm sayesinde. Kızdım çünkü hem suçlu hem güçlü denilen insanlardan hiç haz etmem. Kendi yaptıklarını umursamayıp insanların onlara yaptığı yanlışları (onlara göre yanlış tabi) ödetmeye kalkışan insanlardan bahsediyorum.  Bekaret muayenesini istemesinin tek nedeni Serkan'ın Eylül'e dokunup dokunmadığını öğrenmekti. Yani Kemal’in(!) olana dokundu mu dokunmadı mı? Kemal’e yanaşmayan Eylül nasıl o çocukla aynı evde kalırdı?(!) Bu çok büyük ayıptı ona göre. Mesude umarım böyle dik durmayı başarır. Yine o Kemal’in ağzına bakıp kızı kontrole filan sokmaz umarım. Bu son nokta olur artık. Sonu ya televizyonun kırılması ya da ilk uçakla İstanbul'da setin basılması. Şaka bir yana gerçekten bunu yapmasınlar. Zaten zor sabrediyorum izlerken Kemal’e bir de bunu hiç kaldıramayacağım. Hem o rezaleti Songül yaşamıştı. Başka biri yaşamasa da olur. Biz ana fikri kaptık zaten. Gülmemin sebebiyse saflığı… Bu kadar kötü biri nasıl bu kadar saf olur? Gerçi saflıkta doğru değil resmen kadının bacaklarına bakarken kaptırdı arabayı. Üzüldüm mü hayır. Müstahak ona. Kadının yaptığı yanına kalmasın o ayrı da Kemal’in yaptıkları da bir taraftan çıksın dimi? Mesude ise yine inandı yalanlara hep bunlar iyi niyetten Kemalime bağladı. Ay bu kadın çıldırtacak beni!

Kader hiç ayrılmaz artık peşimden(!)

Son olarak Banu Hanım'a da değinip yazıyı sonlandıralım. Banu Hanım ilk fırsatta kafasına silahı dayayan insanlardan ne yazık ki. Bir şeyler için çabalamak ne demek bilmiyor. Kızını almak için hiçbir şey yapmadan öylece bekliyor. Sanki ağlıyor diye alabilecek kızını. Bence sevmeyi bilmiyor en büyük sorun bu. Ne Kader’i sevebildi ne Derin’i. Derin için ölüyor bitiyor ama bence onu sevmeyi de başaramamış Banu Hanım. Sevseydi kızını bulmak için çabalardı. Ne bileyim dava açabilirdi sonuçta hiç kimsenin çocuğunu anneye göstermemek gibi bir hakkı yok. Çalışmaya başlayabilirdi. Ama o pes etti. İlk fırsatta da doladı boynuna ipi. Kader'e saf demek istemiyorum. Çünkü anne ne olursa olsun anne işte. Atsan atılmaz satsan satılmaz. Ama annen sağlıklıyken bütün gün yatsın sen okuldan çık deterjan doldur. Ellerin mahvolana kadar hem de. Bu çok fazla… Neriman'ın dediği gibi ödesin hanımefendi kendi parasını. Keyiften Neriman'ın evinden kaçtı bir de. Kadın evden atmadı, rahatsız edecek bir şey söylemedi. İçme şu ilaçları dedi ve tabakları kaldırıver dedi diye kendi kaçtı hanımefendi. Fragmanda görüldüğü üzere hastanede… Ne olacak bilmiyorum ama ister misiniz hazır babalar ortaya çıkmaya başlamışken Kader’in babası da gelsin ortalık iyice karışsın? Hayırlısı…

Geçen hafta yorum yazamadım. Ama ailevi bir sorun nedeniyle acilen şehir dışına çıkmam gerekti. Bölümü bile dün izledim. Bekleyenlerden özür dilerim.  Anket için son sayfaya bakın lütfen ve yorumlarınızı bekliyorum. Haftaya görüşene kadar kendinize iyi bakın.

Sevgiler…
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER