Bir şiirdi aşk, son dizeye gelemediğim..
Uzun zamandır izlediğim en iyi Kiralık Aşk bölümüydü. Duygu geçişleri muazzamdı. Bir güldük, bir hüzünlendik, şaşırdık ve bölümü çok sevdik. Bu bölüm yorumumu tamamen Ömer ve Defne üzerine yapıyorum. Zira anlatacak çok şey var...

Öyle güzeller ki baktıkça insanın içine su serpiliyor, aşık olası geliyor ve hep aşık kalası... Dinledikçe aralarındaki güzel sözleri bir defter alıp not tutası geliyor insanın... Baktıkça ikisini bir tabloya koyup saatlerce izleme hevesi de...
Hayat onlara aşkı altın tepside sunmadı, her zaman virajsız yollardan götürmedi, aralarına birkaç duvar örmeden gitmedi. Duyguları kaynayıp taştı, zaman oldu duman aldılar ama aşkın kendine has umudunu hep taşıdılar, bunu hep hissedip hissettirdiler. 

Seni bir yaşam boyu bitirmek değil de
Sana hep yeniden başlamak isterim

Ömer ve Defne bu bölüm zamansızlığın içinde bir masal olmak istediler. Mutluluğa bu kadar yaklaşmışken alışmak, ruhlarındaki aşk ateşini söndürmeden beraber ısınmak istediler... Birbirleri için tek yönlü gidiş biletini kesmişlerdi ama her şey bu kadar toz pembe gidemezdi tabii. Ortalarında en kocamanından, en kalp ağırtan bir engelleri vardı :YALAN! Şu dünyada affedilmeyenler listesinde ilk 3'te başı çeken bir şey... Olmadığında illa oldurma gereği duyduğumuz, oldurduğumuzda bir türlü yok edemediğimiz... Zehirli bir sarmaşık gibi dolanıp büyüdükçe değdiği her şeyi yok etmeye yemin eden şey, bu sefer Defne-Ömer için tohumunun büyüdüğünü söylüyordu. 

Beni affet. Kaybetmek için erken, sevmek için çok geç...        
                                                                                                                                                                                
O kadar güzel diyaloglar, sahneler vardı ki... ''Şuranda yaşamak istiyorum, mümkün mü?'' diyerek Ömer'in Defne'nin omzuna naif öpücük bırakması benim bölümdeki en sevdiğim sahne oldu. Ömer, aradığı güvenli ve aşk dolu limanına yanaşıp hayatındaki o devasa dalgalardan sonra kıyıdaki  hissettiği huzuru ne güzel ifade etmişti...  Defne'yi öyle bir yere koyuyor ki hayatında, yeri geliyor kendisinin bile incitmekten korktuğunu hissediyoruz. 
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER