Çok güzelsiniz..
Hepimiz deli gibi korkuyoruz acı çekmekten. Oysa ki biraz da acıdır, hayatı güzelleştiren.. Her birimiz sınanıyoruz ve çoğu zaman ilk soruda eleniyoruz. Etrafımızı saran koca bir çaresizlik var, nasıl baş edeceğimizi bilmiyoruz. Belki de bu kadar zor yaşamamak lazım, belki de hayat gerçekten çok basittir. Bir tarifi vardır ve bu tarifin onda dokuzu sevgidir. Evet evet, sevgi... En çok ihtiyacımız olan şey şu sıralar. Gökyüzümüzü saran koca bir efkar bulutunu yok edecek yegane şeydir aslında bir yudum sevgi. Hangimiz sürekli güçlü görünmeye çalışmaktan mutluyuz? Hangimiz bir kere de olsa "Ya bana bir şey olmaz çünkü yanımda o var" umursamazlığında yaşamak istemiyor hayatı? Hiçbirimiz... Çünkü her birimiz savunmasızız aslında bu hayata karşı. Tek başına kurduğumuz hayaller, beslediğimiz umutlar balon gibi patlıyor ve biz hiçbir şey yapamıyoruz çünkü yalnızız. Mutlu insanlar kalabalıklarda yaşar ama nitelikli kalabalıklarda... Bazen on kişi bazen tek bir kişi yeter bizi kalabalıklaştırmaya... Asiye'nin yalnızlığını şenlendiren kişi Çetin... Asiye gibi zorluklarla büyümüş ve asla kimseye güvenmeyen birini kendine bu kadar aşık etmek aslında Çetin'deki sevginin marifeti... Onlar şimdilik evliliklerindeki engellerle uğraşacaklar ama biz biliyoruz ki AsÇet artık var. Vallahi da var billahi de var.. 


"Belliydi böyle olacağı kuduruk karı!" by Ali 

Pervin'in kuyruk acısı gazetelere manşet olacak kadar büyüdü. İlk zamanlar birkaç bakış, bir manalı sözle yetinen yasak aşk(!) hikayesi ayyuka çıktı artık. Ben bunun zamanla hikayenin önünü tıkayacağına hatta izlemekten zevk aldığım Pervin'in sahnesi geldiğinde zap yapılanlar listesine geçeceğini düşünüyorum. Yanılmayı hiç bu kadar istememiştim... 


Mine'ye dair sevdiğim tek şey gözleri...

Bir hikaye yaratmak, dünya kurmak çok zor bunu bu bölümde daha iyi anladım. Yaratılan hikayeyi ete kemiğe büründüren karakterleri doğru işlemek zor zanaatmış, anladım. Taylan'ın bir türlü dikiş tutmayan hayatına bu serzenişlerim. En son bıraktığımızda Asiye'ye ilgi duymaya başlamış Taylan, ne oldu da evlilikleri için çırpınır oldu Allah'ını seven anlatsın! Ya da Taylan ne kullanıyorsa açıklasın, deli merak ediyoruz çünkü.

Başkasıyla öpüşmesini "Ben ona aşıktım." diye açıklayan Mine'ye kim ne kadar dayanabilir, bilmiyorum ama ben artık dayanamıyorum net! Hele bu bu bölümde iyice değişen jargonuna ve ağzından düşmeyen 'lan' kelimesine çıldırdım, biline. 22 bölüm boyunca hikayenin en narini diye yazdığınız karakteri bir anda sokak kadını jargonuyla seyirciye itelemek?! El insaf yazı grubu, el insaf! Ali'nin hikayede iyice gerilere kayacağını düşündüğüm noktada tekrar Pervin'le öpüştürmek konusuna ise koca bir soru işareti bırakıyorum şimdilik. Çünkü gitgide kendinden uzaklaşan karakterleri tekrar tekrar dillendirip hikayeden soğutmayacağım kendimi..

Küçük bebek, tüm başına gelenlerden ve dahi geleceklerden habersiz çok güzel Maşallah! Fatma ilk sezondan beri hikayesini merak ettiğim ve eğer doğru aktarılırsa Teneke'ye can katacağını düşündüğüm karakterlerden biriydi. Ama saygı değer yazı grubu bunu da bebeği devreye katarak en garip şekilde bağladı. Neyse.. Doğum lekesi ve diğer işaretlerle pusulayı Asiye'ye çeviren hikaye, bunun burada kalmayacağının mesajını da verdi. 


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER