Öncelikle, kibar bir ev sahibi olarak Mercan Komisere “Hoş
geldin.” demek istiyorum.Yalnız, biz bu kasabada yenileri pek sevmeyiz, haberin
olsun! Bu kadın tuhaf ismi, çelişkili davranışları, insanların hayatlarına
fütursuzca dalıp laf söyleme hadsizliği, “Çok cool bir insanım ben ya.”
tavrıyla, bendeki Gallo travmasını hortlattı resmen. (Ayrıntılı bilgi için bkz;
Fikret Gallo) Hele ki Kemal’in çat kapı Mercan’ın evine gittiği sahnede tüylerim
diken diken oldu, dejavu yaşadım resmen. Aşk konusunda Kemal’den yana zaten bir
şüphem yok, Mercan da ileride bir şeyler hissetse bile umurumda olmaz. Zaten aşk,
şu an için endişelenmemiz gereken en son konu diye düşünüyorum. Ama sevmedim
arkadaş ben bu kadını, ısınamadım işte.
Sıradışı olacağım diye ukala olmuş Mercan Hanım, ki ben
ukala insanları sevmem. Emir’in ağzında eğlenceli ve etkileyici duran tüm o laf
kalabalığı, tüm o tiradlar, Mercan’ın ağzında sakil durdu. Ayrıca Nihan onu
stajyer sanmakta çok haklı. Kaç tane komiser, yakalamak için gittiği şüpheli
tarafından kendi kelepçesiyle derdest edilir? Ay nasıl güldüm o sahnede, nasıl
keyif aldım anlatamam. Özetle Nihan’ın ona karşı hisleri eşittir ben; pembe
stilettolu itici. Ayrıca madem bel fıtığın var, öyle yüksek stilettolarla neden
dolaşırsın bütün gün? Yalnız Gizem Karaca’nın kadroya katıldığını öğrenince,
oyunculuğu nedeniyle kendimce tereddüt etmiştim. Korktuğum gibi olmadı neyse ki,
bence fena değildi. (Keşke bir de katil zanlısını doğru telaffuz edebilseydi.)
Ama karakteri sevmedim. Farklı ve eğlenceli olmak için çok ve de boş konuşuyor.
O yüzden de itici ve ukala oluyor. Ayrıca askerliğini Kemal’le aynı taburda
yaptı herhalde ki hemen senli benli muhabbete girdi.

Selam, ben Mercan. Sizi biraz gıcık etmeye geldim!
Kendisi hakkında “Deli galiba?” tanımını yapan Leyla’yı
yürekten alkışlarken, “Eğlenceli bir tipsin.” saptamasını yapan Kemal’e ise
gözlerini deviren emoji gönderiyorum. Nihan senin defterini “dürüp” eline dürüm
diye versin de gör! Ay bir de kadının önünde Nihan’ın iştahına takılıyor ya,
uyuz etti beni Kemal o dürüm yedikleri yerde. Erkek işte, n’olcak! -.- Aferin ama,
Nihan’ın dirayetli durup kadının önünde o misler gibi dürümü yememesini çok
takdir ettim.
Normalde böyle durumlarda kadının, “öteki kadının” önünde
serin durmasını, onun ağzına laf, eline koz vermemesini tercih ederim. Eğer
gerekiyorsa sonrasında adamın canını okuyabilir ama karşısındaki kadına “Benim
yüzümden aralarında gerginlik oldu.” hazzını yaşatmamak gerektiğini
düşünüyorum. Ama Nihan kıskançlık söz konusu olduğunda hiçbir zaman sakince ve aklı
başında tepkiler vermedi. Öyle bir anda, ne hissettiyse hep dilinde oldu.
Dolayısıyla peşlerinden gitmesi, her fırsatta laf sokup sinirini ve
huysuzluğunu ikisine de belli etmesi; onun her zamanki çocuksu tavrına uyan bir
şeydi. Ha tabii ki Mercan aşk konusunda Nihan’ın rakibi asla olamaz. Ama
Nihan’ın Mercan’a tepkisinin tamamı da kıskançlıktan kaynaklanmıyordu bence.
Kadının beni de rahatsız eden, fazla rahat ve ukala tavırları Nihan’a da battı.
Bu tavırlarına tepkisiz kalarak çanak tutan Kemal’e de biraz daha yüklenebilirdim ama zaten şu an hikayenin mağduru
ve katil zanlısı olduğu için düşene bir tekme daha vurmamak adına
serzenişlerime burada noktayı koyuyorum.
Yazı devam ediyor...