Sonradan iyi tarafa, yani Kemal’in yanına geçenlere temkinle
yaklaşıyorum ve bunların başında Zehra ile Zeynep geliyor. Zehra’nın Kemal
adına babalık davası açtıktan sonra yeniden Emir’in tarafına geçmesi hem
mantıksız hem de Zehir için son derece ağır bir darbe olacağından artık böyle
bir kazık atmayacağına inanıyorum. Bence bu iyiye evrilmenin altı hala boş ama
Zehra çok da kapsama alanıma giren bir karakter olmadığı için önemsemiyorum bu
durumu. Beni bu konuda esas şaşırtan ve sevindiren Zeynep oluyor.
Daha kilit bir noktada durduğu için esas olarak onun
değişiminin bir temelinin olması gerekiyor ve bence haftalardır bu konuda gayet
başarılı bir grafik çiziyor. En son da bu hamilelik mevzusundaki tavrını çok
takdir ettim. Ki Zeynep’in hamile olmasını hiç beklemiyordum ve doğrusu bu
gelişme zaten bir türlü çözülemeyen Zeynep ve Emir ilişkisini tam bir kördüğüm
haline getirdi.
Zeynep Emir’in, abisinden intikam alma yolunda kendisini
kullandığını zaten biliyordu fakat kendisini sevmediğini ve hiçbir zaman da
sevmeyeceğini de artık kabullendi. Eskiden Emir’in üstündeki etkisini daha
fazla zannediyordu ama haddini ve sınırını öğrendi. Her ne kadar Zeynep’in
kendisine meydan okuması Emir’in ara ara hoşuna gitse de bence o sınıra geri
çekildiği zaman da Emir için daha ilgi çekici oldu. Zeynep, o sınırları
içerisinde kalmak için tüm iradesiyle savaşıp, yaşadıklarından ders alarak iyi
kötü yoluna devam etmeye çalışırken ortaya çıkan bu bebek, istemese de kopmaya
çalıştığı adamla aralarında sonsuz bir bağ kurdu, belki de geleceğe umutla
bakmasını sağlayacak bir dayanak oluşturdu. Ama yine de kendimi onun yerine
koyuyorum ve işin içinden çıkamıyorum. Deli gibi sevdiği ama kendisini
sevmediğini bildiği bir adamın çocuğunu dünyaya getirecek mi? Önceki
hamileliğinde Zeynep’i tehdit ederken, Deniz’in varlığıyla kalbi bu konuda bir
parça da olsa yumuşayan Emir’in tavrı ve bundan sonraki hareket planı ne
olacak? Mevzu nasıl çözülecek, yoksa kördüğüm çözülmek yerine direkt kesilip
atılacak mı? Hiç beklemediğim bu hamilelik haberiyle önümüzde o kadar çok
patika açıldı ki; kim, hangisini, hangi duygularla takip edecek gerçekten çok
merak ediyorum ve hevesle bekliyorum.

Aslında her şey çok farklı olabilirdi. :(
Emir, hayata geri dönmüş olan annesiyle nihayet bir iletişim
kurdu ancak o bu konuşmadan hiç memnun kalmadı. Müjgan Hanım’ın, çocuklarının
bu saplantılı hallerine karşı ne tepki vereceğini merak ediyordum. Çünkü Kozcuoğlu
kardeşlerin, sevdikleri insanlara yaptıklarının nasıl yanlış olduğunu, çok
değer verdikleri annelerinin ağzından duymaları her şeyden daha etkili olacaktı.
Sağduyulu ve benzer acıları çekmiş bir kadın olarak tam da umduğum tepkiyi
verdi. İnsan, ebeveyninde sevmediği özelliklerin kendisinde olduğu söylendiği
zaman cidden deliriyor. (Bkz; Sen gerçekten Firdevs Hanım’ın kızıymışsın.) Şu
ana kadar Nihan’a yaptıklarının, babasının annesine yaptıklarından hiç farkı
olmadığı için, annesinin “Sen Galip Kozcuoğlu olmuşsun.” tespiti haklı olsa da
Emir’in henüz onun kadar umutsuz vaka olmadığına inanıyorum. Galip böyle olmayı seçmiş
fakat Emir, karakteri şekillendirilirken küçücük bir çocuk olarak annesinin
yokluğunda babasına karşı bu kadar direnebilmiş. Gel de üzülme şimdi o küçücük,
savunmasız çocuğa… Belki de tam manasıyla Galip Kozcuoğlu olmasını engelleyecek
umut, Zeynep’in karnındaki o minik bebektir. Çok mu iyimser bir tahmin oldu?
Olsun varsın, ne çıkar? Hem cinayet konusunda kendini kurtarmak için Kemal ve
Nihan’ın önüne attığı Zeynep’i, bu minik umut nedeniyle geri çekmedi mi?
Ozan’ın öldürülmesi demişken, her zamanki temennimi de şuraya
tekrar bırakayım. 40 kere söyleyince olur belki. Zeynep, Ozan’ın katili
olmasın. Hem zaten asıl fail Zeynep ise, Asu bu konuda neyi saklıyor, Emir olayı
örtbas etmek için neden bu kadar çabalıyor değil mi? Bu cinayet mevzusu zamana
çok yayıldı, ama ayrıntılar birbirine ilmek ilmek gayet güzel bağlanıyor. İnşallah
sonunda katil ortaya çıktığında da aynı tatmin olmuşluk hissini yaşarım.
Nihan’ı bu kadar delirten ve ses tellerini zorlayan
şey ne bilemiyorum ama Zeynep şimdilik hediye paketinden kurtulmuş gözüküyor.
Emir’i de açıkçası uzun zamandır ilk defa bu kadar kararsız ve ne
yapacağını bilemez halde gördüm. Hadi bakalım, şimdi biraz da o seçim yapmakla ve vicdanıyla uğraşsın.