Bu
şantaj meselesinin son bulmasına sevindim. Ayşegül ve Poyraz’ın dertsiz tasasız
birkaç romantik saat geçirip sonunda öpüşmelerine de. Bu arada tabii ki Çınar’ın,
hali hazırda karısı olan Ayşegül hakkında duyduklarını önemsemeyeceğini
düşünmüyorduk. Yine de yakalanışlarını geciktirseler de yadırgamazdım sanırım. Poyraz’ın
kimliğinin açığa çıkması içinse biraz daha zamana ihtiyacımız olduğu
düşüncesindeyim. Şimdilik gizli saklı yaşanan Ayşegül ve şoför aşkı olarak
kalabilir bu mevzu. Çınar ise Poyraz’ın hayatta olduğu düşüncesinin önüne
(Off-topic olmayı göze alarak ev sahibinin “Bi’ öldün bi’ dirildin, ne olduğun
belli değil.” tepkisine burada yer vermek istiyorum.), Hikmet’le Ayşegül’ün
ihtimal dâhilindeki ilişkilerini koydu gibi görünüyor. Bu da onu Poyraz’a
yaklaştıracak mı, ondan uzaklaştıracak mı, göreceğiz.
Bölümün güzel ters köşelerinden
birisi, biz Ünsal ve Mümtaz düşmanları olarak Mümtaz’ın istihbaratı satışına
kesin gözüyle bakarken işlerin bir anda değişmesiydi. Benim için daima “Emniyet
amiriyim lan ben!” nidalarıyla özdeşleşmiş halde kalacak olan Mümtaz başkan,
karanlık tarafa geçmeyi hiç düşünmemiş anlaşılan. “Ben değiştim.” derken de
ciddiymiş, baksanıza.
Meltem
ve Zülfikar cephesinde yersiz klişelerle uzatıldıkça uzatılan evlenme teklifi
konusu, neyse ki Meltem’in olaya el atışıyla vukuatsız şekilde sonuca bağlandı.
Derken bir de baktık ki Zülfikar tam “Ölsem de gam yemem.” tarzı cümleler
kurarken karşısında meşhur tabancalı kadınımız belirip “Orhan Solmaz’ı tanıyor
musun?” diye soruveriyor. Zülfikar’ın hayatta kalacağı ön kabulüyle, kim bu
Orhan Solmaz ve Zülfikar kendisini nereden tanıyor diye sormak istiyorum.

Poyraz öldü de Ayşegül akıl hastanesinde mi acaba diyor.
Eda’nın
Kerem zaafı herkes gibi benim de canımı sıkmıştı. Ama şimdilik mesleğini her
şeyin önüne koyacak gibi görünen güçlü kız karakterine geri dönmüş duruyor.
Poyraz’la ilişkilerinin iyi gitmesine de hayli seviniyorum. Umarım ne bu meslek
aşkının ne de Poyraz’a davranışlarının altından başka bir şey çıkar. Kerem için
intikam planları yapan, bu nedenle işini kullanan bir Eda görmek hepimizin
gözünde bu güçlü ve asi kızı düşürecektir çünkü. Yapmayın sevgili senaristler.
Unutmadan, düğme meselesinin daha
fazla uzatılmadan çözülmesine ve Nevra’nın girişimin başı olarak herkesçe
tanınmasına da sevinmiş bulundum. Bundan sonra Poyraz’ın saklanması daha zor
olacak gibi.
Ayrıca, birkaç hafta önce Ayşegül'ün akıl hastanesinde yatıyor olduğuna dair bize vermiş olduğunuz spoiler'ımsı şey, bizim bir hikâye içinde başka bir hikâye izliyor olma olasılığımız gitgide popülerleşiyormuş. Ben de birkaç gün önce tesadüfen, 45. bölümde Ayşegül'ün bir araba sahnesinde, laf arasında Poyraz'a "Beni de akıl hastanesine kaldıracaklar." dediğine şahit oldum. Dizinin sonunu bu kadar önceden planlayıp o zamandan beri içten içe bizi karakterlerin sonuna hazırlıyorsanız gerçekten, söyleyecek sözüm kalmaz sayın Ethem Özışık. Final gecesi uzun uzun dertleniriz yalanlar içindeki hayatlarımıza.
Bizi
mütemadiyen şaşırtmaya devam etmeniz, gündemin de kıymetli fikirlerinizi çalmasına
izin vermemeniz dileğiyle… (^^)
Güzel
anılar biriktireceğimiz yeni bölümlerde görüşmek üzere Karayel’ci, kendine iyi
bak.