Hani böyle boğazınıza bir şey takılır, nefes almanızı
engellemez ama rahatsız eder. Tam kalbinizin ortasına oturur gibi. İşte ben
Sema ve Hakan’ı izlerken böyle oldum. Hissedebilen her yerim bir anda çok
acımaya başladı. Öncelikle o öpücük ile ilgili en ufak olumsuz bir fikrim yok.
O küçücük beş dakikalık sahne bana bütün bir bölümü unutturacak kadar tesir
ediyorsa nedeni bu hafta Sema’nın
bakışlarında izlerini gördüğüm Sefer-Sema aşkıdır. Sefer’i izlemeyi çok
özledim, onun şampiyonluk kutlamalarında “Siyaaahlaaağ beyazııığğğıı ayıran
çizgiiiğ” diye söylendiği zamanları özledim. Öncelikle onu bırakayım şuraya
usulca.
Sema-Sefer ilişkisi Poyraz Karayel’i geçtim, izlediğim bütün diziler
arasında çok çok farklı bir yere sahipti, mutlu sonla bitmediğinden olsa gerek
kutsal saydım sanırım. Hem Sefer ne demişti, oracıkta aşağı doğru uçarken “Ölüm
Haktır, sevgi baki”. Sevgi çok garip bir duygu. Sanki bütün duyguların
anasıymış da, hepsi ondan fırlamış gibi. Mesela fedakarlık ya da sadakat ya da
öfke. Hepsinin ortaya çıkma nedeni sevgi değil mi? Sema diğerlerini kurtarmak
için fedakarlık yapmadı mı? Sema’nın Bahri Baba’ya bu kadar sadık olmasının
nedeni sevgisi değil mi? Peki ya Hakan’ın Sema’ya olan öfkesinin altında sevgi
olmadığını kim iddia edebilir? O öpücüğü izlerken Sema’nın yüzüğü girdi
kadraja. Sema’nın o an ki bakışıydı sanırım beni bu kadar etkileyen. Yine işlerin tıkırında, heyecanın eser
miktarda bulunduğu 60’ıncı bölümde “iyi ki izledim” dedirtebildi bana. Canım
canım Sema, zordu biliyorum fakat, Birhan Keskin sana deva olsun; Acı mıhlanıp
bir kalpte durmasın. Ortada dursun. Olur ya biri eline alıp okşar, biri
alnından öper. Az unutursun. Sen belki “çok”
unutacaksın ama yine de acın kalbinde mıhlanmadan dursun.
Akıllı bıdık<3
Eski Poyraz’ı ne kadar çok özlediğimi anımsadığım fakat
garip bir şekilde “Yeni sezonda neler olur acaba?” diye beklediğimi fark
ettiğim bir bölüm oldu. Hani diyorum ya
sık sık “eskiler hatırına izliyorum” diye. İşte o eskiler bazen hiç ummadığım
anlarda etkisini gösteriyor, ben de keyif alıyorum. Bu arada o küçük akıllı
bıdığa geçen hafta “Ne kadar olgun bu çocuk” diyerek sektirmiştim, bu hafta da bana cevap olsun. Ton balıklı
pizza diyen aklını sevsinler senin bıcırık.
Herkesin emeğine sağlık, kocaman sevgiler.