Ben kime küçük Kendal derim?
Baran'ın hastane macerası herkesin hesaplaşmalarının yaşanacağı bir süreç olmalıydı. Nitekim oldu ve başta Ada olmak üzere herkesin kalbini dinledik onun başucunda. Replikleri 'öylesine' döşenmeyen, ince ince işlenen yegane dizilerden biridir Karagül. Bir kez daha emek sahiplerine hakkını teslim etmek lazım.


Hatalarıma bir nilüfer...

Seni hep savundum ama artık ikna oldum Kadriye Hanım; sen bu hikayenin en karanlık koltuklarından birinde oturuyorsun. Kendal'a olan bakışlarında bile şefkat görüyorum çünkü. Hoş, yörenin duygusu da bunu gerektiriyor. Kadınlar çoğunlukla eştir, arkadaştır, sırdaştır. Ama Anadolu'da kadın en çok da annedir. Annelik hem bir meslek hem bir gönül bağı hem de bir yaşam biçimidir. Anneliğe hayatını adamak her zaman bir seçim değildir, bazen sadece kaderdir.


Bana öyle bakma bebek, anlayacaklar!

Özlem'in Narin'e dönüşümünü izlerken de tam olarak buna tanıklık ediyoruz. Vapura bile binmemiş Özlem kendi küçük dünyasında bir rüyayı yeşertmiş. Yine de onca şeyin ardından Kendal'a yancı olması neydi derseniz, inanın ben de bilmiyorum. Kasım ve Sibel'in evliliğinin yangını harlayacağını da biliyorum. Şimdilik yalnızca Kenan'ın haşarı planıyla keyiflenmek istiyorum.

Şamverdi konağında sarsıntılar kolay kolay azalmaz, bu hikaye soluklansa da öyle hemencecik yorulmaz. Yani diyorum ki sevgili okur, bu su hiç durmaz, bu su hiç durmaz. Karagül ekibi başta olmak üzere herkesin yeni yılını kutlarım. Dilerim 2016 hepimize zırhların ve mermilerin soğuğunu değil masumiyetin ve çocukluğun güzelliğini sunar.

Güzel günler.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER