Hayat nereye götürürse oraya gitmeyi seviyor. Uzun süre olmayacak buralarda. Ondan yazmak istedim hemen. Her geçen gün bir şeyler daha ekliyor ruhuna. Yetişemiyorum hızına. Öyle bir kadın.

Evrene paralel düşen bir doğası var. İsyan etmek yerine ardına bakıp ders çıkarmakla meşgul. En büyük nimet bu olsa gerek. Şükretmeyi  iyi bilenlerden. Çocuk ruhlu olduğu kadarda olgun. Daha çok olgunluğundan bahsedeceğim ama yazacak o kadar çok şey var ki..

Şuan 15 yaşındayım. O ise 15 yaşında hayatı adımlamaya başlayan bir kadın. Neyse o. Ruhunun sivriliğini kader denen tabire çarpa çarpa düzeltmiş. Bıraksan hayatı baştan yazar. 

Neyin ne olduğunu biliyor en önemlisi. Çocuk sahibi olmak sorulduğunda ilk önce sorumluluktan bahsediyor. Ah be Serenay Sarıkaya! Ne güzel kalbe sahipsin.

Plakların cızırtısında buluyor huzuru. Klasik müzik delisi. Yüzlerce plağı varmış. Kağıt kokusuna hasta. Sosyal Medya'nın etrafında fır dönüyor olmasına rağmen narşist ortamın tozundan olabildiğince kaçıyor. Mektup çağı onun için en güzel çağ. Sade mizacımıza dahil; duygularını paylaştığımız tüm yazarlara hürmetimiz baki.

Biraz turlasın dünyayı. Dönüşünün getireceği esintiyi şimdiden hissediyorum genzimde. Nisan başında film çekimleri başlıyormuş. Ayağının tozuyla adım atacak sektöre. Yaz sıcaklarında bir de o yakacak cümlemizi. Hayırlısı olsun.