Malumunuz, ülkemizde yerli dizi denilince akla hemen dram geliyor. Çünkü biz televizyon seyircisi olarak aksiyon ya da romantik komedi izlemek yerine acı veren, ağlatan sahneleri izlemeyi tercih ediyoruz. Şimdilerde romantik komediler atağa geçmiş olsa da hepimizin ilk göz ağrısı olan dramatik diziler her zaman bir adım öndedir. Nerede yoksulluktan darmadağın olmuş, entrikalara boğulmuş bir aile ya da birbirlerini deli gibi seven ama üçüncü şahıslar yüzünden kavuşamayan aşıklar varsa hemen kendi halimize şükredip onlara üzülmeye başlıyoruz. Bence bu tarz dizileri izleyip bile isteye kendimizi üzmemizin tek nedeni “beterin beteri vardır” cümlesinin doğruluğuna olan inancımız…
Sizleri bilmem ama ben dizi veya film izlerken ağlamayı çok seviyorum. “Ağlamak da sevilir mi canım?” dediğinizi duyar gibiyim. Televizyon ekranından gerçeğe döndüğüm zamanlarda ağlamayı özellikle de insanların yanında ağlamayı hiç sevmediğim için belki de “ama ben Ali Rıza amcanın ölümüne ağlıyorum” tarzı bahanelerin arkasına sığınıyorumdur…
Hatta kendimce “Türk dizilerinde en çok ağlatan sahneler” listem bile var. Moralim bozuk olduğunda o listeden bir tane seçer ve tek başıma doya doya ağlarım.
Bu yazıyı hazırlarken çok yakın arkadaşım olan Venedik Maskesi’nin de böyle bir listesi olduğu aklıma geldi. Kendisinden rica ettim ve beni kırmayıp en çok ağladığı sahneleri benimle paylaştı. Buradan kendisine teşekkür ediyorum :)
Haydi o zaman başlayalım!
Not: Bu listedekiler dışında, “aklıma geldikçe gözlerim dolar” dediğiniz sahneler varsa yorumlara bekliyoruz…