Kral Lear: "En çok hanginiz seviyor bizi?"

Kral Lear:
Her sezon başında İstanbul oyun takvimini inceler, kendime ‘umarım izleyebilirim’ listesi yaparım. Kimisi İzmir’e gelir, keyifle izlerim; kimisi ise başka bir bahara kalır. İzmir’e oyun gelmiyor diye şikayet edemem asla, dolu dolu bir takvim var şehrimizde de. Sadece bazı oyunları denk gelememekten, bazı oyunları da şehre yolunun düşmemesinden dolayı kaçırmanın burukluğu oluyor haliyle. Listem bu yıl da bir hayli kabarık, bakalım kaç tanesiyle buluşabileceğim? 

Size listemde yer alan oyunlardan birini anlatmak isterim. Oyun Atölyesi’nin Kral Lear’ını…

"En çok hanginiz seviyor bizi?"

Güzel soru değil mi? Ara ara sormak lazım, birinci tekil şahıs kullanarak. En çok olmaz belki ama düşünmek gerek. Kim seviyor beni, neden seviyor? Yapmacık mı sevgisi, yoksa kalpten mi hisleri? Yoksa çok mu başka emelleri? Düşünmek, sorgulamak gerek... 

Shakespeare metinlerini okumayı da izlemeyi de severim. Lear, farklı farklı yorumlarla tekrar tekrar tanıştığım bir karakter. Oyun Atölyesi tarafından perdelenen oyunu Haluk Bilginer çevirmiş, oyunun yönetmeni ise Muharrem Özcan.

İlk ısırıkla başladı her şey.
Kıyım o zaman başladı.
Zaman geçti
Ve Lear sordu:
"En çok hanginiz seviyor bizi?"
Ve Lear sordu
Ve gök gürledi.
"Sen her şeysin dediler bana.
Yalan! Her şeysem niye üşüyorum?"
Dedi.
Ve aklı
Kendi lanetiyle zehirlendi.

Kızları Goneril, Regan ve Cordelia’dan sevgilerini anlatmalarını istiyor Lear. Sonrası bildiğimiz hikaye. Güç savaşları, aşk, ihtiras, arkadan çevrilen dolaplar ve ölümler… 

Oyun Atölyesi’nin Kral Lear yorumunu çok beğendim. Müziklerine ise bayıldım! Tolga Çebi, çok güzel bir iş çıkarmış. Genel olarak tüm kadroyu beğensem de özellikle dikkatimi çeken performanslar da vardı tabii. Bir de üzülerek Cornwall Dükü’nü canlandıran Sertan Müsellim’i hiç beğenmediğimi, sahneleri geldikçe oyunun dışına sürüklendiğimi belirtmek isterim. 

Onur Özaydın ve Hüseyin Sevimli enfes karakterler çıkarmışlar. İkisine de bayıldım. Oyun Atölyesi’nin en değerli yeteneklerinden biri olduğuna inandığım Nazlı Bulum’u da hayranlıkla izledim. Onu ilk kez Oyun Atölyesi’nin Köprüden Görünüş oyununda izlemiştim. O gün bugündür heyecanla takip ediyorum yolculuğunu.

Ve Haluk Bilginer… Tiyatroya olan sevgisi, tiyatro seyircisi için büyük şans. Kendisini ekranda ya da perdede gördüğüm her an, aynı zaman diliminde yaşadığım için kendimi şanslı hissediyorum. Uyarladığı, yönettiği, oynadığı nice oyunlar izleriz umarım kendisinden.

Kral Lear; bileti zor bulunan, çabuk tükenen oyunlardan. İzmir biletleri de çok kısa sürede tükendi. Umarım oyuna bilet bulabilme şansını yakalar ve koltuğunuza kurularak Kral Lear ile tanışırsınız. 

Çünkü tiyatro iyidir, iyileştirir.

Oyun Atölyesi ekibine teşekkür ve sevgiyle…

İlgilenenler için oyun künye bilgilerini şuraya bırakıyorum. 

Orijinal Adı: King Lear
Yazan: William Shakespeare
Çeviren: Haluk Bilginer
Yöneten: Muharrem Özcan
Sahne Tasarımı: Özlem Karabay
Müzik: Tolga Çebi
Işık Tasarımı: Kemal Yiğitcan
Hareket Düzeni: Orçun Okurgan
Dövüş Koreografisi: Tamer Serkan Subaşı
Afiş Tasarımı: Ethem Onur Bilgiç
Oynayanlar
Lear: Haluk Bilginer
Goneril/Soytarı: Berfu Öngören
Regan/Soytarı: Hare Sürel
Cordelia/Soytarı: Nazlı Bulum
Gloucester Kontu/Soytarı: Arif Pişkin
Kent Kontu: Deniz Celiloğlu
Edmund/Burgonya Dükü/Soytarı/Hizmetli: Kaan Turgut
Edgar/Fransa Kralı/Soytarı: Onur Özaydın
Cornwall Dükü/Soytarı/Hizmetli: Sertan Müsellim
Albany Dükü/Soytarı/Hizmetli: Efe Tunçer
Oswald/Hizmetli: Hüseyin Sevimli
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER