Cadı Avı: Tanrıçaların anlatacak hikayesi var

Cadı Avı: Tanrıçaların anlatacak hikayesi var
Bu fotoğraflar tam bir görsel şölen <3
Şiir sever misiniz? Evet, evet yanlış okumadınız. Şiir diyorum, sever misiniz? Yani okur musunuz yazar mısınız dinler misiniz? Eğer cevabınız hepsine de kocaman bir HAYIR ise bir de buraya bakın. Kadıköy Emek Tiyatrosu'nun Shakespeare'in Venüs ile Adonis şiir ve sonelerinden uyarlanmış Cadı Avı oyununa kulak verin.

Hem şiirdeki uyaklar kafiyeler var hem de sağlam bir hikaye. Tanrıçaların cadıya dönüştükleri haliyle başlayıp Venüs ile Adonis'in aşk hikayesi var. Bakın ilginizi çekti değil mi? Çünkü biz hikayeleri severiz. Ve Tanrıçaların anlatacak hikayesi var. Cadıları merak eder güzelliğe bayılırız. Madem Tanrıçalar cadıya dönüşmüş vardır bunda bir sebep. Engin Alkan Venüs ile Adonis şiirini ve sonelerinden sahneye uyarlamış. Bununla da kalmayıp besteleyip yönetmiş. İyi ki de yapmış.^^ Erkek gözünden enfes replikler, leziz sahneler mevcut...

Seyirciyi cadı kostümleriyle karşılıyorlar sahnede. Peşine tanrıçaya dönüşüp o günlere götürüyorlar bizleri. Bu cadı/ tanrıça halleriyle sizleri büyülüyorlar. Başarılı kostüm tasarımı için Candan Seda Balaban ve Selin Ölçen'in ellerine sağlık. Heee bir tık fazla da olsa cadı kostümlerini daha çok beğendiğimi söylemeden geçemeyeceğim. Bizi o günlere götürüyorlar dedim ya aslında çok da uzak olmadığını, bugünlerde de o anları yaşadığımızı anlıyorsunuz. Sevdiği Adonis uğruna Mars'ı karşısına alan Venüs iken zamanında İnanna'nın ve peşine Hekate'nin de benzer mücadelelerden geçtiğini görüyoruz. Barış isterken, sevgiyle aşktan yükselecek iken kahkahalar; soğuk tarafın kollarına kendilerini atıyorlar. Sonra gelsin felaketler gitsin hüzünler.

Oyunun içerisindeki orkestranın başarısı seyir keyfini kat be kat arttırıyor. Az öz ama ışıklarla desteklenen dekoru da iyi buldum. Heee gözlerim daha dolusunu aramadı mı aradı. Onu da sahnenin kısıtlı alana bağladım gitti.

İnanna'ya can veren Pınar Yıldırım'ı daha önce izlemiştim. Yine tam yerinde karaktere can vererek gayet başarılı olurken bu oyunda favorimin Hekate'yi oynayan Ayşegül Sünetçioğlu olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Makyajından mimiğine, kostümünden sesine, jestinden rengine kadar tek kelimeyle bayıldım. İki perdelik oyunda  Hekate ara vermese ne olur? Dediğim doğrudur. ^.^

Tüm varlıkların anası Hekate, bereketin simgesi İnanna ve güzeller güzeli Venüs. Hikayeleriyle kadınların gücünü, savaşını aslında şu sözlerle özetliyorlar: "Bizim kadınlığımız kadimdir, mücadelemiz, aşkımız, gücümüz kadimdir...Eh ne de olsa Ana Tanrıçayız biz. Ve sahnedeyiz!" Venüs'ün sevdiceği Adonis ve Adonis uğruna savaştığı Savaş Tanrısı Mars. Enerjik performanslardan ve hoş müzikal şölenden mahrum kalmayın derim. Hem unutmayın tiyatro iyidir, iyileştirir.

"Gücümüze fesat, zekamıza entrika dediler." Öyle güzel ki bu dizeler...

Sevgiler.

OYUN KÜNYE BİLGİLERİ 

Yazan: William Shakespeare
Çeviren: Talat Sait Halman
Uyarlayan, Besteleyen, Yöneten: Engin Alkan
66. Sone Çeviren: Can Yücel
Koreografi: Senem Oluz
Dekor Tasarımı: Serkan Kavurt
Kostüm Tasarımı: Candan Seda Balaban- Selin Ölçen
Işık Tasarımı: Cem Yılmazer
Afiş Tasarım: Şeyda Özdeğer
Dramaturg: Sinem Özlek
Orkestra Düzenleme: Altuğ Kutluğ 
Şef/ Klarnet: Merve Sarıkaş
Piyano: Sinem Zaim
Keman: Seden Canalp
Bas: Barış Zorbey Tan
Akordeon: Ebrar Şahanlar
Perküsyon: Necip Fazıl Güneş
Oyuncular: Ayşegül Sünetçioğlu, Emre Yetim, Mert Arat, Pınar Yıldırım, Sitare Akbaş

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER