Geçen yüzyılın en büyük casusluk hikayesinin kahramanı ÇİÇERO’nun hayatı DİJİTAL SANATLAR tarafından filme çekiliyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere’nin gizli belge ve bilgilerini Almanya’ya sızdıran İlyas Bazna’nın hayatını anlatan filmin en büyük özelliği ise hakkında yüzlerce film ve belgesel çekilen bu dönemin gizli kalmış, şimdiye kadar nerdeyse hiç anlatılmamış yüzünü gözler önüne sermesi. Serdar Akar’ın yönettiği, başrolünde Erdal Beşikçioğlu’nun bulunduğu ÇİÇERO’nun basın toplantısı Melek Sineması’nda yapıldı.

 

Bu yıla hızlı bir giriş yapan Dijital Sanatlar, MÜSLÜM filminin ardından ÇİÇERO’nun çekimlerine başladı. AYLA ile yakaladığı güçlü ivmeyi sürdüren Yapımcı Mustafa Uslu, yine gerçek bir hikayenin izini sürüyor.

 

Serdar Akar’ın yönettiği, Erdal Beşikçioğlu’nun başrolünü oynadığı ÇİÇERO’nun senaryosunu Alican Yaraş yazdı. Sanat yönetimini Yavuz Fazlıoğlu, görüntü yönetmenliğini Jean Paul Seresin’in, kostüm tasarımını Baran Uğurlu’nun yaptığı filmin müzikleri Fahir Atakoğlu imzasını taşıyacak.  İlk önce teaser’ı çekilen, mayıs ayından itibaren “motor” denecek ÇİÇERO’dan ilk görüntülerse Eyüp Park AVM içinde bulunan Melek Sineması’nda düzenlenen basın toplantısı ile paylaşıldı. Film, önümüzdeki yılın ocak ayında vizyona girecek.

 

2. Dünya Savaşı sırasında Ankara’daki İngiliz Büyükelçiliği’nde uşak olarak görev yapan İlyas Bazna, Almanya lehinde casusluk faaliyetlerine başlar. Almanlar tarafından ÇİÇERO kod adı verilen Bazna, bu faaliyetleri ile savaşın kaderini değiştirir ama başta Alman vatandaşı engelli çocuklar olmak üzere diğer milletlerden çocukların ve her yaştan engellilerin kaçınılmaz sonu yaşamalarına, iğne ile uyutulmalarına mani olamaz.

 

Hollywood yapımı olanlar da dahil savaşı konu alan yüzlerce filmde, belgeselde neredeyse hiç işlenmeyen bu hassas, kahredici konu ilk kez ÇİÇERO ile beyazperdeye yansıtılırken Mustafa Uslu, Serdar Akar ve Erdal Beşikçioğlu basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

 

Yönetmen Serdar Akar, filmle ilgili heyecanlı olduğunu belirterek başladığı konuşmasında; “İlk defa bir Türk filminde; Winston Churchil,Hitler, Stalin, Rooseveltve İsmet İnönü yan yana gelecek. Çok zengin bir kadrosu olacak. Bu proje hepimizi çok heyecanlandırıyor. Çünkü 2. Dünya Savaşı’nın bilinmeyen yönünü anlatacağız.  İstiyoruz ki savaşa bir de bizim gözümüzden bakalım” dedi.

 

Yüzyılın casusu olarak anılan İlyas Bazna’nın hayatını filme alma fikrini ortaya atan Erdal Beşikçioğlu; “Böyle bir projeyi çekebilecek tek bir insan vardı, Mustafa Uslu. Özellikle Ayla’yı izledikten sonra Dijital Sanatlar’ın filmi hakkıyla çekebilecek bir yapım firması olduğunu düşündüm. Projeyi bulduktan sonra Serdar Akar’a anlattım. O da Mustafa Bey’e yönlendirdi beni. Proje sizin dedim. Tarihte böyle bir adam var ve altı iyi çizilmemiş. İlk toplantımızı yaptıktan sonra üçümüz de aynı heyecanı hissettik. Bir hafta içinde hikayeyi toparladık, hemen startını verdik. Benim için de şaşkınlık veren bir eylemdi ama sonra baktık ki bazı işler kendi içindeki arzu ve istekler karşısında çok güzel bir şekilde ilerliyor” dedi.

 

Filmle ilgili Alman makamlarıyla görüşmelere de katılan Erdal Beşikçioğlu; “Konsoloslukta toplantıya gittiğimizde, Çiçero’da, T24 uygulamasından söz edeceğimizi söyledik. Nazilerin kendi halklarına uyguladıkları ve şimdiye kadar hiç konuşulmayan bir konu. Almanlar  büyük bir olgunlukla karşıladılar. Kendi içlerinde özeleştirilerini çok iyi yapmışlar ve bu hikayeyi çekmemiz için bize her türlü desteği sağlayacaklarını söylediler” dedi.

 

İkinci Dünya Savaşı hem Türkiye hem de tüm dünya için çok önemli diyen Beşikçioğlu, “Çiçero’nun bugüne göndermeleri var, gündeme çok uyuyor” dedi. “Tarihimiz bir derya, ama mesela Köroğlu’nun neden hala gündeme gelmediğini sorarım ya da İnce Mehmet’in. Bu filmlere girmez yapımcılar. O yapımcılara deli derler ama cesur olmak gerek” diyerek sözlerini tamamladı.

 

“Bu proje Erdal Beşikçioğlu tarafından geldi şirketimize. İlk andan itibaren çok heyecanlandım” diyerek sözlerine başlayan Yapımcı Mustafa Uslu; “Filmde göreceksiniz ve şaşıracaksınız… Bir Türk yani İlyas Bazna, Almanya’nın savaşı kaybetmesine sebep oluyor. O yüzden yüzyılın casusu deniyor Çiçero’ya. Bu ismi biz vermedik kendisine, zaten tarih kitapları öyle yazıyor. Bu filmimizde de gerçek bir hikayeyi anlatıyoruz dedi.

 

 ÇİÇERO’nun uluslararası bir film olduğunu söyleyen Mustafa Uslu; “Sadece ülkemizi değil İngiltere, Almanya ve Avrupa ülkelerini de ilgilendiren bir film. Böyle de olmuş mu diyeceğimiz, şaşıracağınız bir film geliyor. 5 Ocak’ta vizyonda olmak üzere hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.  Serdar Akar, gecesini gündüzüne katıyor, Erdal Beşikçioğlu çok severek yer alıyor. Böyle güzel bir projeyi Türkiye sinemasına kazandırmak istiyoruz”  dedi.

 

Hayali kahramanlar yaratmaktansa tarihimizde yaşamış kahramanlarımızı sinemaya aktarmayı tercih ediyorum diyen Uslu; “Filmi izlediğinizde göreceksiniz ki ÇİÇERO, 2. Dünya Savaşı’nın kaderini değiştirmiş, domine etmiş bir isim. İnanamayacaksınız” dedi.

 

Mustafa Uslu: “Nazi Almanya’sının kendi halkına uyguladıkları T24 uygulaması ilk kez bir filmde anlatılacak”

 

Dönem filmi çekmenin zorlukları olsa da Ayla’da edindikleri tecrübelerin kendilerine yol gösterdiğini belirten  Mustafa Uslu; “İşi masada iyi planlayıp profesyonellerle çalışırsanız hiçbir şey zor değil. Biz güçlerimizi ve enstrümanlarımızı birleştirerek en iyisini yapmak istedik” dedi.

 

Bugüne kadar Yahudi soykırımının hep tek boyutlu anlatıldığına değinen Uslu; “T24 isimli bir uygulama ile Nazilerin kendi halkına da üstün ırk yaratmak için neler yaptıklarını anlatacağız. Hollywood’un bile görmezden geldiği bu önemli konuyu ilk defa biz, Türkler olarak ele alacağız” dedi.

 

Mayıs ayı başında çekimlerinde başlanacak film için Monica Belluci de dahil olmak üzere pek çok uluslararası oyuncuya teklif götürüldü. ÇİÇERO, 2019’un Ocak ayında vizyona girecek.