İstanbullu Gelin: İki kadın, bir adam...

İstanbullu Gelin: İki kadın, bir adam...
Bir insanın hayatı boyunca edindiği yakın arkadaşlarını yan yana dizsek bu bize onunla ilgili oldukça geçerli fikirler verir. Dilimizde bununla ilgili bir atasözü de mevcut zaten. Gel gör ki âşık olduğu insanları tek sıra yapsak bu bizi hiçbir yere götürmeyebilir zira aşk, olur olmaz kim varsa çat diye vurmasıyla meşhurdur, üstelik zıt kutupların birbirini çektiği gibi kendisini defalarca doğrulamış bir teori de mevcuttur. Peki, o zaman birinin aşk geçmişi bize ne anlatır, ne anlatmalı?

İstanbullu Gelin’in son bölümündeki bir sahne işte bütün bu soruları düşürdü aklıma. Süreyya ve Begüm’ün karşılaştığı o şahane sahneden bahsediyorum elbette. Süreyya’nın Faruk’tan öğrendiği, Begüm’ün eskiden defalarca Faruk’la gittiği o deniz kenarında karşılaştıklarında iki bambaşka kadın gördük karşımızda. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki Begüm’ün Süreyya’nın kim olduğunu bilmesi aşırı mantıklıydı. Dizilerde genelde sosyal medya, gazeteler, magazin programları gibi bir takım gerçekler görmezden geliniyor, kimse kimseyi stalk’lamıyor gibi bir hava estiriliyor ama elbette bu mümkün değil. Dolayısıyla Begüm’ün Süreyya’nın kim olduğunu bilmesi gerçekçiliğini takdir ettim.

Süreyya’nın midesinin bulandığını gören Begüm’ün ona yardımcı olması, o sırada tüm mesafeliliğiyle sizli bizli konuşmalarına karşılık Süreyya’nın ilk dakikadan senli benli hali ve sonrasında o kısacık sürede tüm hikâyesini Begüm’e anlatmasına bayıldım. Faruk’un hayatının farklı dönemlerinde birbirinden bu kadar farklı iki kadına da çok âşık olmuşluğu bize onunla ilgili ne anlatmalı? Begüm’e olan aşkını Esma Sultan’ın şiddetine kurban eden (en azından bildiğimiz kadarıyla) Faruk bunun öfkesiyle mi bu kadar sarıldı Süreyya’ya? Geçmişinde böyle bir kayıp olmasaydı Süreyya’yı kaptığı gibi gelir miydi Bursa’ya? Bütün o rahat hallerinin, salaş kıyafetlerinin altında Süreyya, tüm ciddiyetiyle karşımızda duran Begüm’den çok daha cesur olduğu için mi durabildi Esma Hanım’ın karşısında? Begüm şimdiki aklı olsa ne yapardı acaba? Çocukları olacağını bile Faruk’a söylemeyecek kadar neden korktu Esma Boran’dan?

Dizide bugüne kadar beni en çok heyecanlandıran sahnelerden biri bu oldu, yazanın, çekenin ve oynayanların ellerine sağlık. Bakalım Faruk ne yapacak eski aşkını karşısında görünce ve üstüne bir de yıllardır haberi bile olmayan bir çocuğu olduğunu öğrendiğinde? Süreyya bu durumu nasıl karşılayacak? İçimden bir ses o çocuğu da seveceğini söylüyor çünkü öyle cesur biri Süreyya. İzleyelim, görelim. İyi seyirler. 


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER