Yüksek Sosyete: Mutlu sona iki kala

EcMer’e mutlu değil musmutlu son istiyorum. Hayallerindeki gibi bir düğünle dünya evine girsinler. Kış mevsiminde gelin ve damadın denize atlamaları pek olası değil ama sırf hayallerini gerçekleştirmek için düğünün ertelenmesi kesinlikle kabul edilemez, varsın denize atlama töreni olmayıversin, vakit kaybetmeden evlensinler. Mutlulukları hayallerindeki gibi üçüzlerle perçinlensin. Bahçeli kocaman bir evde yaşasınlar. Biraz daha renk katalım; Bediha Hanım da onlarla birlikte yaşasın ama yaşı iyice ilerlediğinden, ayağındaki sorun nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahkum olsun ve akıl sağlığı da gidip gelsin. Gülmeyin, EcMer’e çektirdiklerinin öcü bir şekilde alınmalıydı, değil mi? Ama torununun çocukları onun en büyük ilacı olsun ve Ece’nin söylemiyle minnoş bir büyük büyükanne olarak beklesin son nefesini. Mert’i iş adamı olarak hayal etmek çok zor, ama sorunlar sıfırlanınca işinin başında olur diye umuduyla Çalhan Holding’in başına geçsin ve güzel projelere imza atsın. Söz konusu üçüzler olunca Ece’ye ise çocuk da yaparım kariyer de modelini pek uygun göremedim. En iyisi tam zamanlı anne olup vakit ayırabildikçe sosyal sorumluluk projelerine destek versin.

Ece’nin kayıp annesi mutlaka ortaya çıksın. Tahminlerimizde yanılmış olmayalım; hikayesi ‘Zengin bir ailenin kızıymış, ailesiyle arasını düzeltir düzelmez geri dönmeyi planlamış ama Ece ve babasının izlerini kaybetmiş.’  olamaz mı? Biraz daha genişletelim mi hayal dünyamızı? Süreyya’nın kayıp bir ablası varmış, aslında Ece’nin annesi de bu kadınmış… Kabul, abarttım. ^^ Böylelikle Bediha Hanım’ın Ece’yi kolayca kabullenme nedeni de yerli yerine oturmaz mı?



Ercan… Herkese mutlu son biçerken Ercan hala tekil kalırsa üzülürüm. Ece ve Mert’in düğününde hayallerinin aşkıyla karşılasın ve mutlu olsun. Felsefe öğretmeni olamadım diye üzülüyor ama diyalogları gösteriyor ki öğretmen olarak devlet okulunda pek uzun süre barınamaz, o nedenle kariyerine garson olarak değil Ece’nin takip ettiği sosyal sorumluluk projelerinde önemli bir yönetsel pozisyonda devam etsin.

Metin’i cemiyet hayatı yormuş, Süreyya sayesinde kendine yer açsa da ne o benimseyebilmiş ne de o hayran oldukları cemiyet onu kucaklamış. Belki de bu nedenle Işıl’ın yanında kendini rahat hissediyor, kim bilir? Hayatının ikinci baharında o da mutlu olsun, Işıl’ın planlarındaki gibi bir aile kursunlar. Işıl sırf Metin Koran’ın eşi olmaktansa genç yaşının enerjisiyle kendini geliştirsin, alacağı eğitimlerin yanı sıra beş düşünüp bir konuşmayı öğrensin. Ela’nın da anne babasıyla mutlu bir çocukluğu olsun.

Begüm iş hayatında hedeflediği yerlere gelsin ama hırslarının esiri olmasın. Eski kocası ondaki değişimi görüp sorunlu evliliğinden dolayı büyük pişmanlık duysun ve yeniden birlikte olabilmek için Begüm’ün ayaklarına kapansın. Evlilikteki ikinci denemeleri şirketlerinin evliliğiyle de desteklensin.

Ve kayıp Can… Oldu olacak onu da öldürmeyelim. Yıllar sonra yerleştiği okyanustaki bir adadan Cansu’ya kart atsın, böylelikle hala hayatta olduğu anlaşılsın…

Bana hayatın gerçeklerinden biraz olsun uzaklaşmak iyi geldi, umarım okudukça size de iyi gelir.

Ya sizin hayallerinizdeki final nasıl?   
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER