Dizinin ana karakterleri Başkomiser Stella Gibson ve Belfast katili Paul Spector'a Gillian Anderson ve Jamie Dornan hayat veriyor. The X-Files'ı izleyenler Gillian Anderson'ın bu tarz roller için adeta biçilmiş kaftan olduğunu bilirler. Gillian Anderson, The X-Files dizisiyle adeta bir ikon haline gelen Ajan Dana Scully rolünden sonra Başkomiser Stella Gibson olarak yine harikalar yaratmış. Stella; erkeklerin dünyasında hayatta kalabilmek için savaşan, kontrolü her zaman elinde tutmayı seven ve gerçek kişiliğini kimseye belli etmeyen bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Dışarıdan bakıldığında oldukça güçlü bir kadın imajı çizen Stella'nın da kendince zayıflıkları var. İlginçtir ki, Stella'nın bu zayıflıklarının farkına ilk varan kişi, peşinde olduğu seri katil Paul Spector oluyor. Spector; evli ve çocuklu, oldukça sıradan bir hayat yaşayan bir adam. Tabii bir seri katil olduğunu hesaba katmazsak! Spector, bu kadar sıradan bir adam olduğu için bir anda sıra dışılığa doğru evriliyor ya zaten... 

İkinci sezon finalinde Stella ile Spector arasında geçen sorgu sahnesi, gerek kurgu gerekse oyunculuk açısından bana göre dizideki en başarılı sahnelerden biriydi. Stella'nın sakinliğini kaybetmeden konuşmasını ve Spector'ın Stella hakkındaki tespitlerini dinlerken aslında bu iki karakterin ne kadar da çok birbirlerine benzediklerini fark ediyorsunuz. Bu durum, ikilinin arasında söze dökülmeyen bir hayranlığa neden oluyor. Colin Morgan'ın canlandırdığı komiser yardımcısı Tom Anderson da bu durumu fark ediyor, ancak Stella bunu reddederek Spector'dan nefret ettiğini söylüyor. Yine de Spector'ın vurulma anındaki çaresiz bakışı bize durumun pek de söylediği gibi olmadığını düşündürüyor. Spector'ın kurbanı Stella olsaydı, muhtemel bir Stockholm vak'ası (katiline aşık olan kurban) ile karşılaşmamız pek de şaşırtıcı olmazdı doğrusu...

Dizinin 4 Ekim'de yayınlanan üçüncü sezon prömiyerinde Stella'yı Spector'ı hayatta tutmaya çalışırken görüyoruz. İlk bölüm hastane ortamında geçtiği ve ameliyat sahnelerine ağırlık verdiği için daha çok Grey's Anatomy tadında ilerliyor. Medikal dramalara meraklıysanız ilk bölüm sizin için tatmin edici olacaktır. Yine de ilk iki sezonla kıyaslayacak olursak, üçüncü sezon daha durağan bir başlangıç yapmış sayılır. İlerleyen bölümlerde heyecan ve gerilim dozunun artacağını ümit ediyorum. 

The Fall, yeni bölümleriyle her salı 22.00'da Dizimax Vice ekranlarında olacak. Eğer True Detective ve Hannibal hayranıysanız, The Fall'u da izlemenizi şiddetle tavsiye ederim. 

İyi seyirler!