Yazın bittiği, yeni televizyon programlarının başladığı ve geçen seneden devam edenlerin yeni sezonlarının ekrana çıktığı Eylül ayına bayılırım. Okula giderken hafif bir sıkıntı oluyordu tabii, bir yandan Bizimkiler başlayacak diye sevinirken bir yandan okula dönüş tedirginliği sarıyordu. Artık okula da gitmediğime göre tamamen yeni ekran sezonuna odaklanabilirim. Geçtiğimiz sezon gündüz kuşağı favorim olan iki program da Ağustos’un bitişiyle yeni bölümlerine başladılar. Buyurun birlikte bir göz atalım.

Yayın hayatına Mayıs ayında Fox TV’de başlayan ve geçirdiği bir takım format değişiklikleri sonrası son haline gelen program, yeni sezona yine aynı jüri ile başladı. Beş yarışmacının da üç tanesi geçtiğimiz sezondan üstelik. O yüzden de bir nevi minik şöhretlerin alışveriş maratonunu izliyoruz. Eskiden ‘Gardırop Savaşları’ndan geliyoruuuum’ diye mağazalara giren hanım kızlarımız artık ‘Tanınmak şahane bir şey, o gözlerdeki bakış. Hele de benden küçüklerin sevgisi, beni bir idol olarak görmeler tarif edilmez bir mutluluk’ diye anlatıyorlar durumu. Her gün 500 liralık bir bütçe ile türlü çeşitli konseptlere göre alışveriş yapan genç kızlarımızın idollüklerinden emin değilim ama Instagram fenomenlikleri su götürmez. Hiçbir şey olmazsa sanal butik açarlar nihayetinde. Yeni yarışmacıların elenme ihtimali görünce ‘Buraya çok büyük hayallerle geldim’ demelerinin sebebi de bu olsa gerek. Yoksa bu sıcakta sürekli koşarak alışveriş yapmaya karşı nasıl bu kadar büyük bir istek duyabilir insan? Üstelik artık mağazaları biz bile ezberledik, hangisi pazarlıkla indirim yapar, hangisi kızların korkulu rüyası olan ‘barkod sistemi’ ile çalışıyor oturduğumuz yerden sayabiliyoruz. Bakalım bu tekdüzeliği kırmak için neler yapacaklar?