İkinci sezonun öne çıkan anları; "Bizim
Yer"deki o tutkulu barışma, Feride'nin Mahir'i karakol ziyareti, aşıkların
adliye nöbeti, Melih'in intiharı, Veda Busesi ve özgürlüğe yürüyen bir Nazif
Kara.
Hayal kırıklığı yok mu peki hiç? Malesef çokça var. Sürekli olarak kötü
karakterlerin elinin güçlü olması, adalet anlayışının gecikmesi, iyiler adına
tek iyi gelişmenin "Nazif Baba'nın Özgürlüğü" ile olması, Mahir'in
elinde patlayan planları, ne zaman iyiyi güzeli hayal etsek paramparça olmak izlerken yordu!
Ya sezon finali; düğün bekleyip hüsrana uğrayanlar bize sorsun! Aslında düğün bas bas bağırıyordu olmayacağım diye! Hiç bu kadar yüksekten
aşağı bırakılmamıştır izleyici! Her detayı izledik, ne kadar ayrıntı varsa
gördük (Hâlâ anlamış değilim o evin sarı rengi için Mahir'in gösterdiği
çabayı!) ama düğün umarken hiç bir zaman eskisi gibi olamayacak kadar yara
almak, can yitirmek, umut kaybetmek, bunlarla beraber belkide aile olma
hayallerini sonsuza ertelemek...
Yok, umutsuz değilim kesinlikle iyileşecek yaralar,
yaralılar!
Şimdi neler olacak; umudunu yitirmiş bir adamın ne kadar tehlikeli
olduğunu ve bir kadının yalnızlıklar içinde gerçeklerle yüzleşmesini adım adım
izleyeceğiz. İntikam sarmış dört bir yanımızı mı diyeceğiz? Peki hiç nefes
almayacak mıyız? Şimdiye kadar tüm gerçekleri birbirinin ağzından duyan bu
ikili için, bundan sonra olacak olayların nasıl aktarılacağını merak ediyorum! Üçüncü şahıslar olacak ve araya giren kişi(ler) bu aşkı zedeleyecek işler
yapmayacaktır bizce, temennimiz bu...
Evet, çok büyük acılar olacak; evet, hayat
adil olmayacak her iki sevdalıya ama ne olursa olsun ve hangi gerçekle
karşılaşırsa karşılaşsın bu ikili, o eller hiç
ayrılmasın. Güzel ama bol acıklı bir sezon olacağını gördük
artık. Bu süreçte hepimize bol sabırlar. Ve son olarak reyting savaşlarında
yolunuz açık olsun! Bol başarılı bir final sezonu olsun.
Bunlar da iki sezondan seçtiğim EN'lerim..