Inhuman-s
Öncelikle evet bunlar tek kişi
değil. Listenin başından beri hep tek kişilik kahramanlar önermiştim. Ama Inhuman-s de kendi dizilerinin olmasını hak ediyorlar. Bunlar
sokak çapında kahramanlar değiller. Bu yüzden konu sıkıntısı çekebilirler diye
düşünebilirsiniz ama aslında hiç öyle değil. Önce hikayelerini anlatalım da bir
hele.
Inhumans Marvel evrenine aslında Fantastic
Four kitaplarında giriyorlar. 1965 sonunda yayınlanan 45. Fantastic Four
sayısında ilk defa gözüken Inhumans’ın kendi adlarına çıkan ilk seri ise
1975’te başlıyor. Her ne kadar 1965 yılındaki versiyonunda Inhumans’ı
yaratanlar efsane ikili Stan Lee ve Jack Kirby olsa da, bugünkü hâline
sokma konusunda Paul Jenkins / Jae Lee ikilisinin payı büyüktür.
Marvel evreninin kozmik tarafında olan çoğu şey gibi, Inhumans adı verilen
grubun kaderini de iki uzaylı ırkı çizer:
Kree’ler ve
Skrull’lar.
Milyonlarca yıl önce ciddi bir savaşa tutuşur bu ikili. Kree’ler (İzleyeneler
bilir. Guardians of the Galaxy’deki kötü adam Ronan’ın ırkı), iki imparatorluk
arasında stratejik bir öneme sahip olan Uranüs’e bir üs kurarlar. Bu gezegenin
yakınında bir yerlerde, mavi bir gezegende de primitif yaşam formları
keşfederler: İnsanları.
Hayır, burada insan değiller
Henüz gelişmemiş Homo Sapiens’leri alıp, üzerlerinde
deney yapan Kree’lerin amacı bu ırktan bir süper asker yaratmaktır. Fakat ne
hikmetse, bir noktada deneylerini terk ederler. Bıraktıkları ileri ırk,
teknolojik olarak gelişimlerini sürdürür ve Attilan isimli büyük bir şehir inşa
eder. Inhumans dediğimiz, bu ırktır. Bir süre sonra, Randac isimli bir genetik mühendisi Terrigen kristallerinden
yayılan bir dumanın canlı formlarda mutasyona yol açtığı fark edilir. Bu dumana
maruz kalanlar süper güçler edinmektedir.
Randac herkese Terrigen
(duman) basmak ister. Fakat pek çok Inhuman dumana ters tepki verir ve korkunç
yaratıklara döner. Bunu önlemek için Inhuman toplumu ciddi anlamda katı bir
doğum kontrol sistemi uygular. Sadece genetik olarak mükemmel olan ve Terrigen
dumanına doğru reaksiyon gösterenlerin üremesine izin verilir ve yüz yıllar
süren bu politikalar sonucunda ise toplumda net bir kast sistemi oluşur:
Kraliyet ailesi, Terrigen dumanının verdiği güce göre toplumda bir görev
edinmişler ve dumana yine de ters tepki göstermiş Alfa Primitifler. Kastlar
arasında geçiş yoktur, hatta ilişkiler bile tasvip edilmez.
Terrigen dumanı epey farklı güçlere sebep
olmuş tabii çeşit çeşit Inhumans var evrende. Ama benim yukarı da resmini
verdiğim ve ekranda görmek istediğim kraliyet ailesinden bahsedeyim.Ailenin iki başı var,
Kral Black Bolt ve Kraliçe Medusa. Black Bolt‘un en önemli gücü
hipersonik sesi. Bu sesinin yıkıcı özellikleri var ve kendisi bu yüzden
dövüşmediği sırada tek bir çıt bile çıkarmamak için tüm mental kapasitesini
kullanıyor. Black Bolt’un arzularını genelde karşı tarafa eşi Medusa aktarıyor.
Kendisinin en önemli gücü ise saçları. Medusa‘nın saçları uzayabiliyor,
kısabiliyor, dokunaç gibi bir şeyleri yakalayabiliyor ve en önemlisi, saçının
her teli demirden yapılmışçasına güçlü.
Kraliyet ailesinin diğer üyeleri ise şöyle; Black
Bolt’un kuzeni Karnak düşmanlarının zayıf noktalarını
sezebilen bir yakın dövüş uzmanıdır. Karnak’ın kardeşi Triton ise
balığımsı bir kahraman, kendisinin gücü de su altında nefes alabiliyor
oluşundan geliyor. Yine Black Bolt’un bir başka kuzeni olan Gorgon ayağının
bir darbesiyle sismik şok dalgaları yaratabilen bir adam. Medusa’nın küçük
kardeşi Crystal ise süper kahramanlarda hem Quicksilver, hem
de Ronan the Accuser ile evlilik yaşamış, Quicksilver ile çocuk dahi yapmış bir
karakter; gücü ise elementleri manipüle etmek.
Crystal ve Lockjaw
Ailenin bir de köpeği var: Lockjaw. Dumana
maruz kalmış bir Inhuman olduğu sanılan (ama tam da emin değiliz bu konudan)
Lockjaw’ın teleportasyon kabiliyeti var. Bu sayede bütün Inhuman ekibine taksi
muamelesi görüyor sıklıkla. Ve kendisi bir buldog…
Peki ben neden Inhumans’ı dizi olarak görmek
istiyorum? Inhumans bize yeni bir evren ve bu evrenle birlikte müthiş konular
sunuyor. YSpoiler olmasın diye olaylardan pek bahsetmedim ama konu çeşitliliği kesinlikle
çok fazla. İsyanlar, gezegeni ele geçirmeye çalışanlar… Kaliteli bir senaristin
elinden çıkarsa mükemmel bir yapım izleriz.