- Öncelikle
bilmeyenler için bahsetmiş olayım, Outcast korku drama türüne ait bir
dizi, temelinde de 'egzorsizm' var. Yani şeytan çıkarmalı korku filmlerini
sevmeyen bünyelere uygun bir dizi değil. Üstelik bu durumu çok da
uzatmadan, daha açılış sahnesiyle çok güzel bir şekilde
belli ediyor. Dizinin bütün bölümü içerisinde en sevdiğim kısmı da zaten
açılışıydı, 54 dakikalık bölümün genelinden de memnun kaldığımı
söyleyebilirim. Yalnız siz yine de başlamadan çeşitli iğrençlikler görmeye
hazırlıklı olun.
- Dizinin
merkezinde ise iki ana karakter var: Kyle Barnes (Patrick Fugit) ve Rahip Anderson (Philip Glenister). İlk bölümü bir
bakıma bu ikisinin bir araya gelişinin bir ayarlaması olarak da
özetleyebiliriz. Açılış sahnesinden de anlaşılacağı üzere bir çocuk 'içine
şeytan girmişçesine' tuhaf bir halde ve böyle durumlarda 'tabii ki' ilk
başvurulan kişi kasabanın rahibi oluyor. Haç, kutsal su, İncil… Ancak bu
işler haliyle o kadar kolay değil ve elbette öyle ya da böyle Kyle'ı da içermek
zorunda...
- Kyle,
daha birkaç ay önce eskiden yaşadığı kasabaya dönmüş. Açıkçası biraz tuhaf
birisi, daha doğrusu geçmişte yaşadıklarından dolayı kendini toplumdan
soyutlamış ve asosyalliğin dibine vurmuş. Adamda bir ev var, bünyenizde
temizlik yapma veya belediyeyi arama isteği uyandıracak
cinsten... Sadece bir kız kardeşi var, onda da kadının bunun suratını
görmek için özel bir uğraş içine girmesi gerekiyor. Kardeşinin
polis eşi dengesiz bulduğundan zaten bundan hoşlanmıyor
bile. Eğer Rectify dizisini izleyen varsa bilir,
hareketleriyle bana ara ara Daniel'ı hatırlattı.
- Geçmişten
kastım ise daha küçücük bir çocukken annesinin 'başından geçenler' ve bunun
onun psikolojisine etkisi. Küçüklüğünden beri yaşadığı paranormal olaylar
ona hem annesine hem de hayatının aşkına mal olmuş... İşte tam da bunlar nedeniyle zaten
Rahip ile yolları kesişiyor, kendini ister istemez çekilmiş
buluyor ve içine şeytan girmiş küçük Joshua ile birlikte uğraşmaya
başlıyorlar. Açıkçası şeytan çıkarma sahnelerine bayıldığımı
söyleyemeyeceğim. Yani kötü değildi, tabii ki batırmamışlar ama şimdiye
kadar aynı konudaki filmlerde izlediğimiz sahnelerden çok da bir farkı
yoktu. Gerçi ne bekliyordun ki derseniz, bakın işte onu ben de bilmiyorum.
O nedenle zaten ilk bölümden kesin bir yargıya ulaşmamak gerektiği
kanısındayım.
- Dizi,
ilk bölümüyle bana sanki her bölümü bir şeytan çıkarma vakasıyla devam
edecekmiş, bir yandan da Kyle ile Peder'in yaşamına odaklanılacakmış
havasını verdi. Bölüm boyu zaman zaman yaptığımız geriye dönüşler ve
bölümün son sahnesi de bunu güzel bir şekilde destekledi. Dizinin hikayesi ilerledikçe içine daha çok girip hikayeye de ısınıyorsunuz. Oyunculukların iyi olduğunu da itiraf etmek gerek, zaten biraz da oradan toplamışlar. Tüm bunlar sayesinde sonraki
bölümleri izleme isteği de yarattı, genel anlamda hayal kırıklığına
uğratmadıkları için kime teşekkür etsem bilemedim.
Özetle durum bu şekilde yani. Dediğim gibi, şeytan çıkarma konusuyla derdi
olanlar hiç bulaşmasa daha iyi olur, durduk yere rüyalarınızı karıştırmaya gerek
yok ama Outcast onun dışında gayet izlenesi bir dizi olmuş.