Dünyanın önde gelen kasırga takipiçilerinden Josh Morgerman’ın macera ve heyecan dolu yolculuğunu anlatan Kasırga Adam (Hurricane Man) belgeseli BBC Earth yapımıyla izleyiciyle buluşuyor.
BBC Earth’ün iddialı yeni serisi Kasırga Adam (Hurricane Man),Amerika, Doğu Asya ve Batı Pasifik’teki tropikal fırtınaları izleyen, dünyanın önde gelen kasırga avcılarından biri olan Josh Morgerman'ın yolculuğunu konu alıyor.
Çocukluğundan beri kasırgalara karşı hayranlık duyan Josh, dehşet içerisinde kaçılan bir ortamda kasırgalara doğru ilerliyor. Josh ve belgesel ekibi, fırtınanın gözünden ilk görüntüleri aktarıyor. Dehşet verici kasırga anları sonrası kurtarma ekipleri, fırtınaya yakalanan aileleri kurtarmak için yorulmadan çalışırken, toplumların bir araya gelerek dayanışma kurmalarına, yaşamı yeniden kurmalarına ve hayatlarına geri dönmelerine de tanıklık ediyor.
Kasırga Adam (Hurricane Man) kasırgaların heyecan verici hikayesini anlatırken, dünya tarihindeki en unutulmaz doğa olaylarından birini tüm çıplaklığı ve çarpıcı yanları ile aktarıyor.
Kasırga Adam (Hurricane Man) 16 Ağustos Cuma’dan itibaren saat 22:00’de izleyici ile buluşacak. Belgeselin diğer bölümleri Türkiye’de TTNET, Digitürk ve D-Smart platformlarından BBC Earth’de izlenebiliyor.

● Bize biraz kendinden bahseder misin? Kasırgaya olan
ilgin ne zaman başladı?
Kasırgalara olan tutkum kendimi bildim bileli var. Sanırım böyle
doğdum. Ben Amerika’nın Doğu Kıyılarında, bir adada büyüdüm. Henüz küçük bir
çocukken bile, kasırga yaklaşırken bende uyanan heyecanı hatırlıyorum. Rüzgar uğuldadıkça,
ağaçlar dalgalandıkça ve ev sallandıkça ben de duygusal bir reaksiyon
gösteriyordum. Gençliğimde çok kötü bir kasırga deneyimine tanık olmuştuk. Yine
heyecanlanmıştım ta ki tahribatın annemi gözyaşlarına boğduğunu görene
kadar. İşte o an kasırgalarla hayat boyu
sürecek olan ilişkim başladı. Onlarla ilgili çok karmaşık duygularım var; hem çok
güzeller hem de korkunç…
● Bugüne kadar kaç farklı ülkede kasırgayı izleme
fırsatı buldun?
Kasırgaları takip etme tutkum bana kendi ülkem olan ABD’nin
dışında; Japonya, Filipinler, Tayvan, Avusturya, Meksika, Belize, Bahamalar gibi
dünyanın birçok ülkesini görme imkanı verdi. Gittiğim diğer ülkelerde peşine
düştüğüm kasırgalar sayesinde genellikle gizli kalmış yerleri keşfediyorum. Bu
gördüğüm bölgeler çoğu uluslararası turistin yakından göremeyeceği yerler. Son
derece eğitici ve heyecan verici olan bu durum bana inanılmaz heyecan veriyor.
● Şu ana kadar karşılaştığın en çılgın kasırgalar
hangileri?
Birçok korkunç kasırgayla karşılaştım! Meksika'daki bir
kasırgada, kaldığımız otelin lobisi rüzgarın gücüyle patladı. Cam ve enkazlar
kurşun gibi her yöne uçuyordu. Başka bir kasırgada rüzgar binayı parçalamaya
başladı ve sekiz kişi hayatta kalmak için küçük bir banyoya sığınmak zorunda
kaldık. Asla unutamayacağım kasırga ise, Filipinler'deki Tacloban şehrindeki
Süper Tayfun HAIYAN. Okyanus bir tsunami gibi üzerimize geldi ve şehri sular
altında bıraktı. Mağdurları kurtarmak için suya atladım ve neyse ki kaldığımız
binadaki herkes kurtuldu. Ancak şehir genelinde binlerce kişi hayatını kaybetti.
Hala aklıma geldiğinde üzülürüm. Şanslıyım ki, bunca yıl boyunca çizikler ve
çürükler dışında hiç kötü bir şekilde yaralanmadım.
● Geçmiş olsun.. Kasırga Adam (Hurricane Man) serisinde hangi ülkelere
seyahat ediyorsun?
Bu seride çok çeşitli yerlere seyahat ediyoruz! Japonya'nın
Ryukyu Adaları, anakara Japonya'nın şehirleri, kuzey Filipinler (iki kez),
Meksika'nın Pasifik kıyıları ve üç Amerikan eyaleti: Hawaii, Kuzey Carolina ve
Florida.
● Küresel ısınmayla ilgili ne düşünüyorsun?
Dünyadaki birçok vatandaş gibi, iklim değişikliği konusunda
endişeliyim. Bilim dünyasındaki yaygın görüş, ısınmanın yaşandığını ve bunun belirli
bir kısmının insan faaliyetlerinin bir sonucu olduğunu gösteriyor. Bu durumun
kanıtlarını buzulların erimesinden, deniz seviyesinin yükselmesinden fark
ediyoruz. İklim değişikliği ile kasırgalar arasındaki bağlantı henüz tam olarak
anlaşılamadı. Bununla birlikte, yakın tarihte yayınlanan bilimsel bir makale,
iklim değişikliğinin kasırgalarda daha yoğun yağmur yağmasına yol açacağını öne
sürüyor. Başka bir makale, iklim değişikliğinin daha fazla kasırgaya neden
olmadığına işaret ediyor, ancak form oluşturan kasırgaların güçlenmesine
yardımcı olabileceği öne sürülüyor. Konuyla ilgili daha fazla veriye ihtiyacımız
var!
● Türkiye'de kasırgalara alışkın bir ortamda
yaşamıyoruz, ancak bir kasırgaya rastlarsak yapmamız gereken en temel şey
nedir?
Bir kasırgada hayatta kalmak için iki şey yapmanız gerekir. Öncelikle deniz seviyesinin çok üstünde olduğunuzdan emin olun. Çünkü bir kasırga
okyanusu bir tsunami gibi karaya sürüyor. “Fırtına Kabarması” olarak
adlandırdığımız bu durum kasırganın en korkunç yanıdır. Ve güçlü bir binanın iç
mekanında veya koridorunda, pencerelerden ve kapılardan uzak durun. Böylelikle
kendinizi güçlü rüzgarlardan korumuş olursunuz.
● Kasırgaya rastladığında hiç korktun mu? Birkaç kez korktuğumu itiraf
ediyorum. Pencereler kırılmaya başladığında, kapılar yerinden çıkar ve çatı
uçup gider - ya da su hızla yükselip binanın sular altında kaldığında korkuyu
içinizde hissedersiniz.
● Kasırga iklimi olan ülkelerde alınan önlemler yeterli
mi? Ülkeler bu konuda yeterince yatırım yapıyor mu? Daha neler yapılabilir?
Hazırlık düzeyi ülkeden ülkeye değişiyor. Bence altın
standart Japonya'nın Ryukyu Adaları. Çok fazla kasırgaya maruz kaldıkları için katı
betonla evleri ve binaları dayanıklı şekilde inşa ediyorlar. Kıyı
taşkınlarından korunmak için binaları deniz seviyesinden yeterince yüksek şekilde
yapıyorlar. Sonuç olarak güçlü kasırgalar bile alınan bu önelmelerle adaya çok
az zarar verebilir. Tayvan da bu konuda örnek ülkelerden bir tanesi.
● Kasırga hakkında bir alarm ya da uyarı sistemi var
mı? Teknoloji bu alanda ne kadar ileride?
Bir kasırga uyarısı size iki şey söyler: nereye gittiğini ve
ne kadar güçlü olacağını... Geçtiğimiz 25 yıl boyunca, meteoroloji uzmanları
kasırgaların nereye gideceği konusunda başarılı tahminlerde bulundu. Ne yazık ki, ikinci madde gizemini korumaya
devam ediyor. Meteoroloji uzmanları günümüzde hala kasırganın gücünü tahmin
edebilecek kadar bilgi ve beceriye sahip değil.
İyi bir uyarı iyi bir bilimden daha fazlasını gerektiriyor.
İletişim kısmı çok önemli; kasırga anında yapılması gereken uyarılar bölge
sakinlerine etkili bir şekilde iletilmezse işe yaramaz. İletişim kadar eğitim
kısmı da hassas bir konu. İnsanlar kasırganın tehlikelerini anlamalı. Örneğin
HAIYAN Filipinler’i vurduğunda bu sürpriz olmamıştı. Herkes kasırganın güçlü
bir şekilde geleceğini biliyordu. Fakat binlerce kişi, fırtına dalgalanmasının
tehlikeleri konusunda eğitilmedikleri için hayatını kaybetti. Neyse ki, bu
anlamda da dersler çıkarıldı ve değişim başladı.
Not; insanlarla iletişim kurmayı çok seviyorum. Umarım Türk
takipçilerim de benimle iletişim kurarak bana sosyal medya hesaplarım üzerinden
merhaba derler! Beni Twitter'da (
@iCyclone), Facebook (
@iCyclone), Instagram'da
(
@icyclone1) kullanıcı isimleriyle bulabilirsiniz.