RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Aytaç Uşun

RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Aytaç Uşun
Kendisini Silsile’den hatırlayan mutlaka vardır (Ozan Açıktan’ın, son dönem Türkiye Sineması’na armağan ettiğin en güzel filmlerdendir.) Fakat benim için Aytaç Uşun eşittir Kalp Atışı’ndaki Hakan Koç. O meşhur çatıda rehin alma sahnesini görsel hafızama öyle bir kazıdım ki herhalde kolaylıkla gitmez. Önce tedirgin ettin, sonra diken üstünde oturttun, ardından bolca soğuk ter döktürdün ve nefes almayı neredeyse bıraktırdın. Bir izleyiciye bu zulüm yapılır mı? O sahneden sonra Aytaç’ı Silsile’de izlediğimi tamamen unuttuğum için hemen Google’lamıştım; sonra da adını zihnimin bir köşesine yerleştirdim bu sefer. Fakat bunu yapmak için erken harekete geçmiş olmalıyım ki Aytaç, fazla ara vermeden Çukur’un Meke’si olarak arzı endam etti. Tabii bu esnada bu yıl maalesef kaçırdıklarımdan Sarı Sıcak filminin başrolünü sırtladı. Ve festival festival dolaştı.

11 Haziran Pazartesi sezon finalini yapan (evet, sosyal medyada hala “yanlışlıkla finali yayınladılar” esprileri dönüyor) Çukur’un yegane yaşayan üyelerinden biri olarak kendisini bu köşede ağırlamamak olmazdı. Hele ki kendisini tanıyorsanız, sohbetini çok iyi biliyorsanız bunu yapmamanız gerçekten imkansızlaşıyor; deneyimle sabit efendim. Aytaç’ın fotoğraf çekiminin gerçekleştiği gün “Keşke ben de orada olsaydım” dedim, zira bu kareleri çeken Alper ile Tilki Yapım’ın cevval kurgucusu Deniz, tam bir Aytaç Uşun fanı. O gün stüdyoyu kısa süreliğine stada çevirdiklerinden eminim. O coşkularını göremedim ama nedenini rahatlıkla söyleyebilirim; bir yıl boyunca kendisiyle birkaç kere yollarımız kesiştiği için Aytaç sadece güçlü bir oyuncu değil, aynı zamanda güzel bir ruha da sahip. E, bu ikisinin kesişim kümesine dahil oldunuz mu coşku da tabii kaçınılmaz oluyor. Bu alanı daha fazla güzelleme noktasına çevirmeden yazıyı en iyisi noktalayayım ve yayını bekleyen son RaniniTV Ekspres’leri hazırlamaya koyulayım. Sıra Aytaç Uşun’da!  


 
1- Canlandırdığınız karakteri özetleyecek beş anahtar kelime. 
Çukur’un Meke’si için cevaplayayım bu soruyu; ateş, sadık, saf, mide ve kalp.
 
2- Canlandırdığınız karakterin tek bir özelliğine sahip olacaksınız; hangisini seçerdiniz?
Vicdan.  
 
3- Oynadığınız diziyi / filmi veya tiyatro oyununu bir yemek, canlandırdığınız karakteri de malzemelerden biri olarak düşünecek olursanız; diziyi, filmi ya da tiyatro oyununu hangi yemeğe benzetirsiniz ve karakteriniz olmasa hangi malzeme eksik olurdu? 
Çukur, et sote olurdu; Meke de onun sarımsağı.
 
4- İlk audition’ınızı hatırlıyor musunuz; nasıl geçmişti? 
İlk audition’da hatırladığım tek şey bana yabancı oluşuydu. Kendini tanıtma bölümünden sonra oyun kısmında kendime gelmiştim.
 
5- Bugüne kadar sette yaptığınız en komik hata nedir? 
Çok var ama en yakın hatırladığım Kalp Atışı dizisinin çatı sahnesinde yönetmen oyun vermeden oyuna girmem ve parmağımı klakete sıkıştırmamdı.
 
6- Şu an / son olarak oynadığınız dizide, filmde veya tiyatro oyununda sizin ya da başka bir karakterin söylediği, en sevdiğiniz replik nedir? 
“Hep gül, hayat devam ediyor.”
 
7- Bir bölümlüğüne / sahneliğine oynadığınız herhangi bir işteki karakterinizi ekipten başkası canlandıracak. Kimi o rolde görmek isterdiniz? Aynı şekilde siz de başka bir karakteri oynayacaksınız. Hangisini seçerdiniz? (Yaş, cinsiyet vb. etmenleri düşünmeden.) 
Hmmm… Çok düşündüm. Meke’yi karavan sorumlusu Refik Abi oynarken görmek isterdim.
 
8- Ergenliğinize döndük; sevdiğiniz bir ünlünün fotoğrafını tişörte bastıracaksınız. Bu kim olurdu? (Yerli / yabancı fark etmez.) 
Münir Özkul ve bunu şimdi de yapabilirim.
 
9- Karşınızda zaman makinesi var; hangi dönemde, hangi şehre ışınlanmak isterdiniz? 
1990’lara, çocukluğuma dönmek isterdim.
 
10- Bugüne kadarki en büyük çılgınlığınız nedir? 
Aşık olmamdı (gülüyor.)  
 
11- Hangi dizileri takip ediyorsunuz ve onları izlerken yanında yemesem olmaz dediğiniz abur cuburlar neler? 
La Casa de Papel’i izledim en son. Yemesem olmaz dediğim bir abur cubur yok.
 
12- Güne bir kitabın dünyasında başlayacaksınız; öğlen bir dizinin, akşamı da bir filmin dünyasında geçireceksiniz. Hangilerini seçerdiniz? 
Sabahattin Ali’nin İçimizdeki Şeytan kitabıyla başlayıp güne Leyla ile Mecnun’la devam eder, finali de Victoria ile yaparım.
 
13- Oyunculuğun en çekilir ve çekilmez yanları neler? 
Oyunculuğun en çekilir yanı bekleme süresi; en çekilmez yanı ise şanslı ve de doğru zamanda doğru yerde olma gerekliliği.
 
14- Kapitalizm, feminizm, sosyalizm, elitizm... Hadi, bunların yanına bir tane de siz yepyeni bir “-izm”li kavram ekleyin. 
Abidikgubidikizm olurdu. Saçmanın başka bir versiyonu.
 
15- Bir sonraki oyuncuya sormam için senden bir soru rica etsem…
Umarım keyfin yerindedir. Yerinde mi?
 
RaniniTV Ekspres 15 Soruda bölümünün önceki konuğu Pelin Ermiş’in sorusu:
Bir şarkı olsan hangisi olurdun?
Bugüne göre cevaplarsam Cem Adrian’ın Ben Seni Çok Sevdim şarkısı olurdum.

Röportaj: Cansu Uras
Fotoğraflar: Alper Kemal Özkorkmaz



BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER