RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Sebahat Kumaş

RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Sebahat Kumaş
2009 yılından bu yana kamera karşısında olsa da izleyici onu, Murat Saraçoğlu rejisiyle son dönemlerin en uzun soluklu işine dönüşen Karagül ile hafızasına kaydetti. Ardından Fox TV’de ekranlara gelen Kalbimdeki Deniz’de törenin keskin kurallarından kaçmaya çalışan Diyar olarak karşımıza çıktı. “Hiçbir canlının şiddet görmediği bir yaşama...” temennisiyle geçtiğimiz günlerde karakterine veda eden Sebahat Kumaş ile yeni hikâyelere yol açmadan önce bir araya geldik. Tam bir Vikings fanı olarak Travis Fimmel’lı Avrupa Yakası planıyla bize hayal gücümüzü zorlayan Sebahat, bu 15 soruyu rahatlıkla cevaplayıp kurtulurken bize ise düşlemesi ile keyifli bir soru bıraktı: Richard Bach’ın Martı Jonathan Livingston’ı ve Farinelli filminin büyülü dünyasında bir gün geçirmek nasıl olurdu? 



1. Canlandırdığın karakteri özetleyecek beş anahtar kelime. 
Sevgi, sadakat, özgürlük, azim ve kararlılık. 

2. Karakterinin tek bir özelliğine sahip olacaksın; hangisini seçerdin?
Kararlılık. Çünkü bazen kararsızlığıma tahammül edemiyorum (gülüyor.) Fakat karar verdikten sonra başaramayacağım şey çok az. 

3. Oynadığın diziyi / filmi bir yemek, rolünü de bu yemeğin malzemelerinden biri olarak düşünecek olursan ortaya nasıl bir lezzet çıkardı? 
Kalbimdeki Deniz, bence etli isotlu çiğ köfte. Diyar da buradaki isot olabilir, can yakan. 

4. İlk audition’ını hatırlıyor musun?
Maalesef. Hatırlamayı isterdim ama çok uzun zaman önceydi. 

5. Tüm işlerini düşünecek olursan bugüne kadar sette yaptığın en komik hata nedir?
Bir gün Karagül setinde Mesut Akusta’nın hayat verdiği Kendal Ağa’dan kaçıyorum. Bağ evinin içindeyiz. Kapıdan sonra kameranın görmediği yerde ben kaçmaya devam ediyorum. Zaten öyle bir koşmuşum ki Mesut Abi’nin yetişmesi bir yana, arkamdan “Nereye gidiyorsun?” diye bağırmıştı. Dalgınlık işte! Sabahında yediğim serum fazla iyi geldi galiba (gülüyor.) O an için komik bir durumdu tabii; böyle anlatınca bilemedim. 

6. Şu an veya son olarak oynadığın dizide ya da filmde senin veya başka bir karakterin söylediği, en sevdiğin replik nedir? 
Kalbimdeki Deniz’de Cemile Teyze’nin Mehmet Amca’ya kırıtarak “efendi” demesi. O kadar hoşuma gidiyor ki... (gülüyor.) 

7. Bir bölümlüğüne / sahneliğine senin karakterini ekipten başkası canlandıracak ya da dublörün olacak diye düşünelim. Kim canlandırsın? Aynı şeyi sen yapacak olsan, hangi karakteri canlandırırdın? (Yaş, cinsiyet vb. düşünmeden; salt karakteri yorumlayış biçimini görmek isteyeceğin kim olur?)
Yönetmenim Aysun Akyüz olabilir. Bazen benim yerime “Serdeeem” diye sesleniyordu zaten (gülüyor.) Aynı şeyi ben yapacak olsaydım da Kubilay Penbeklioğlu’nun canlandırdığı Turgut karakteri olabilirdi. 

8. Ergenlik yıllarına döndük; sevdiğin bir ünlünün fotoğrafını tişörte bastıracaksın. Bu kim olurdu?
Tabii ki benim de ergenliğimde hayranı olduğum biri var; Thalia. Nam-ı diğer Rosalinda desem televizyon izleyicileri hatırlar belki. Güzelliğinin yanında beste ve söz yazarlığında; ayrıca oyunculukta da kendini kanıtlamış biri. Okuldan eve geldiğimde önlüğümü çıkarmadan televizyon karşısına geçip Rosalinda’yı izlerdim (gülüyor.) O bittikten sonra ödevlerime başlardım. Ah ergenlik yılları; ne güzeldi! 

9. Karşında zaman makinesi var. Hangi dönemde, hangi şehre ışınlanmak isterdin?
Açıkça söylemek gerekirse ben son zamanlarda bunu hep hayal ediyorum. Şimdi seçemiyorum ama. Hem geçmişi hem de geleceği görmek isterdim; hepsinden biraz biraz (gülüyor.) 

10.Bugüne kadarki en büyük çılgınlığın nedir? 
Yunanistan’a tek başıma gidip tatil yapmıştım. Benim için büyük bir çılgınlıktı ama zamanla ABD’ye kadar uzadı. Şimdi daha normal bir şey geliyor tabii (gülüyor.) 

11. Hangi dizileri takip ediyorsun ve onları izlerken yanında yemesem olmaz dediğin abur cuburlar neler?
Ne izlersen izleyeyim olmazsa olmazım kola zero ve koca bir paket çekirdek, hem de bol tuzlusundan. Yalnız onca çekirdeği yerken kolayı kalorisiz içme çabamı ben de anlamış değilim (gülüyor.) Bu hafta Vikings başlıyor, sabırsızlıkla bekliyorum. 

12. Güne bir kitabın dünyasında başlayacaksın; öğlen bir dizinin, akşamı da bir filmin dünyasında geçireceksin. Hangilerini seçerdin?
Richard Bach’ın en yüksekten uçan martısı Jonathan olup en uzağı görmek isterdim. Güne başlamak için iyi fikir bence (gülüyor.) Sonra gökyüzünden inip öğlen Game of Thrones dünyasına adım atmak isterdim. Akşama da Farinelli adlı filme gidip biraz barok müziği dinlemek keyifli olurdu (gülüyor.) 

13. Oyunculuğun en çekilir ve çekilmez yanları nedir?
En çekilmez yanı dış geceler ve üşümek. Dersem de inanmayın çünkü bir şekilde çekiliyor işte (gülüyor.) En çekilir yanı ise izleyicide karşılıksız sevgiyi görmek. “Aaaa bizim kız” sözünü duymak. 

14. Kapitalizm, feminizm, sosyalizm, elitizm… Tüm bunların yanına bir tane de senden “-izm”li kavram gelecek; adı ne olurdu? 
Yeni bir kavram yerine sürrealizmi eklesem... (Gülüyor.) 

15. Bir sonraki oyuncuya sormam için senden bir soru rica etsem… 
Hayatında herhangi bir şeyi değiştirme imkanın olsa neyi değiştirirdin? 

Bir önceki RaniniTV Ekspres’in konuğu Ceyda Kasabalı’nın sorusu:
Dünyaca ünlü bir oyuncuyu Türkiye’de bir dizide oynama fırsatın var ve eğer gelen oyuncu rolünü severse birlikte yeni işinde partner olacaksınız. Kimi, hangi diziye getirirdin?
Vikings’in Ragnar’ına hayat veren Travis Fimmel’ı Avrupa Yakası dizisine getirirdim. Rolünü beğenirse de güzel partner olurduk bence; o sarışın, ben esmer (gülüyor.) 



Röportaj: Cansu Uras 
Fotoğraflar: Alper Kemal Özkorkmaz // Tilki Yapım





BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER