Andrew Rannells: Girls'de sadece bir bölüm rol alacaktım

Andrew Rannells: Girls'de sadece bir bölüm rol alacaktım
HBO'nun ilgi gören dizilerinden Girls, beşinci sezonuyla ekrana dönüyor. Bu ilgi gören yapımı dizinin başrolünde de izlediğimiz Lena Dunham yarattı. 2012 yılında ekrana gelmeye başlayan dizi kadınların bakış açısından ele aldığı konularla ilgi çekmeyi başardı. Beşinci sezonu Amerika'da geçtiğimiz hafta başlayan diziyi 27 Şubat'tan itibaren cumartesi günleri saat 19.00'da Digiturk Dizimax Comedy'de izleyebileceğiz.

Bildiğiniz gibi Girls, New York'ta yaşayan 20'li yaşlarındaki dört genç kızın maceralarını anlatıyor. Hannah, Marnie, Jessa ve Shoshanna... Bu birbirinden farklı yapıları olan ilgi çekici karakterleri Lena Dunham, Allison Williams, Jemima Kirke, Zosia Mamet canlandırıyor. Onlara Adam Driver, Judd Apatow, Alex Karpovsky ve Andrew Rannells gibi isimler de eşlik ediyor.

Daha önce The Knick, Intern, The New Normal, Bachelorette gibi yapımlarda izlediğimiz Andrew Rannells, Girls'te Elijah Krantz karakteriyle karşımıza çıkıyor. Başarılı oyuncu, Girls'ün yeni bölümlerini ve gelecek planlarını anlattı



● Elijah’ın grubun içindeki rolü yıllar içerisinde değişti, öyle değil mi?
Gerçekten öyle. Diziye ilk başladığımızda sadece bir bölümde yer alacağım konuşulmuştu. O yüzden burada olmam bile çok garip ve bu konuda kendimi çok şanslı hissediyorum. Elijah'ın bu gruba entegre oluşunu izlemek çok eğlenceliydi. Özellikle bu yıl elbette ki çok iyi tanıdığım ama daha önce birlikte sahne paylaşmadığım oyuncularla çalışma fırsatı yakaladım.

Alex Karpovsky (Ray karakterini canlandıran oyuncu) ile daha çok zaman geçirme imkanım oldu. Bu ilişkilerin gelişip değişmesini izlemek şahane bir şey. Ayrıca Elijah bir ilişki yaşamayı denediği için çok mutluyum. İkinci bölümde bunun ipuçlarını vermeye başlıyoruz. Bu yıl, daha önce yapamadığı yeni şeyler deneme şansı buluyor. Onun bu yönünü oynamak, onun insani yanlarını gösterebilmek çok heyecan vericiydi. O her zaman oynaması eğlenceli bir karakter oldu ama normal bir insan olabilmek çok iyi bir şey. Bu yıl onun bazı şeyleri önemsediğini görebiliyoruz. Bu harika.

● Ray ve Elijah arasındaki dinamiğe bayıldım. İkisi de o kadar somurtkan ve huysuz ki… Bu sahneleri çekmek göründüğü kadar eğlenceli miydi?
Gerçekten çok eğlenceliydi. Alex çok iyi bir oyuncu ve birlikte oynaması çok keyifli biri. Bu yüzden birlikte çekme şansı bulduğumuz sahnelerde çok iyi vakit geçirdik. Sanırım Adam ile de (Adam karakterini oynayan Adam Driver’dan bahsediyor), yanlış hatırlamıyorsam, 3. sezona kadar birlikte oynamadık, değil mi?

● İkinci bölümdeki araba sahnesi Sex and the City’deki Carrie ve Big’e gönderme, değil mi?
Evet. Bu yıl Manhattan’da çok fazla sahne çekme fırsatım oldu, ki normalde kullandığımız bir mekan değildi. Daha çok Brooklyn ve Queens’de çekim yapıyorduk. Bir gün Soho’da çekim yapıyorduk. Sokakta yürürken Carrie Bradshaw gibi hissettiğimi fark ettim. Bu acayip heyecan verici bir şeydi. Yanlış hatırlamıyorsam sahnede elimde bir alışveriş çantası bile var. Bunun olağanüstü olduğunu düşündüm. Çünkü 19 yaşımda New York’a taşındığımda aradığım şey buydu. Sex and the City’deki gibi bir hayat istiyordum. 20’lerinizin başındayken böyle bir şey pek de mümkün değil, öyle bir hayata sahip olamazsınız. O yüzden bir anlık bile olsa Carrie gibi davranabilmek harikaydı.

● Girls ve Sex and the City daha farklı bir mekanda var olamazlardı, değil mi?
Girls’de oynamaya başlamanın en eğlenceli yanlarından biri buydu. Mekanlar tanıdığım New York gibi görünüyordu. Bu 20’lerinizde yaşamak zorunda olduğunuz kirli bir New York zemin katı.


Rannells hikayeye 4. sezonda dahil oldu

● Sizi yeni sevgilinizle samimi sahnelerde izleyecek miyiz?
Bazı sahneler var, evet.

● Böyle sahneler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Çok garip oluyorlar. Biliyorum, herkes seksi olmadıklarını ve garip olduklarını söylüyor. Öyle de… Bunların hepsi doğru. İşin en garip kısmı da rol yapıyor olsak bile bir insanı öpmek zorunda kalıyorsun, üstlerine uzanıp seks yapıyormuş gibi davranman gerekiyor... Bu çok garip bir şey. Çok şanslıyım ki harika bir sahne partnerim vardı ve yaptıklarımızın çok garip olduğu konusunda hemfikirdik. O yüzden gözümüzü kapatıp işimizi yaptık. Her şey yolundaydı. Arkadaşım Jonathan Groff ile de bu konuyu konuştum. Looking’de böyle çok fazla sahnesi vardı.

● Yanılmıyorsam yakın zamanda Hamilton oyununda onun yerine rol almak zorunda kaldınız, değil mi?
Evet, çok komikti. Looking yayından kaldırıldığı için hikayeyi toparlayan bir film çekeceğini biliyordum ama bunun Hamilton’ı nasıl etkileyeceğini düşünmemiştim. Onun yerine geçmemi isteyen bir telefon aldım ve hemen bu fırsatın üstüne atladım. Ne yazık ki Jonathan ile çok fazla vakit geçiremedik ama kuliste iki hafta kadar takıldım. Arkadaşımla birlikte olmak çok eğlenceliydi.

● Şu anda çok popüler olan bir oyuna dahil olmak çok korkutucu olmalı.
Öyleydi. Kendimi bir gözlemci gibi hissettim. Oynadığım rol oyunun tam orta yerine bırakılan bir karakterdi, o yüzden her akşam oyunun büyük bir kısmını izleme fırsatını yakaladım. Benzeri bir popülerlik yakalamış olan Book of Mormon’da oynadığım için öyle bir duruma tekrar düşmek, bunun nasıl hissettirdiğini hatırlamak herkesin bu durumla nasıl mücadele ettiğini gözlemlemek garipti. Popüler bir Broadway şovunda olmanın en garip yanı onu her akşam oynamak zorunda kalmak. Her zaman bu durumun devamlılığını sağlamaya çalışıyorsunuz çünkü asla çok başarılı olduğunuzu idrak edip rahatlama fırsatını yakalayamıyorsunuz. Çok popüler olduğunuzu her gece yeniden kanıtlamanız gerekiyor.

● Girls çok belirli bir zaman dilimine ait. Ekonomik krizin sonrasında geçiyor ve yaratıcı bir endüstride çalışmak isteyen ancak bunda zorlanan karakterlerin hikayesini anlatıyor. Elijah’ın ne yapmak istediğini bilmiyorum, belki o da bilmiyor. Ama Ray’in kahve dükkanında çalışmak istemiyor. Bu, kariyerinizin başında yaşadığınız bir durum mu?
Evet, kesinlikle. New York’ta oyuncu olmaya çalışmak o kadar garip bir şey ki. Çünkü aslında bunun gerçekte ne demek olduğunu bilmiyorsunuz. Bildiğinizi zannediyorsunuz ama yanılıyorsunuz. 20’lerimin ortasında bir şey yaşadım. Bir ofis işinde çalışıyordum, işin içinde yaratıcılık da vardı. Bir anda durup baktım ki ben o işi neredeyse 2,5 yıldır yapıyordum. Oradan acilen sıvışmam gerektiğini düşündüm. Faturalarımı ödeyebiliyordum ve her şey yolundaydı ama ben hayatımın böyle olacağını asla düşünmemiştim. 26 yaşımdaydım, her şeyi bırakıp başka bir şey denemem, kendimi ortaya atmam gerekiyordu.

Bence, yaşadığımız şu zamanda birçok insan bu durumu daha uzun yaşıyor. 24 yaşınıza geldiğinizde her şey yoluna girmiş olmuyor. Bu durum daha çok 29, hatta 30 olduğunuzda gerçekleşiyor. Bence bazı insanları diziye çeken, bazılarını ise çok öfkelendiren şeylerden biri de “Neden her şeyi bir türlü yoluna koyamıyorlar?" sorusu. Cevabı açık: işler öyle yürümüyor. Bazen her şeyi yoluna koyamazsınız.
Hatırlıyorum da, annem ilk birkaç sezonu izlerken endişelenmiş ve birden geçmişi hatırlayarak bana New York’ta yaşantının gerçekten böyle olup olmadığını sormuştu. Evet. Gerçekten de böyle. Her tarafa koşarsın. Ve hiçbir fikrin yoktur. Ve her zaman bir mücadele içinde olursun. Demek istediğim, yaratıcılığınızı tatmin edecek bir şey bulmak için her zaman mücadele etmeniz gerekir. Yaratıcı bir insan olmayı istemek zor bir şey.

Hamilton adlı oyundan birsahne

● Artık Girls’ün ne zaman biteceğini biliyoruz. Yaratımına ve şekillenmesine yardım ettiğiniz bir karaktere veda etmek ne kadar zor.
Çok zor. Her şey nasıl bir sona bağlanacak bilmiyorum ama Lena’nın nasıl biri olduğuna ve dizinin öncesinin nasıl şekillendiğine bakacak olursak güzel bir kurdeleyle derli toplu bir şekilde paketlenecek bir final olacağını sanmıyorum. Bence bu gelişmeye ve değişmeye devam edecek bir şey olacak. Onun da dediği gibi, bu karakterleri 40’larında yeniden hayatlarına dahil olup ne yaptıklarına bakabileceğimiz bir noktada bırakmak istiyor.

● İkinci bölümde çok ilginç bulduğum sahnelerden biri de Lena’nın babasının sinir krizi geçirdiği ve eşcinsel olduğunu açıklamasına Elijah’ın ters bir tepki verdiği sahneydi.
Evet. Olaya Elijah’ın perspektifinden bakacak olursak, karşısında problemli bir başka insan vardı. Kendini bulmaya çalışan biri daha. “Hepimiz bu işi halledip bir kenara atamaz mıyız?” O, birinin elini çok uzun süre tutmak zorunda kalmak istemiyor. Başlarda, Tad ile birlikte alışverişe çıkma fırsatı yakaladığında muhtemelen eğleniyordu. Ama Tad’in elini tutmak, yanında olmak zorunda kalmak istemiyor.

Girls bittikten sonraki planlarınız nelerdir?
Judd Apatow ile birlikte bir film senaryosu üzerine çalışıyoruz. Bu konuda çok heyecanlıyım. O ve Lena bu süreçte beni çok desteklediler. Bir süredir bunun üzerine çalışıyoruz ve işlerin nereye gideceğini görmek için sabırsızlanıyorum.

Bu çok farklı bir yetenek ve müthiş sabır isteyen bir iş. Bir projeyi hazırlamak ve yürürlüğe koymak çok zaman alıyor. Sürekli yer değiştiren bir sürü bitiş çizgisi var. Ama bu yolda ilerlemek bana çok heyecan veriyor..


Çeviri: Arman Güvenç




BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER