Oyuncu,
yazar, yönetmen, yapımcı, eğitimci ve koç. Bütün bu sıfatlar tek bir kişide
vücut buluyor. Dünya sinema yıldızlarının oyuncu koçu Susan Batson’la, III.
Uluslararası Boğaziçi Film Festivali kapsamında bir araya geldik.
Google’a Susan Batson yazdığınızda ilk sırada Nicole
Kidman ismini görürsünüz. Çünkü Batson, Kidman’a Oscar ödülü kazandıran ‘The Hours’
filmi için onu çalıştırmış. Öyle ki bunu oldukça esprili bir dille ifade
ediyor: "Nicole’ü çalıştırdım ve galiba Meryl Streep’in Oscar almadığı tek
yılda ona bu ödülü kazandırdım". Onun "kazandırdım" demesine bakmayın çünkü
III. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali kapsamında İstanbul’a gelip ünlü
oyunculara masterclass veren Batson oldukça mütevazı ve de ayakları yere sağlam
basan biri.
Kendisini bu masterclass’lardan birinde izleme fırsatı buldum. Eğer
onun oyuncu koçu olduğunu bilmiyor olsaydım kesinlikle ayinine başlamak üzere
olan bir kabile reisiyle karşı karşıya olduğumu söyleyebilirim. Etrafındaki
kişilere bakarken, sadece onların mimik ve jestlerine bakmıyor; deyim
yerindeyse ruhlarını okuyor. Kendisine "yapıştırılan" ruh teknisyeni sıfatını
reddetse de oyuncuların içindeki ruhla hareket eden kuklayı çıkararak unutulmaz
karakterlerin yaratılmasında etkili olduğunu söyleyebiliriz. Masterclass’a
katılan oyunculara baktığımda kendimi önce çok büyük bir enkazın içinde
hissettim. Dört gün süren workshop’un son anına katıldığımda oyuncuların
gözleri ağlamaktan şişmiş, kafalarındaki sorular giderilmiş ve artık oyunculuk
serüvenlerinde emin adımlarla ilerleyebileceklerini fark ettiklerini gördüm.
Ancak oldukça bitap bir halde olmuş bu farkındalık. Böyle bir tablo
karşısında Batson’ın sert bir metodu olduğunu düşünmeyin. O sadece oyuncunun içindeki
gerçeği çıkarmaya çalışıyor. Çünkü o gerçekle unutulmaz karakterler
yaratılabiliyor. Öyle ki karşısındaki kişiye "Nicole Kidman’ın senin gibi bir
kardeşe ihtiyacı olacak" veya "Juliette Binoche’un filmlerini izlemelisin.
Senin içindeki potansiyeli rahatlıkla çıkarabilir bu deneyim" gibi olumlu
yorumlarla motive edici bir metot izliyor. Peki, o kendini nasıl bir oyuncu
koçu olarak görüyor? Bu sorunun cevabını da Batson’ın kendisi versin.
Nicole Kidman tam 20 yıl Batson ile birlikte çalıştı
● Mesleğinize
nasıl başladığınız klişe bir soru; ancak sizin mesleğiniz için bunu
söyleyemeyiz. Oyuncu koçu olmaya nasıl karar verdiniz?
Ebeveynliği tek başıma üstlendiğimde kendimi koçluk
yaparken buldum. Oyuncu koçluğu bana göre tutku duyduğum, çok değerli bir
meslek. Bu yönden kaderimde bu mesleğin olduğunu söyleyebilirim. Oyunculuğu
paylaşmayı çok seviyorum ve başlıca sanat dallarından birinde saygınlık
kazanmak için deyim yerindeyse mücadele ediyorum.
● Pek çok
eleştirmen sizi Stanislavski, Strasberg, Adler ve Meisner gibi dünyaca ünlü
oyuncularla karşılaştırıyor. Sizi bu isimlerden ayıran en önemli özellik nedir?
Stanislavski, Strasberg, Adler ve Meisner gibi sadece
oyuncu değil, aynı zamanda ‘oyuncu rehberi’ olan ilham verici bir grupla
karşılaştırılmak benim için gerçekten büyük bir onur. Aramızdaki farklılıktan
bahsedecek olursak kesinlikle benden önceki isimlere göre ben yüzde 100 daha
cesurum. Özgürlük, eşitlik ve saygı gibi insan haklarının sağlandığı bir dönemden
geliyorum. Benim çalışma sürecimde de bu unsurlar oldukça önemli.
● Oyunculuk
metodunuzu nasıl tanımlarsınız?
Bütün büyük ustaların metotlarından parçaların olduğu
eklektik bir metot.
● Sadece oyuncu
koçu olarak değil, ‘ruh teknisyeni’ olarak da anılıyorsunuz. Bize bundan
bahsedebilir misiniz?
Açıkçası ben kendimi ‘ruh teknisyeni’ olarak
tanımlamadığım için neden pek çok insanın hakkımda böyle düşündüğünü size
açıklayamam. Ruh açısından kendimi bir otorite olarak görmüyorum. Bana göre
ruh, insanın en saf elementi. Ve oyuncularla olan çalışmalarımda ruhtan çok
gerçeğe, hakikate bakıyorum.
● Nicole
Kidman, Jennifer Connelly, Juliette Binoche, Tom Cruise, Liv Tyler ve pek çok
ünlü ismi çalıştırdınız. Bu oyuncular arasında sizi en çok zorlayan ve en çok duygulandıran
performansı gösteren kimdi?
A kategorisinde diyebileceğim bu büyük isimlerden hiçbiri
beni zorlamadı. Çalıştıkları bazı projeler oldukça zorluydu fakat ortak
tutkumuz bu filmlerin üstesinden kolaylıkla gelmemizi sağladı. Duygusal açıdan
bu isimlerin hepsiyle aynı ilişkiyi kuruyorum. Ancak aralarından en uzun süre
birlikte çalıştığım oyuncu Nicole Kidman. Tam 20 yıl birlikteydik. Sevgi,
boşanma, çocuklar ve ölüm gibi hayatın farklı yönlerini içeren bir yolculuktu
bizimki. Bu da aramızdaki ilişkiye farklı boyutlar kazandırdı.
● Oyuncu olmak
isteyen biriyle tanıştığınızda ilk neye bakarsınız?
İster dört yaşında olun, isterseniz 80 yaşında; her iki
türlü de aynı unsura bakıyorum: Kendi iç gerçekleriyle nasıl iletişime
geçtikleri. Bunu yapabilme kabiliyetleri savunmasızlık, duygusallık, seksüellik
ve hayal gücü gibi yanları ortaya çıkarıyor.
● Peki, bu kişi
kendine ilk olarak hangi soruyu sormalı?
Eğer biri oyuncu olmak istiyorsa ve kendine herhangi bir
soru soruyorsa o zaman oyunculuk yapmamalı.
● Yetenekli
birini gördüğünüzde ona maddi ve manevi olarak yatırımda bulunur musunuz?
Yeteneği gördüğümde kesinlikle bunun için yatırım yapar,
karşımdaki kişinin sahip olduğu ışığın farkına varmasını sağlarım. Söz konusu
yetenek ise tam bir amigo kızım.
● Etkileyici
oyunculuğun formülü nedir?
Oynadığınız karakterin evrenselliğini bulmanız. Böylece
Türkiye’de veya Güney Afrika’da olmam herhangi bir şeyi değiştirmez. Eğer
evrensellik yoksa o zaman kesinlikle kötü oyunculukla karşı karşıya
kalmışımdır.
● Hangi oyuncuyla
çalışmak istersiniz?
Daniel Day-Lewis’le çalışmayı çok isterim. Çünkü bence
bana oyunculuk konusunda pek çok şey öğretebilir.