Dalgacılar, gel gitler, kurallar...

Bu bölüm Vikinglerin konuğu olduk. Vikingleri severim. İki nedenden ötürü. Birincisi, TRT Çocuk’ta yayınlanan Sevimli Viking çizgi filmi, yedi yaşındaki yeğenimle vakit geçirmemi sağlıyor. İkincisi, Travis la! Ondan iyi neden mi olur? Neyse, konumuz Travis ve hatırlattıkları değil.

 Ray Ban'lar kırılmıyordu hani?

Doktor bu bölüm ne güzel dedi: “İnsanlar önsezilerinden yanlış bir şeymiş gibi bahsediyorlar. Oysa onlar yanlış yöne doğru hatırlamalardır.” Doktor, Game of Thrones’ta Arya Stark karakterini canlandıran Maisie Williams’ı görünce bir şey sezinledi. Belki de 2000 küsür yıllık geçmişine dair karanlık bir histi bu. Hatırlamak! Son birkaç yıldır bu sözü zihnimize kazımadık mı? Doktor bu bölüm bizi yine uyardı: Hatırla!

“Cennet ışıltılı kapısı olan mezbahadan başka nedir?” Doctor Who bu soruyu sorabilen bir dizi. Vaad edilen cennetleri sorgulamamızı isteyen bir bölümdü. Taptığımız (dini anlamda olmasa da- teknolojik tapınmalarımız-politik inatlarımız-candy crushlarımız) şeyleri düşünelim. Aslında bizden neler çaldıklarını, bu bölümde Vikinglerin suyunu çıkaran “Tanrı” gibi, nasıl suyumuzu çıkarttıklarını hatırlamamızı isteyen bir bölümdü. Bizden geriye parçalanmış ruhlarımız, posamız kalana kadar tüketiliyoruz. Hem de her anlamda. Biz tükenirken sözde Tanrılarımız “savaşın eğlencesi”ni yaşıyorlar.

Bu sezon, Doktor anlatacaklarını repliklerden daha çok dokunuşlar, bakışlar ile anlatıyor. Bunun en güzel örneklerinden biri de bu bölümdeki bebek ağlaması, Doktor’un onu dinlerken, yüzünde beliren duygular ve bebeğin ağlamayı kesmesi idi. Bu sahneyi Clara’nın dokunuşları bile bozamadı ^.^

 Kıroyum ama para bende!

Gerçeklik yaratmak. Bu bölümün en çarpıcı dokunuşlarından biri bu idi. Tek bir gerçeklik yoktur, gerçeklikler vardır. Ve her zaman araya başka gerçekler yerleştirilebilir. Ashildr’in Mire’lıların komutanına yaptığı gibi. Var olan tahta bir yılan iken, ondan kocaman bir canavar yaratıp, savaşı kazandılar. Günümüzde korktuğumuz düşmanları, farklı diye kaçtıklarımızı, ötelediklerimizi yeniden düşünmemiz gerekmez mi? Ya o canavarların altında başka gerçekler yatıyorsa?

Kahramanlar da düşmanlar da yalnızca birer hikayedir. Ashildr gibi bir anlatcıya ihtiyaçları vardır. Anlatıcıyı değiştirdiğin zaman Kutsal Odin oluverir aciz bir adam. Ya da elinde yoyosu ile gelen Doktor bir kahraman olabilir.

Anlatacaklarım bitmedi. Diğer sayfada buluşalım ^.^



BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER