Aşk kapıyı kırıp geçince...
Oturduk ekran başına, şöylee bir iç geçirdik "Ay ağır tempo,niye böyle ki?" diye, ama son dakikalarında kalp atışlarımız hızlandı. Dikkatimiz everestlik bir seviyeye çıktı filan. Şimdi damdan düşer gibi çok genel başladım yazıya, ama detaya iniyorum yavaş yavaş...

Ömer tam çirkef Yasemin'i alıp gidecekken Necmi'nin suya düşmesiyle olay gümbürtüye gitti. Yasemin de bir kez daha gününü görmüş oldu nihahah! Tabii, olay ne kadar gümbürtüye gitse de Defne görmeye tahammül edemediği manzaradan dolayı çekip gitti. Çok da iyi yaptı.

Denize düşen Necmi, yatağa düşen Ömer oldu. Ömer'e bakan da Defne... O kadar şefkatli bir kız ki bunca yıl yalnız, kimsenin ilgisini istemeyen Ömer için bu, çok anlamlıydı. Hatta Defne'nin elleriyle çorba içirdiği sahnede Ömer'in annesini hatırlaması filan, çok güzel olmuştu. Ömerciğim, senin de bildiğin üzere, klimadan filan hasta olmadın. Ne demiş Defne'nin anneannesi: "Ruhu hasta olmayan yatağa düşmez!" Ne güzel ve doğru söylemiş. Kötü kadın Yasemin vınn turizmle soluğu Ömer'de aldı. Tavuk suyu çorbasını küçümsemesi ve bunu böyle Ömer'in yanında belli etmesi ayrıca hoşuma gitti. Sonuçta Ömer, kendisinin gerçek yüzünü böyle böyle görmüş oluyor.


Zengin hasta içeceği neydi ya? Dur bi düşüneyim....

Arkadaş ziyareti maksatlı gelen Sinancığım 'a' dese artık Ömer'e batacağı için; ne dese, ne yapsa,nasıl baksa yine battı tabi... Çocuğun kıskançlık damarları yine dıptıs dıptıs etmeye başlayınca çareyi Defne'yi uyarmakta buldu. Yanlış anlama konusunda olimpiyatlarda altın madalya sahibi olan Defne olayı yine yanlış anlayıp Ömer'den uzak durması gerektiği mesajını belleğine atmış oldu. Ah bu yanlış anlamalar,anlaşmalar...


Şu masum ifadeni at yüzünden, öpücem yoksa he!


Kafayı toplamak, biraz kendini duymak amacıyla Ömer 36 saatlik bir seyahate(!) çıktı. Ayol Ömer deli misin? Seyahat adı altında kıza mesaj atarsan kız bu sefer haklı olarak yanlış anlar. İçini açabildiği ya da açmasına gerek kalmadığı tek insanı da yanına çağırdı. Aşk rüzgarına kapıldığını ve savrulacağını iyi anlayan bir Ömer vardı artık, pek göstermese de...


Yaa, demek aşık oldun! Şapşal şey seni... 

Sinan da çevresinde uzun zamandır bulamadığı sahiciliği Defne'de bulmuş olduğundan sanırım, her yere onunla gitmek istiyor. Ama yalan yok! Ben Sinan - Defne ikilisini böyle eğlenceli izlemeyi seviyorum. Keşke iki yakın arkadaş olup öyle kalsalar diyeceğim, ama dizinin matematiğini 0'la çarpmak gibi bir şey olur herhalde yaptığım. Çünkü Sinan, Defne'ye kapıldığını bu sefer sözlere döktü. Olsun! Güzel olacak yine de... Yani, umarım.

Yasemin'in rüyalarına girmesini istediğimiz fotoğraf :(

Gelelim mahalleye... İso-Nihan-Serdar üçlüsü de artık kabak tadı vermeden onların hikayesine de bol baharat bekliyorum. Yoksa tatsız tuzsuz kalacak gibi bir imaj çiziyorlar. Hikayeleri dön dolaş, aynı yerde gezinip duruyor. Tekrar ediyorum bu hafta da :İso'yu üzme Nihaaaan :(  Defne-Nihan arkadaşlığını seviyorum. Mesela Defne'nin sırf Nihan'ın kalbini kırdığı için abisiyle saç başa kavgaya girmesini, eğlenceli buldum. Tam kardeş kavgasıydı. İçinde "Bıyığımı elleme,saçını keserim!" lafları olan. Gerçekçiydi bence.

Kraliçe Neriman'ı unuttum mu sandınız? Aslaaaaaa! Geçen hafta kızdım, ama insan sevdiğine kızarmış deyip olayı tatlıya bağlıyorum :P Herkese bir şeyler ispatlamaya çalışan kadın tam da böyle olur galiba. Hı? Değil mi?
Orta çaplı bir davet veren Neriman bu sefer güzel şeylere gebe kalacak hamleler yaptı. Komutan gibi komutan! Ömer'e diğer cepheyle ilgili istihbarat sağladıktan sonra, askerini o tarafa yolladı. Pimi çekilmiş bombayla beraber! İnşallah doğru yerde patlar tabii...



 Du bakıyım, başka entrika kaldı mı?

"Şükrü Abi oleyyy! Şükrü abi oleeyy!" diye bağırmak istedik, biliyorum aynı şeyleri hissettik bence :D Olay 3-5 bölüme sarkmadan hemencecik ortaya çıktı ya tibrik ediyorum! Hatta Ömer'in sadece kitabı Defne'nin aldığını öğrenmesiyle noktalanmayıp nasıl aldığını öğrenmesini daha ayrı sevdim. İşte böyle! Aşıklarla ilgili birbirlerine detay verdirtmesini sağlayan senaristlere bayılırız.


Hadi yine iyisin köftehor, sayemde kapıcan kızı :D

Ömer yine gururunun, kilitli kalbinin esiri olmadan kafasındaki soru işaretleri için, soluğu Defne'nin yanında aldı ya, bu da çokzel oldu. Hele o son sahnedeki konuşmaları, bakışmaları, Ömer'in Defne'ye nazik dokunuşları filan; bizi eritti yani. Hatta bir ara "Tutsana kızı öpsene Ömer, ne konuşuyon daha fazla!" diye söyleniyordum. Ama nazar değmesin, çok güzel bir son sahne olmuştu!

Toparlayıp sofraya koyacak olursam, ilk başlarda ibre 'benzinim bitiyor' diye sinyal veriyordu ama son anlarda 'depo dolu' yazısı yanmaya başladı. Bence bizi şimdi daha da keyifli bölümler bekliyor. Aşk dile gelecek mi? Sinan kara kedi gibi araya girecek mi? Yasemin hangi kötülükleriyle zıp diye çıkıvericek? Komutan Neriman'ın sonraki taktikleri nedir? Bu soru ve daha fazlası için haftaya da görüşelim.



BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER