Geçmişe şapka çıkar, geleceğe kollarını sıva!
Kaç yaşında olursak olalım, kaç yerimizden kırılırsak kırılalım karşımıza parıltılı bir aşk çıkınca yelkenlerimizi indiriyoruz. Parıltıdan kastım şatafatlı tektaşlar bile değil üstelik.. Karşımızdaki insanın korkusuzca gözlerimize bakışı ve birlikte en derin sulara dalabileceğimize inandırışı yetiyor buna.


Sana bir kez baksam, ikinin hatrı kalıyor..

Güneş geçmişinde yaşadığı talihsizliklerden sonra gerçek aşka kollarını açmış belli ki. Ama karşısında cevval mi cevval bir engel var; kızı Nazlı. Nazlı ve Selin görünüş itibariyle aynı yaşta iki cici kız. Fakat işin rengi bambaşka.. Nazlı ölse dobralığından ödün vermeyen, hırçın bir menekşe.. Selin ise onun aksine yumuşak döşeğinin altındaki bezelye tanesini bile hissedecek kadar konforuna düşkün bir prenses.. Bir de Peri var ki, ismiyle en uyumlu karakter olabilir kendisi. Uyumlu ve nazik.. Güneş üç kızına tek başına bakan bir anne. Ancak buna rağmen kızların giyim tarzı son derece lükse kaçıyor. Evrim Alasya güzelliğiyle göz dolduruyordu, ne yalan söyleyeyim.. Anne rolüne de epey yakışmış ancak diyaloglarında devamlı olarak ''Kızım yapma lütfen'' cümlesindense farklı bir şeyler arıyor insan. Çünkü o bir öğretmen ve bir eğitimcinin çocuklarıyla iletişim şekli elbette nazik fakat biraz daha otoriter olmayı gerektirir.


Masanın ortasında domates bulundurmak bir aile geleneğimizdir..

Haluk Mertoğlu ve ailesi şıkır şıkır bir hayatın içinde yaşayan zengin insanlar.. Haluk'un eski eşini çok da inandırıcı görmedim. Neden ayrıldılar, neden hâlâ vazgeçemiyor eski kocasından? Zaten Haluk'un oğluyla da enteresan bir ilişkisi var. Çocuğu o duyarsız karaktere sokan da baba oğul ilişkileri olsa gerek. Kız kardeşi Rana'yı ise gerçekçi buldum. Aralarında geçmişe dayanan ve zaman zaman dilin ucuna kaçmayı başaran sırları hepimiz merak ediyoruz. Seyirciyi kilitleyen nokta da tam olarak burada başlıyor. Haluk'un Güneş'in eski eşinin gidişinde bir parmağı olabilir mi? Asıl mesele kocasının gidişinden sonra Güneş'e yaklaşmak için neden bunca sene beklediği..


Ah cici kız, cicili bicili giyinince..

İkizlerden Selin güzel kız. Selin çok güzel kız! Ancak ses tonunun ayarlanmasına ciddi derecede ihtiyaç var. Tiz yakarışlarından ve abartılı tepkilerinden gına geldiği anlar oluyor.. Eğer karakteri daha incelikli bir hâle sokarlarsa yükseliş anlarında derin izler bırakacağı kesin.. Nazlı ile aralarında gelişen gerginliklerde eskimiş internet esprilerinin kullanılması da kulakta pek hoş olmayan bir tını bırakıyor.


Gereksiz dalaklar itinayla sökülür?

Nazlı kadronun sert cevizi konumunda ve bana bu rolüyle kendini sevdirdi. Çünkü annesine ve ailesine koruyucu gözüyle bakan genç bir kız sahiden de annesine bu tepkileri verirdi. Savaş'la aralarında bir yakınlaşmanın doğacağı muhakkak ama havuz sahnesi ciddi anlamda buram buram yapaylık kokuyordu.. O yükseklikten düşen bir bebeğin bile tutulması ciddi hasarlara yol açabilecekken koca kızı yakalamak ve sonra havuza düşmek.. Hayatın akışı içinde çok tuhaf olaylar yaşarız ancak hayat bunları sindirecek kadar çok yönlüdür. Dramalarda ise bazı hassas şeyleri mantığa oturtmazsak ipin ucu kaçıverir..


Tek bölüm içinde en çok evlenme teklifi yapan karakter ödülü goes tooo...

Hikayenin en sevdiğim yanı ise hızlı bir giriş yapmasıydı. Emre Kınay'ı esprili baba rollerinden sonra ilk kez böylesine gizemli bir rolde izleme fırsatı buldum. Önyargılı yaklaşmıştım fakat poker face oynamak ona sahiden yakışmış. Güneş'e olan saplantısı merakımızı dinç tutan en önemli etken. Bölüm sonundaki fotoğraflardan anladığımız kadarıyla bu saplantı 17 sene öncesinde başlamış. Bu da kızların doğduğu yıla tekabül ediyor. Ayrıca hafızam beni yanıltmıyorsa Güneş'in eşinin kayıplara karıştığı yılla çakışıyor. Alın size matematik sorusu! Bir Haluk bir Güneş'e 17 yıl önce tutuluyorsa, bir karanlık üç genç kızı kaç senede yutabilir?
İzmir'den İstanbul'a uzanan hikayelerin yarıştığı bu sezon, Güneşin Kızları sırlarıyla bizi peşinden sürükleyecek gibi duruyor. Sağlam ve işçiliği sağlam sahnelerle devamlılığında kayma olmayan bir rota tutturulursa bu sırlar bizi peşinden sürükleyecek gibi duruyor..

Güzel günler.

 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER