Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, Aşk Yeniden'in sezon finalini geçmiş bölümleri hiç dikkate almadan kendi özelinde değerlendirirsek bence gayet başarılı olmuş. Hem komik hem oldukça romantik, peki ya geçmiş bölümleri de göz önüne alırsak?
Bekledik bugünü çok bekledik! Tabii bir de Şevket'in gözü önünde olmasa iyiydi :d
"Lan ben havadayım? Allah'ım öldüm mü melek mi oldum!?"
Valla ne yalan söyleyeyim kırk yıl düşünsem Fatih'in uçak kazasının ardından böyle bir hikaye çıkacağı aklıma gelmezdi. Sizi bilemiyorum ama hani nasıl desem.. Açıkçası tamamen paralize olmuş bir vaziyette izledim Zeynep gelene kadar ki ilk elli dakikayı. Her ne kadar bazı komik sahneler içerse de bence başta Zeynep olmak üzere tüm karakterlerin Fatih'in yokluğundan ötürü çektiği acıyı, duyduğu endişeyi hissetmemizi engelleyecek kadar uzun tutulmuş bölümlerden oluşuyordu bu kısım. Ayrıca daha önce izlediğimiz şeylerin tekrarına da kaçıyordu sanki. Yine silahlar, yine kaçırmalar, yine zorla evlendirmeye çalışmalar..
"Fatih.. Affettin mi beni?"
Zeynep'in ilk kez Fatih için gerçekten endişelendiğini ve onu kaybetmekten korktuğunu gördük. Şaşırtıcı mı? Tabii ki hayır. Böyle ağır bir kaza haberi aldıktan sonra başka türlü davranması zaten mümkün değildi. Kısacası Fatih'i kaybetmenin ne demek olduğunu zor yoldan da olsa anladı. Keşke işin ucunda geri dönüşü olmayan bir durum yani ölüm tehlikesi yokken bunu fark etseydi ama yine de hiç yoktan iyidir. Benim içime tam olarak sinmeyen ise Fatih'in bu kadar kolay bir şekilde yelkenleri suya indirmesi oldu.
Kaza Zeynep için bazı taşları yerinden oynattı evet, peki ama Fatih için? Dün ile bugün arasında ne değişti Fatih? Ölümle yüzleştin, bugün var yarın yokuz diyerek gururundan vazgeçip aşkını seçtin desem öyle bir his içinde olduğunu da bize göstermedin. Ne oldu da daha düne kadar arkana bile bakmadan masalarda bırakıp gittiğin, kovmaktan beter ettiğin Zeynep'i affettin? Kısacası ben en azından Zeynep ile Fatih arasında gelecekleri ve en önemlisi Selim hakkında bir yüzleşme daha bekliyordum ilk kavuşmanın heyecanı geçtikten sonra. Yani bence bu barışma biraz aceleye geldi, en azından bir iki fazladan sahneyle bile olsa biraz daha altyapısı hazırlanmalıydı..
Deveye cilve yap demişler, bi' tarafıyla dağları devirmiş dedikleri bu olsa gerek :d
"Zeynep! Niye öyle kötü kötü bakıyorsun?"
Başta demiştim ya bence bölümün bazı kısımları ne hissettirmek istediğine karar verememişti diye, bu yazıyı yazarken görüyorum ki benim durumum da farklı değil aslında, yersem mi övsem mi bilemiyorum. Lâkin Fatih ve Zeynep arasındaki komedi ve romantizm içeren sahnelerin hakkını vermezsem de olmaz. Çok çok çok fazla eğlendim..
Eee taş olsa çatlar, Zeynep de bir yere kadar dayandı ki bence iyi bile dayandı. Hah şöyle yola gel değil mi ama? Ancak bu kadarını beklemiyordum dersem de yalan olur, Zeynep gibi hırçın bir kadından ayrıca kendisi sert erkeklerden hoşlanan biri malumunuz, daha başka bir tavır da beklenemezdi. Ben diyeyim kaplan sen de dişi kurt.. Fatih garibim de o kadar alışmış ki her seferinde yastığa, yorgana sarılıp uyumaya hâlâ soruyor 'Ne sorunumuz kaldı ki?' diye. Fatih de az değişmiş hani, araba arkası, merdiven boşluğu, kapı aralığı dinlemeden.. Öhmm neyse! Laf arasında kendine mesir macunu yaptırma çabaların da gözümüzden kaçmadı bilesin.. Ya bu arada Fatih neden sudan korkuyor bilen duyan var mı? Bakalım onun altından ne çıkacak..
"Bir türlü atamadığınız şu imzadan bahsediyorum."
Gülsüm hanımdan Selim'e kalacak miras konusunda büyük bir açık verildiğini, hatırlarsanız daha önce dile getirmiştik defalarca. Anlaşılan o işi kapayabilmek için böyle bir adım atıldı. Bugüne kadar bir kere bile Fatih ve Zeynep'in miras belgelerini imzalamadığı dile getirilmemişken birden böyle bir bilginin açığa çıkması bence tamamen bu durumun bir göstergesidir..
Bu arada Fehmi ile Mukaddes'in arası nasıl bu kadar çabuk düzeldi onu da anlamadım. Bilakis Fehmi, "Oğlum senin yüzünden kaza yaptı, annem senin yüzünden ölüyordu!" gibisinden sözlerle Mukaddes'in daha fazla üstüne gider diye bekliyordum. Gel gör ki araları bal kaymak..
Fragmanda gösterilen Zeynep ile Meryem'in barışma sahnesini neden izleyemediğimiz konusunda ise kafam karışık. Ya dizinin süresi iki saati aştığı için birkaç sahneyi keserken o sahne de arada kaynadı ya da son anda fikir değiştirdiler ve Zeynep ile Meryem'i bu kadar çabuk barıştırmamaya karar verdiler..
Seviyeyi neden yükseltiyorsun arkadaşım?
"Zeynep, seni ilk gördüğüm yerden başlamak istedim.."
Evlenme teklifi sahnesi bence gerçekten kusursuz olmuş. Hem Fatih'in kurduğu cümlelerdeki doğallık hem de özellikle Zeynep'in oyunculuğu muhteşem. Ayrıca ikili ilişkilerde geçmişe gönderme yapılmasından hoşlanan biri olarak daha ilk bölüme kadar gitmemize de bayıldım. Zaten Fatih gibi hem romantik hem duyarlı hem de imkanları uygun birinden de anca böyle bir teklif beklenirdi, teklifi bekleterek bir gün boyunca bilerek Zeynep'i kudurtması da çok hoştu. Günün kazananı Fatih ve Zeynep iken kaybedeni de zavallı pilot oldu. Allah rahmet eylesin..
Bitirirken..
İlk bölümünden beri hiç sektirmeden izlesem de beşinci bölümü itibariyle yorumlamaya başladığım Aşk Yeniden ile beraberliğimiz şimdilik araya girdi. Her ne kadar zaman zaman bir takım eleştirilerde bulunmuş olsam da Aşk Yeniden benim için ayrı bir yeri olan ve izlemekten çok keyif aldığım bir yapım. Bu işin ortaya çıkmasında emeği geçen herkesin eline sağlık, ancak senaristlere de ayrıca teşekkürlerimi sunarım. Çünkü bir yapımın en önemli parçası senaryo olmasına rağmen genelde nedense hep en az adı geçenler senaristlerdir.. Yeni sezonda görüşmek dileğiyle..
Valandil..