Bi’ problemimiz var silah arkadaşım: Hamile değilim!

Hepimiz Gülfem’in hamileliğini yedik mi? Yedim! Hafta içi hazırladığım anketin şıklarından biri de “Bebek yok!”tu. Doğru cevabı oylayanlar kazandı. Gelelim asıl konumuza. Bizlere flashback olarak gösterilen sahnede öğrendik ki Gülfem ile Ömer yatak arkadaşı değil de silah arkadaşı olmuşlar.

Halide’nin her zamanki boş boğazlığı yüzünden Cihan da Gülfem’in hamileliğini öğrendi. Düşündüğümden farklı bir reaksiyon verdi. Sevinmez, istemez diye düşünürken sevinçten deliye döndü. Bu arada Halide demişken onun da yüzünde gül bahçesi açtı. Dile kolay anneanne olacak!

Hamilelik, evliliklerinin gerçek olmasının kanıtı idi. Bir evliliği gerçek kılmak için çocuk şart mı? Ya da soruyu şöyle yönelteyim. Çocuk için evlilik şart mı? Önce bu problemi toplumca çözmemiz gerekir. Birlikte olmaya başlarsın, “Ne zaman evleniyorsunuz?” derler. Evlenirsin, “Çocuk ne zaman?” soruları gelmeye başlar. Sirkülâsyonun devam etmesi biraz önce saydığım sorulara mı bağlı? Bence evliliğin sağlıklı bir şekilde devam etmesi gereken temel olgu SEVGİ’dir. Sevgisini karşısındakine aktarabilirse o evlilik gerçek demektir. Hem de yalana, dolana gerek kalmadan. Bu ihtimali Gülfem bi' düşünsün. ;)

Gülfem her ne kadar hamile kalmayı istemesede hayalini kurarken epey mutluydu. Hamile kalsaydım nasıl olurdum? Karnımın şekli ne olurdu? Kız mıydı, erkek miydi? Babası kim olacak? Evet! Doğru duydunuz. Yine hafta içi hazırladığım anketteki “Bebek kimden?” sorusunun şıklarından birinde Dr. Onur da vardı. Bilin bakalım Gülfem’in hayalindeki baba adayı kim? Tam üzerine bastınız. Tabii ki Onur! İster bilinçaltı deyin, ister bilinç üstü; ama Gülfem’in aklındaki ve ruhundaki gerçek baba adayı Onur.

Tüm bu olanlar yaşanırken Gülru, Gülfem’in hamileliğiyle sarsıldı. Hatta yıkıldı. Yine de Halide’yi köşeye sıkıştırmayı başardı. Geçen haftaki bölüm yorumunun altındaki yorumda DNA testi varken neden hastane kayıtlarıyla uğraşıyor diye sorulmuştu. Çok geçmeden, bu bölüm, DNA testinin 3 gün içerisinde belli olacağını öğendik. %99.9 oranında Gülfem, Halide’nin kızı olduğu ortaya çıktı.

Halide yıllar boyunca kızını kızı olarak sevememiş, annelik hakları elinden alınmış bir kadın. Tüm hırçınlığı, sevgisizliği hayatının ona gösterdiği kötü yüzüymüş. Neden böyle yaptı? Niçin bağrına taş basmak zorunda kaldı? Henüz bilmiyoruz. Gülru’nun da dediği gibi gerçekler er ya da geç gün yüzüne çıkar. Çaresizlik hayattaki en acımasız duygulardan biri! Evet, Gülfem bir Sipahi değil. İnanın gerçek babasının kim olduğunu deli merak ediyorum. Yine de düşüncemde ısrarcıyım. Gülfem, tecavüz bebeği olabilir.

Yonca günler sonra komadan uyandı. Şevket yaptıklarından dolayı saçmalamaya başladı. Katil olma duygusu ve psikolojisi için içini kemiriyor. Yonca ayıldı ayılmasına da, narkozluyken Şevket’in adını sayıklaması Gülru’nun içine kurt düşürdü. Şevket’in süngüsünün düşmesine bir yandan sevinsem de diğer yönden üzüldüm. Bir mahzunlaştı. Yazık! Bakalım Şevket bu hesabın altından nasıl kalkacak? 

Mortis