Oh ya, ne güzelmiş 45 dakika dizi izlemek arkadaş! Her
şey o kadar tadında ve güzel ki... Ulan
İstanbul’un ilk ücretli bölümünden bahsediyorum elbette. 36.bölüm yine
lokum gibi ağzımızda dağıldı. “Alın teri” ile hazırlandığını çok belli. Herkesin
emeğine, ellerine, kollarına sağlık.
Lafı uzatmadan hemen başlıyorum.
Hatırlarsak bir önceki bölüm Firuz, Nevizadeler’i alt
etmek için elinden geleni ardına koymayacağını bir kez daha göstermiş, Nevizadeler’in
resmi ekmek kapısı olan restorandı kapattırmıştı. Neymiş efendim, halk
sağlığını tehdit ediyormuş da millet şikâyet ediyormuş. Bak sen! Bir de üstüne
ceza kestirmiş. 8.500 lira. Nevizadeler’in bugüne kadar yaptığı tezgâhlara,
topladığı paralara bakacak olursak tutar oldukça küçük. Ama artık Ceyhun
çetede, e söz de verdiler hırsızlık yok diye. Mecburen maaşlı, yevmiyeli bir iş
bulup çalışmaları gerekiyordu. Öyle de yaptılar. Nevizadeler’in çalmadan para
kazanma maceralarından önce kısaca bir Firuz’a bakalım derim. Kendisi bu bölüm yine
formundaydı. Elini kolunu sallaya sallaya emniyete, Ceyhun’dan boşalan koltuğa
oturan Esra’yı tebrik etmeye gitti. Tebrik mebrik hikâye. Ağzındaki bakla: Nevizadeler’e
karşı hepimiz, demek. Hiçbir fırsatı kaçırma Firuz!
“Ellerimde
çiçekler kapında sırılsıklam görürsen bir gün şaşırma.”
Neyse, Firuz hakkında çok konuşup kendisine prim
vermek istemiyor, hızla Nevizadeler’e geri dönüyorum.
Nevizadeler’de herkes buldukları
işlere dağıldılar. Kandemir, Tuncer ve Bahadır pizzacıda çalışmaya başladı.
Yaren ve Karlos’un ellerinde kapı gibi sanatları var. Bugün bir Yanarım deseler Youtube’da helalinden 50
milyon izlenme sayısı var. Şarkılarını kaptıkları gibi iskeleye, vapura. Derya
zaten diplomalı artist. Ferdi ise doğal yetenek. Hay maşallah ekibe bak, yetenek
akıyor resmen! Madem Alın Teri Sokak’ta oturuyoruz parayı da alnımızın teriyle
kazanalım nidaları ile yola çıkan Nevizadeler ne yazık ki parayı toplayamadan evlerine
geri döndüler. Ne Kandemirler pizzacıda, ne Ferdiler dizi setlerinde, ne de Yarenler
sokak müzisyenliği yaparak bu parayı kazanabildiler.
Şöyle ki:
Hazirandan bu yana restorancılık yapıyorsunuz hiç mi bir
şey kapmadınız yahu?
Sanata uzanan eller
kırılsın!
Karlos ve Yaren’in en büyük düşmanı sanat düşmanı
sistemdi. Çocuklar vapurda mis gibi çalıyor. İstanbul Boğazı’nın ortasında,
kulağında güzel bir müzik. Sen neden müdahale ediyorsun arkadaşım? Kimin
adamısın sen? Sen git, patronun gelsin!
Kötülük daha mı baskın,
ne?
Ferdi ve Derya ile kendilerini dizi setlerine attılar.
Hakları 100 lira!
Nevizadeler parayı çalışarak kazanamadı. Kahrolsun emekçiye hakkını vermeyen kapitalist düzen! Yine bu Duygu
bayramlık ağzını açmış diyeceksiniz ama söylemezsem çatlarım. Tüm Nevizadeler’in
bu kadar çalışma hırsları, farklı farklı iş alanlarında çalışan yedi kişinin
helalinden 8.500 lira toplayamaması bana eski bir arkadaşımın söylediklerini
hatırlatıyor: “Ben bugüne kadar çalışarak kazananı görmedim.” Nokta.
Yumurtanın
sarısı, gitti Hayaticik’in yarısı
36.bölümün kahramanı kesinlikle Hayati’ydi. Gerek koltuğuna
kök salmış muhtara karşı duruşu, gerekse (bilmeden) Nevizadeler’e attığı destek
bölümün kahramanı olmasına yetti de arttı.
Malum seçimler yaklaşıyor. Siyaset sahnesi
tartışmalara, iddialara gebe. Herkes birbirine “Ben seni dinledim.”, “İspatlamayan
müfteridir.” vb cümleler kurmaya başladı bile. Kasetler, şantajlar, montajlar
havada uçuşuyor. Bizim mahallenin neyi eksik? Muhtarlık seçimlerinde mevcut muhtar Dulkadir
ile Hayati de böyle bir yarışa giriştiler, Servet Abi’nin yönetiminde açık
oturum tadında halka seslendiler.
Bırak bu işler muhtar, kök saldın koltuğa. Sana bir Twitter hesabı açalım da oradan takıl.
Bu sesleniş sırasında Hayati’nin bugüne kadar sorduğu
en mantıklı soru geldi: Dulkadir muhtar, muhtar maaşıyla, annesine Ayvalık’tan nasıl ev almıştı. Muhtar, her suçlu gibi soruya cevap vermek yerine belden aşağı vurdu.
Güya Hayati sünnetsizmiş. Sana ne be muhtar, üzerine vazifemi Hayaticik’in
akıbeti. Sünnetli olsa ne olmasa ne? Sarışın, siyah, beyaz, FerDer’ci, KarYar’cı
olsa bundan bize ne? Muhtarlık yapsın diye seçmiyor musunuz? Servet Abi haklı. “Bizim
Millet bir adama inandı mı her söylediğini doğru kabul eder.” Mahalleli, Hayati’nin
sünnetsiz olduğuna inandı, tövbe.
KORKMA KISA VE SARIŞIN ADAM, SENİNLEYİZ!
Hayati de ne yapsın garibim, çakma bir sünnet düğünü
organizasyonu yaptı. Peki, bu organizasyon kimlere yarar? 1-Tabi ki Hayati’ye.
E mahalleliye şov olsun diye çalgılı, çengili sünnet düğünü yapıyor, daha ne!
2-Sünnet organizasyonunu yapan Nevizadeler’e. Bir sünnetle 8.500 lira cepte. (Yine
tezgâhtan yaşadınız, Nevizadeler.) Kaldı ki Hayati'ye sünnet düğünü organizasyonu yapmak Nevizadeler'e yakışırdı.
Hayati’nin sünnet düğünü yapıldı. Sen sağ, ben selamet
bu iş halloldu. Artık Hayati sünnetli. Sizin adınıza çok sevindim mahalleli. Yoksa
sünnetsiz muhtarı ne yapacaktınız değil mi? Nevizadeler de restoranı açtırmak
için 8.500 lirayı tahsil ettiğine göre sıkıntı yok.
Ve
yine, yeni, yeniden gönül işlerimiz…
KarYar’cı olduğumu artık cümle âlem duymuştur. Nasıl
olmayayım?! Bu hafta da o kadar güzellerdi ki… (Dertlendim şu an. 10 dakika
balkon arası.)
Görmek, koklamak, duymak, dokunmaz yetmez, mutlu son ile bitin artık.
Ferdi ve Derya öpüşmeden sözlenen ilk çift olarak
tarihe geçerken 7 seneden bu yana birbiri için yanan Karlos ve Yaren’in de
duduşları birleşti sonunda. Hep “Yandı buralaaar!” diye bağırıp duruyorduk ya
artık nasıl bir ateş varsa aralarında sigortalar patladı. O nasıl güzel bir
giriş, nasıl güzel bir gelişme, nasıl güzel bir sonuçtu arkadaş. Gerçekten 36
bölüm beklediğimize değdi. Allah tüm isteyenlere nasip etsin. Âmin!
(Evet, evin sigortaları patladı. Ama Karlos ve Yaren’in
arasındaki elektrikten değil Firuz’un adamı yüzünden. Ancak Firuz gibi kötüler
mutlu olsun istemediğimden Karlos ve Yaren’in ateşinden patladı diyorum, var mı
itirazı olan?)
Yorumumun sonuna gelirken Ceyhun’dan hiç
bahsetmediğimi fark ettim. Yazık yahu şu çocuğa. Şehriban’a bir türlü
komiserlikten ayrıldığını söyleyemedi. Şehriban duysa ne üzülür, kıyamayız biz
ona. Bu hafta tezgâhta da yoktu. Karizmalarına halel gelmesin diye Nevizadeler,
Ceyhun’un düğün için biriktirdiği parayı kabul etmediler. Ceyhun’cuğumuz da
önümüzdeki haftanın tezgâhına çalıştı. Önümüzdeki hafta, Firuz’un yapılanmasında
hedefteki ismi öğrenmiş olduk: Jülide Sarı. Bakalım Nevizadeler Jülide’yi ne
kadar sarartacak, sabırsızlıkla bekliyoruz.