Aşkından dünyaya pembe gözlüklerle bakan Ceyhun’un
sonunda gözündeki perdeler kalktı. Hem Derya’yı hem de Nevizadeler’i yakın
markaja alan Ceyhun polis kimliğine büründü. Ekibimizi her fırsatta sorguya çekmeler,
iğnelemeler… Ben bu Ceyhun’u da en az aşık Ceyhun kadar sevdim valla! Nevizadeler’e
karşı takındığı tavır benim için bölümü izlenmeye değer kıldı. Hele Esra’ya
Derya’nın taklidini yaptığı sahneye bayıldım! Tamam, kabul, bu duruma sevinmek
Nevizadeler’e karşı ayıp oluyor ama söz konusu Ceyhun ve Şehriban ise bende
akan sular duruyor arkadaş! Napayım kıyamıyorum ben bu ikiliye, onların mutsuz
olmasını istemiyorum…
Görevimiz tehlike!
Ahmet Yılmaz’ında Firuz olduğunu öğrenen Kandemir
kaçmaktan vazgeçince çetemiz bir kez daha ekip ruhunun ne demek olduğunu
gösterdi bize. Onlar artık gerçek bir aile, ayrılmak yok. Anca beraber kanca
beraber…
Hal böyle olunca el mahkûm Firuz’dan ikinci işi aldı
bizimkiler. Bu iş biraz tehlikeliydi. Hem bir kanun kaçağı saklanacaktı hem de
bu kaçak selvi boylu bir Alman güzeliydi. Bir yandan Ceyhun’un sorgulamaları
bir yandan kıskançlık krizleri Nevizadeler’in konakta şenlik vardı! Durum bir
kanun kaçağını saklamaktan çok daha karışıktı anlayacağınız.
Birtakım kadınsal hareketler ve bildiğiniz Hayati işte...
Alman kaçağımız
Greta ( Wilma Elles) Maşuka ile Yaren’i kıskançlık krizlerine soksa da aslında
o kendi aşkının peşindeydi. Greta sevgilisiyle kaçma planları yaparken
bizimkilerin elinden kaçamayacağını hesaba katmadı. Bu kısımlara çok
değinmeyeceğim çünkü bir klişe olarak kredi kartından takiple Greta’ya kolayca
ulaşan ekibimiz Yeşilçam’a selam çakmayı ihmal etmeden Firuz’un emrini yerine
getirip Greta’yı tekneye teslim ettiler. Çetemiz Greta’nın gitmek istemediğini
o anda öğrendiler ve artık çok geçti. Hoş, geç olmasa da mecburen görevi yerine
getireceklerdi. Tıpkı ekibimiz gibi ben de bu durumu kabullenmekte
zorlanıyorum. Bu işler Nevizadecilik’e ters! Bir an önce Firuz’dan
kurtulacakları günü bekliyorum zira bizim ekibin iyiler için ‘adaletli çalma’ politikası
doğrultusunda yaptıkları operasyonlar nerde bu pis işler nerde yani…
Hiç yakışıyor mu be Nevizadeler?!
Genel bir bölüm değerlendirmesi yaptığımda inişleri
çıkışları fazla olmayan düz bir bölüm izledik. Çok keyif aldığımı söyleyemeyeceğim.
Sanırım bunda etkisi olan şey yukarıda da açıkladığım gibi Nevizadecilik
çizgisinden kayılmış olması. Sonuçta biz bir hırsızlık çetesini sevmedik. Biz
adalet için çalan bir çeteyi sevdik. Evet, kaptan kurtuldu ama hikâye farklı
bir yöne kaymadı bana göre. Firuz’un hikayeye dahil olması ve çetemizi pis
işlerine bulaştırması beni heyecanlandırmadı. Beni heyecanlandıran tek şey
Ceyhun’un olaya girmesi. Elbette Ceyhun’un Nevizadeler’in foyasını ortaya
çıkarmasını istemiyorum ama saf aşık Ceyhun yerine polis Ceyhun’u izlemek beni
hikayeye bağlıyor. Ayrıca Ceyhun’un ekibimize karşı takındığı tavrı çok sevdim,
devamını diliyorum. Yazımda kaç kaz Ceyhun dedim bilmiyorum ama bu bölümün
benim için yıldızı kendisidir, tüm kalpler alkışlar Ceyhun Komiser’e gidiyor!