Yayın gününü değiştiren diziler genelde bir hafta ara
verirler. Normal yayın gününün iki gün öncesinde yayına giren Günahkar’ı ara vermeden yeni gününe yetiştiren bütün ekibe teşekkür ederim.
Bu bölümü izlemek daha heyecanlı olsun diye ne
fragmanlara ne de bölüm fotoğraflarına baktım. Bölüm öncesi gördüğüm
tek şey Twitter üzerinden yayımlanan etiket oldu: ''ona aşık oldu''. Gayet naif bir ifade olduğu için bölümün de sakin geçeceğini düşünmüştüm
(çok sürmedi, yine olaylar olaylar).
Önceki bölüm sonunda Arda ve Ali Yusuf’u birbirlerine
bakarken bıraktığımız yerden başladık. Ali Yusuf'un Saliha’ya sarılırkenki o
delici bakışlarını umarım herkes görmüştür. Evet, bunlar senin içindi Aslıhan! Kolla kendini...
Aslıhan, daha mevta ambulansa koyulurken küçücük bir çocuğa, pat diye "baban öldü" denir mi? Üstelik bu çocuk senin evladın. Acelen ne? Ali Yusuf ve ufaklık bakışırlarken neyse ki Saliha birden Ali Yusuf'un kollarında bayıldı da konu değişti. Yoksa Aslıhan'dan birkaç özlü söz daha gelirdi gibi değil mi?
''Şeytanın Avukatı'' kontenjanımız dolu olduğu için
seni ''Günahkarın Avukatı'' yaptım Gökhan'cığım (Evet, buradaki Günahkar =
Aslıhan), Fikret Bey’in vefatıyla aksiyonunu ilk dakikadan kat kat arttırdın
çünkü. Kardeşin Tuna’ya kahramanlık yapmamasını ve Saliha’nın ona asla bakmayacağını
söylerken acaba Aslıhan’ın sana bakacağını mı zannediyorsun? Çok tatlısın Gökhan... Kullanıldığını anlayacağın günü görmek istiyorum.
Tezhanlılar'da durumlar zaten zor ve karışıkken diğer yandan Kenan da Ela’ya, aslında Aslıhan'ın katil olduğunu ve Ali Yusuf'un Aslıhan'ı korumak için onun yerine bu suçu üstlendiğini söyledi. Kenan bunu Ela'ya söyleyerek asıl olarak Ali Yusuf'u mu yoksa Aslıhan'ı mı hedefe aldı yoksa bir taşla iki kuş mu vurmaya çalıştı bilemiyorum, çünkü Ali Yusuf’un Aslıhan
yüzünden hapishaneye girmesinin en büyük çilesini çeken şüphesiz ki Ela’ydı.
Bunun hesabını sormak da sonuna kadar hakkıydı. Kenan, Ali Yusuf'un Aslıhan'a olan zaafını görebildiği için belki de Ela'dan gelecek sert bir tepkinin Ali Yusuf'un aklını başına getireceğini düşündü. Ali Yusuf’un hangi özrü kız
kardeşinin çocukluğundan çaldığı 'onsuz' geçen yedi yılı geri getirebilir ki? Yoksa Aslıhan'ın çaldığı yedi yıl mı demeliydim?
Çok şükür sonunda gördük ki Ali Yusuf gözündeki
perdeleri kaldırmış, bunu Aslıhan’a da söylemen, üzerine bir de Saliha’ya aşık
olduğunu söylemen çok da güzel oldu canım aynen böyle devam! Neydi o öyle
Aslıhan’ı görünce içi paramparça olmalar, aklı karışmalar, intikamı unutmalar
falan?!
Geldik bölümün en şaşırtıcı sahnesine; Kenan, Aslıhan’a veda konuşması yaptığı anda ''şimdi gidiyor ama her şeyin güllük
gülistanlık olduğu bir zamanda çıkar gelir abisi'' diye düşündüm (yine
ters köşe!). Kenan ve Hacer’in vedalaşması da bir hayli duygusal oldu. Geçen
bölüm Fikret’in Saliha'ya davranışları üzerine ''adamın üzerine ölüm iyiliği geldi'' demiştim. İşte aynısı bu sahnede de vardı, demek ki üzerine böyle ölüm iyiliği
gelen gidiciymiş... Kenan tam kaçacakken Aslıhan’ın ihbarı sonucu
kapıda bir avuç polisle karşılaşması çok kötü oldu. Biz hemen de etkilenmiştik anneciğinle vedalaşmadan dolayı be Kenan...
Hapishaneden
bile kaçabilmiş bir adamın o anda sadece iki seçeneği vardı, evet. Ya hapishaneye geri dönecekti ya da ölecekti... Kenan da hapishaneye bir kez daha dönmektense kendisini öldürmeyi tercih etti, tam bu sırada polisler müdahele ederek Kenan'ın ölümüne sebep oldular. Ayrıca polisler neden intihara teşebbüs eden bir
insanı öldürecek şekilde engellemeye çalışırlar? Göğsüne dört kurşun yerine bacaklarına ya da kollarına hedef alamazlar mıydı? Olan Hacer’e oldu. Demişti ya Kenan: ''Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.'' Kadıncağız
dizlerin döve döve, bağıra çağıra ağlayamadan yaşadı acısını. Aslıhan bu sefer de abisinin ölümüne dolaylı olarak sebep oldu. Ela ne güzel dedi Hacer’e: ''Bütün
olanların suçlusu Aslıhan.''.
Veee bu kadar olaya rağmen Aslıhan ne yüzle Ali
Yusuf’la birlikte olmanın hayalini kurabiliyor valla pes diyorum. Daha iki gün önce Fikret Tezhanlı'nın karısı Aslıhan Tezhanlı olmak için çabalıyordu, ondan önce Ali Yusuf'a para verip ülkeden gitmesini istedi. Artık yarın da Gökhan ile ilgili bir gelecek düşünürse şaşırmayalım. Saliha’yı kıskanmaktan ne hallere geldi. Neyse ki Ali Yusuf artık hiçbir şeyin
eskisi gibi olamayacağını anladı, huzuru sobada Saliha için kestane pişirmekte
buldu. Keskin dönüş! Biraz da böyle sakin, huzurlu anlar geçirelim dedik. Ama malumunuz Ali Yusuf’un hayatında öyle huzura, mutluluğa
pek yer olmadığı için hemen başka bir pürüzle karşılaştı. Halil ve
Ela’yı öğrendi, iyi mi? Ali Yusuf, açıklama bile yapmasına müsaade etmeden sepetledin Halil’i.
Ararsın sonra kardeşim diye benden söylemesi!
Yahu bölüm bitiyor bir eksiklik var derken, Sado
çıktı meydaneee! Bir yerde Sado varsa orada olay da var, Davut’un adamları golf sopasıyla Ali Yusuf’un güzelim
arabasının camını indiriverdi (arabanın da başına gelecekler varmış meğer,
hepimizin gözü mü kaldı acaba, ayrıca beyzbol sopasıyla olmuyor muydu bu
işler?). Böylece Davut'un selamı hem Sado'ya hem de Ali Yusuf'a ulaşmış oldu.

Herkese bir Sado lazım!
Sado, Mahir’in ofisteki kasasını açtırdı, umduğunu bulamadı
ama güzel şeylerle karşılaştı. Kasadan Mahir'in oğluna ait bir kimlik çıktı. Demek ki ilerleyen zamanlarda bir de Mahir’in
oğluyla uğraşacağız, güzeeel, aman olaylar hiç bitmesin! Ayrıca bi dur Sado
zaten ortalık karışık! Baskı yapma Ali Yusuf’a Saliha'dan para istemesi için, o işler o kadar kolay değil.
Aslıhan da bu arada annesinin yanına teşrif edebildi, kadın Kenan'ın acısıyla ve kızına duyduğu sinirle dayanamadı ve Aslıhan'ın yüzüne yüzüne konuştu, böylece Aslıhan da annesinin konuşabildiğine şahit oldu. Yalnız takıldığım bir
cümle var ki annesi Aslıhan’a şöyle dedi: ''Konuştuğumu bilseydin belki ben de
mezarda olurdum.'' Neden acaba neden?
Şimdi bu kaçıncı öpücük oldu Saliha sen sayıyormuşsun?
Geldik Ali Yusuf ve Saliha’nın akşam yemeğine, tabii
her şey güzel başladı, romantik haller, jestler, karşılıklı iltifatlar derken
haliyle tam rahatlıyorduk ki sağ olsun Aslıhan bir telefonla ortalığı
karıştırdı. Hem de ne karıştırmak! Aslıhan'ın gönderdiği bir fotoğrafla, Aslıhan ve Ali Yusuf’un geçmişini öğrenmek Saliha’nın tüm dengesini alt üst etti, gördük. Saliha ne kadar
tepkisiz kaldı fotoğrafı gördüğü andan itibaren (yıkımı bile hanımefendi
modunda öyle bağırmak çağırmak, sinir krizine girmek yok). Tuna’nın da
yardımıyla parçaları birleştirdi, yedi yılı bir gecede öğrendi kız kolay mı?!
Ama biz anladık içinin nasıl olduğunu o kahveye döktüğün şekerlerden
Salihacığım, üzülme.
Aslıhan, Ali Yusuf ve Saliha’nın
arasını büyük bir başarıyla bozduktan sonra next dedi ve Gökhan’a yerini hatırlattı.
Gökhan'cığım sen artık Aslıhan’ın çayını bir zahmet mutfağa götürürsün?
Seninle şöyle karşılıklı bi çay içemedik be Aslıhan!
Saliha, Tuna’dan duydukları yetmemiş gibi gitti
bir de Ela’dan dinledi her şeyi. Daha babasını kaybetmenin acısı dinmedi, yazıktır... Yine
de Ali Yusuf’un karşısına çıktı, "Allah yolunu açık etsin'' tavırlarında... Ne demek "evlenirsen
davetiye yollar mısın?" sözde Ali Yusuf’tan önceki Saliha olmaya çalıştı. İki
bölümdür Saliha’yı süründüren Ali Yusuf’un da şimdi sürünen konumda olması iyi
oldu. Nasıl oluyormuş Ali Yusuf? Zaten herkese sordun Ali Yusuf’un
Aslıhan ile olan birlikteliğini, niye bir de Ali Yusuf’a söylettin be
Saliha?!
Sado, Ali Yusuf’u kızın peşinden git diye dürtüklemese
bizim işimiz yaş. Oturup içmekle Saliha geri gelmezdi değil mi?
Sen ''ıssız adam'' değilsin Ali Yusuf, kalk ve Saliha'nın peşinden git!
Saliha artık daha ne öğrenip de yıkılabilir derken, eve girdiği anda kulak misafiri olduğu Gökhan ve Aslıhan arasındaki tartışmada Arda’nın Ali Yusuf’un
oğlu olduğunu duyması da işin tuzu biberi oldu. Sonra verdiler bize bir dal Sezen Aksu, hadi
bakalıııım! Gözlerinin içine baka baka, Ali Yusuf ve Saliha arabaları
birbirlerine üzerine sürüyorlar derken çarpışma sesini de duymuş olduk.
Bir dizide bu kadar çok olay ve böyle
bir bölüm finali anca sezon finallerinde olur. Seyirciyi aylarca merak içinde bekletip "acaba Ali Yusuf ve Saliha’ya ne olacak" diye düşündürtmeyi planlarlar. Fakat biz bir hafta sonra neler olup
bittiğini göreceğiz. İşte bu nedenle senaryo ekibine özel bir teşekkür etmek
lazım. Ayrıca beklentinin de böyle bir bölümden sonra bir hayli artacağına
eminim. Bizi ''yok artık daha ne olabilir?'' diye düşündürdüğünüz için
teşekkürler.
Peki bundan sonra ne olacak? Şahsen merakla
bekliyorum…