Ali Yusuf öyle öper işte...

Geçen bölümde Ali Yusuf’u yüzüne doğrultulmuş silahla bırakmıştık. Menemen olayı tamam olduğu için iş nasıl kurtulacaklarına kalmıştı. Doktor adamın silahı ne olur? Neşter olur, iğne olur. Ali Yusuf iğneyi seçmiş. Çatıya çıktıklarında bir anlık dalgınlıktan faydalanıp hem adamlardan birini bayılttı hem de futbolcuya silahı çekti. Öldüreceğinden değil tabi ama futbolcu bunu bilmiyor. Sonuç olarak Sado’yu kurtardı ama bir kez daha çatışma noktasına geldiler. Sado sokak usulünü biliyor. Öyle görmüş, öyle yaşıyor. Ali Yusuf buna razı değil. Daha böyle çok çatışma izleriz.

Saliha ise yine aile dramlarından dram beğeniyordu. Gerçekten artık deli merak ediyorum Fikret beyin bu öfkesinin sebebini. Saliha ayrı, annesine ayrı bir kini var. Yoluna devam etmek isteyen bir insan olsa bu kadar kinli olmazdı. Bence geçmişte Saliha’nın dahi bilmediği bir mesele var. Çıkar kokusu...

Aslıhan bir kere gördü ya tünelin ucunda yitip giden ışığın parlamaya başladığını hemen başladı çalışmaya. Önce Saliha’dan kurtulması gerek. Bunu da en iyi bildiği yöntemle yapmaya kalktı. Yani düşmanının canını öyle yak ki hata yapsın ve hatalarıyla onu yok et. Saliha’nın canı da kanı da anneciği... Kıbrıs'daki oteli sattırmaya çalışmak ve bunu hiç karışmadan Avukat ile yapmak gerçekten zekiceydi. Saliha kendine yenildi. O ateş gibi parlamaları, açıklığı ve net oynaması tüm kozları düşmanına veriyor.

Öyle öpecekmiş gibi bakmasana kıza

Kıbrıs'da her zamanki gibi Aslıhan’ı erken sevinmeye başlamışken gördük. Biz gördük, Ali Yusuf duydu... İstikamet Kıbrıs! Son kertede kendini tutmayı bir becerse her şey daha kolay olacak ama onun da zayıf noktası bu. Bayrağı kaleye dikmeden gölgesinde dansa başlıyor. Ali Yusuf’un Kıbrıs’a gelişi, Saliha’nın yanında bekleyişi güzeldi de gerçekten o nasıl şaka Ali Yusuf! Hani RTÜK olmasa Saliha orada gelmişine geçmişine sağlam bir giderdi. Gitmedi, gidemedi... Çünkü Ali Yusuf onu kurtarmaya gelmişti. Çünkü sevdiceği bir şeyi isterse, Ali Yusuf ondan daha çok ister ve alırdı. Çünkü Ali Yusuf böyle severdi.

Nitekim çözümü de buldu ama geç kaldılar. Neyse ki Saliha’nın giderli tavrı var da sözleşmeyi yırttı attı. Aslında ağır suçtur ama sıkar tabi işlem başlatmak. Aslıhan bir kez daha düşmanını küçümserken çaresiz kaldı ve öfkesi tokada dönüştü. Eğer bu kız üçüncü kez tokatlanırsa seti basıp Saliha’yı koruma altına almayı planlıyorum.

Aslında Saliha’ya da kızmadım değil. Sen Amerikalarda uyuşturucu işlerine bulaşmış ‘bad-ass’ yanı da olan bir hatunsun. Girmişsin dibine dibine koy kafayı Aslıhan’ın fındık burnuna bak bi daha elini kaldırabiliyor mu? Neyse... Ali Yusuf da alıcı şirketi caydırınca Aslıhan golü tamamen yemiş oldu ve Ali Yusuf bir kez daha Saliha’nın kahramanı haline geldi. Aslıhan da artık anladı ki Ali Yusuf kolay kolay Saliha’yı yedirtmeyecek.

Aslıhan’ın bu durumla ilgili hemen bir şeyler yapması gerekiyordu ve aklına ilk gelen öpücük oldu. Hatun öpücüğü süper gücü falan sanıyor. Arayıp buluşmak istediğini söyledi ve şimdi aynı anda hem Aslıhan hem de Saliha buluşmak için onu bekliyordu. Ali Yusuf, Aslıhan’ı seçti. Zira sen istemesen de çeker seni kendine o eski hikaye. tutunacak bir yer ararsın da tutmak istemezsin hiçbir şeyi ya... öyle bir andı işte.

Bir köprünün üstünde buluştular. Aslıhan dokundu olmadı, ona nasıl iyi bir insan olduğunu hatırlatmaya çalıştı olmadı, öptü yine olmadı. Baktı ki Ali Yusuf, Saliha’ya gidiyor attı kendini suya. Tabi peşinden Ali Yusuf da... Fakat yine olmadı. Bu sefer de Ali Yusuf onu bir gece vakti, loş bir odada, sedyenin üstünde bıraktı.

Aslıhan yaptığı hatanın farkına asla varamayacak. Çünkü egosu buna hep engel olacak. Ali Yusuf’un gardını gevşetebileceği anlarda öyle bir şey söylüyor ki o gard kale duvarından sert hale geliyor. Ne demmmmek “sana döneceğim ama şimdi değil?” Hayır ne bekliyorsun? Evine gidip seni mi bekleyecek? Sen de bu sırada onu bunu öpmeye devam edeceksin. İş kendini tanımaya geldiğinde fazla zeki değilsin Aslıhan. Ali Yusuf gecenin sonunda da olsa Saliha’nın yanına gitti ve dudaklarından öptü. Beklenmedik öpücük etkilidir diyeceğim ama millet birbirine şapırşupur gider diye korkuyorum.

Burası benim baamın şikketi taaammıaaaaa

İstanbul’a döndüğümüzde nihayet Fikret bey kızını tebrik eder diye beklerken adam yine kızının üstüne gitti. Kalbi var diye bir şey demiyorum ama Saliha’yı da bu kadar ezdiremem yani. Meğer Aslıhan çoktan kafasında kurduğu senaryoya göre Kıbrıs olayını yumurtlamış ve bir de üstüne Fikret bey’i sakinleştirmiş. Tam yılan tam! Saliha tabi ki ondan istenilen özürleri dilemedi ve sabahına evi terk etmek zorunda kaldı. Böylece Aslıhan yediği golün karşılığını vermiş oldu. Ben olsam bende dilemezdim. Ben dilemiyorsam atarlı, giderli Saliha hiç dilemez.

Ali Yusuf sabah sabah menemen yapmış kahvaltıya masasına kurulmuştu bile ama Halil keyfin içine etti. Bağlamayı iade edince Ela’nın Sado’dan aldığı para ortaya çıktı. Tam dürüstlük yapacak anı buldun Halil. Öncesinde zaten Ela’ya “olmaz Ela” derken Halil’e yeterince kızmıştım. Neden olmasın Halil! Sen emanete ihanet ettin mi? Hayır. Şimdi gönlüne bir ateş düşmüş ayıp mı! Seviyorsun işte! Ali Yusuf senden iyi enişte mi bulacak? Kendine gel! Çık karşısına Ali Yusuf’un “ben!” de, “seviyorum” de, “Ela’yı” de, “niyetim ciddi” de, “müsaade edersen” de, “gerçe etmezsen de ama sen yine de et nolur” de...  De işte! Vallahi Ela senden cesur çıktı. Zaten seven bir kadından daha cesur bir şey görmedim bu dünyada.

Kardeşinin Sado’dan para aldığını öğrenen Ali Yusuf rüzgar gibi esti de menemen de sofrada kaldı. Soluğu Sado’nun ‘sheqiL’ mekanında aldı. Sado’yu tehdit etti ama yine o gülüşle karşılaştı. Ben seviyorum bu adamın gülüşünü. Hani 3-5 saniyelik videosu olsa twitter'de falan ona buna menşın atarım. Sado yer mi bunları? Ayarı da verdi üstelik “bu anlaşma birimizden biri ölünce biter.” Saliha da yok ki anlaşmayı yırtsın. Ali Yusuf tıpış tıpış çıktı.

Saliha bavulunu almış direkt Ali Yusuf’un evine gitmiş. Bu resmen “ben sana kaçtım evlenmemiz lazım” demek ama öyle yorumlamadılar tabi. Ela ikram için bir şeyler almaya gittiğinde Saliha evi incelemeye başladı ki gerçekten gerilimliydi. Neyse ki o turuncu kutudaki fotoğrafı göremedi ama o fotoğraf yok edilmedikçe elbet bir gün Saliha’nın eline geçecek.

Güçleri azalmış olmalı. Derhal öpücüklerimi şarj etmeliyim!

Aslıhan yediği golü telafi etse de Saliha’yı yeterince derine gömmediğini biliyordu. Yani Ali Yusuf ve Saliha yakınlaşmasını engellemezse yarın Saliha döndüğünde başı daha da çok ağrırdı. O da soluğu Ali Yusuf’un evinde aldı. Tam kapıda Ali Yusuf’la karşı karşıya geldiler. Şimdi şantaj sırası Aslıhan’daydı ve o bu fırsatları hiç kaçırmaz. Önce Saliha’ya o an gerçekleri söylemekle tehdit etti. Sonra daha da cüretkar olup dudaklarından bir kez daha öptü. İçeride Saliha, dudaklarında Aslıhan bir erkek için gerçekten zor dakikalar.

Ya Ali Yusuf baskı altında çok iyi ya da metabolizma farklı çalışıyor ve bazı durumlarda kan beyne toplanıyor. İlk öpücüğün ardından bu sefer Ali Yusuf, Aslıhan’ı öptü ve dudaklarındayken bir selfie çekti. Şimdi bütün kozlar Ali Yusuf’a geçti! Ava giderken avlanmak tam olarak bu işte. Belki Fikret bey geçmişte kalmış Ali Yusuf hikayesini affedebilir ama şuan belgeli ihaneti hiç zannetmiyorum. Ali Yusuf elindeki koz sayesinde biraz da zorlayarak Aslıhan’ı kapının önünden uzaklaştırdı.

Ali Yusuf’un zamanlaması mükemmeldi zira Saliha alelacele şirkette çıkan greve müdahale etmeye gitti. O bütün gün grevle uğraşırken Ali Yusuf da doktorluk yeteneklerini sergiledi. Günün sonunda klasik iki sevgili gibi telefonda buluştular. Saliha büyük bir başarısızlığa imza atmış ve sarhoştu. Ali Yusuf ise bir gencin hayatını zor şartlarda da olsa kurtarmayı başarmıştı ve pek çaktırmasa da şişen doktorluk egosunun keyfini sürüyordu.

Sarhoşu oynamak kolay değildir. Gülcan Arslan ne çok abartılı ne de çok sönük tam kıvamında bir performans sergiledi. Ortaya da müthiş tatlı bir sarhoş çıktı. Yollarının kesişmesi ne kadar romantikse aslında Saliha’nın kusması da bir o kadar romantikti. Sonra bir baktık ki sabah olmuş. Saliha cici pijamalarını giymiş uyumuş da uyanmış bile. Nitekim Yusuf koltukta kıvrılırken bile üzerinde dar kesim gömlek ve pantolonu vardı. Gören de Yusuf sarhoş olmuş da yerinden kaldıramamışlar sanır. Belki de Ali Yusuf boxerle falan yatıyordur da pijama adeti olmadığından öyle uyumuştur bilmiyorum ama daha yüzlerini yıkamadan daldıkları konular pek derindi. Hani biri bana açsa “dur bi kendime gelim önce ya” derim.

Tüm o karanlık tünelli konuşmaların sonunda Kıbrıs’a dönüp o gece ki öpücüğe yakın plan girdiklerinde senaryo ekibi Ali Yusuf’un gözleri üzerinden bize dedi ki, “daha değil...”, “ilerde belki ama şuan değil...” bize de beklemesi kaldı. Tabi önce Ali Yusuf’un selfie kozu için Aslıhan’ın neler yapacağını göreceğiz herhalde. Aman unutmadan son olarak gözleri iri iri psikopat ağabeyin çıkışını da dört gözle bekliyorum. Normalde yerli yapımlardaki psikopat karakterleri sevmem ama güzel iş çıkmış gibi görünüyor. Haftaya güzel bir bölüm olacak.

 

 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER