Kongrede seçimler ilerlerken çok tipik bir örnek gördük. Atanmış çalışanların kendilerini atayanlara karşı olan bağımlılığını gözler önüne serdi Frank, kongre başkanını tehdit ederek. “Seni oraya bugünler için koydum, benim dediğimi yapmak birlik olmaktır,” diye verdi ayarını. Frank’ın dediğini yapmazsa partiye ihanet etmiş sayıldı yani gariban. Frank’ın tehditleri bununla da bitmedi. Durant’ı bir türlü ikna edememesi üzerine inanılmaz bir tiyatroyla öyle bir gözdağı verdi ki Durant’a, akıl alır gibi değil. Başkanlık denen şey hayatından daha kıymetli değil ya, Durant da vazgeçti yarışa girmekten ve oylarını Claire’ye devretti. Kirli siyaset, bunun daha aşağısını görmemişti sanırım daha önce.
O an karşısında ben olsam dizlerimin bağı çözülürdü, altıma filan ederdim...
Kevin Spacey inanılmaz bir oyuncu. Daha önce de çok defa yazmıştım. House of Cards’agelene kadar yaptığı işleri pek ikinci sınıf bulurdum. Bu dizide oynayacağını duyduğumda da burun kıvırmıştım kaldıramayacağını düşünerek. Fakat dizinin ilk bölümünden itibaren ne kadar usta, ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu üst üste kanıtladı Kevin Spacey. Bu bölümde de özellikle ses oyunculuğu konusunda çığır açtığını söylemeliyim.
Bölümün geri kalanında daha pek çok ilginç olay olmasına rağmen bu kadar büyük gelişmelerin yanında sönük kaldıklarını söylemek yanlış olmaz.
Yine de hayatı elinden alınmış Dunbar’ı tekrar görmek hiç iç açıcı değildi. Lucas Goodwin öldükten sonra Frank’ın peşini bırakmayan Tom Hammerschmidt’in de zımpara gibi olan yüzünü tekrar gördük. Dunbar ile bir işbirliğine girip önümüzdeki bölümlerde Frank’a bir zarar vermeye çalışıp çalışmayacaklarını göreceğiz.
Sinirden—ve çaresizlikten—tuvalette kapı pencere indiren Doug...
Öte yandan bütün bu düzenin ayakta durmasını sağlayan en önemli isimlerden Doug reisin de zor günler geçirdiğini görmek beni üzdü. Otel odasında minibarın karşısında bön bön oturduğu sahnede bir korkmadım değil, tekrar alkole başlayacak mı diye. Doug’un yardımına ise hiç de beklenmedik bir şekilde Seth’in gelmesi belki de dizideki dengeleri biraz olsun tesis etmek adına önemliydi.
Durant o kadar korkuyor ki, şu pörtlek gözlere bakın...
Nihayet bölüm Durant’ın yarıştan çekildiği kongrede Claire ve Frank’ın mutlak hakimiyet sağlamasıyla son buldu. Amerika, tarihinde ilk defa özünde meşrutiyet olan bir rejim ile bir aile tarafından yönetilecek. Tabii Conway izin verirse! Önümüzdeki bölümler artık demokratlar ve cumhuriyetçiler arasındaki çekişmelere sahne olacağa benziyor.
Önümüzdeki hafta yeni bir bölümün ardından görüşmek üzere, hoşça kalın.