Prison Break dolaylarında bir bölümle döndü Legends of Tomorrow bu hafta. Kaçılmaz, girilmez Sovyet kampına girip çıktılar. Geçen hafta Rip Hunter’a aşırı gıcık olmama neden olan planlarıyla takımın yarısı Ruslara esir düşmüştü. Bu bölümde de onları kurtarmak ana konuydu tabii. Karanlık bir atmosferde işlenmiş, ciddi bir hava hâkimdi bölüm boyunca. Dizinin komik olmasını bekleyen biri olarak bu beni şaşırttı fakat ciddiyeti de gayet güzel sağlamışlardı o yüzden bu kez lafım yok.
En başta Stein’ın içine girdiği durumu daha önce bir dizide gördüğümü anımsıyorum fakat nerede gördüğümü hatırlayamadım. O sahnede bir an olsun inanıyordum Cisco’nun orada olduğuna, anı falan olduğunu düşündüm ama değilmiş. Cisco’ya o tarz da yakışmış aslında. Flash’ta da ara sıra kullanabilirler bu tarzını.
Ne iyi dayak yedik ya
Plan yapılırken Snart’ın Rip Hunter’a söylediği sözlerin hepsinde Snart’a katılıyorum. Geçen haftaki yorumum da hali hazırda Rip Hunter’dan kıllandığımı dile getirmiştim. O yüzden Snart’ı haklı buluyorum. Yine aynı sahnedeki Prison Break göndermesi oldukça iyiydi. Bilmeyenler için açıklayayım. Prison Break adlı dizide Captain Cold'u oynaynan Wentworth Miller ağabeyini kurtarmak için hapse giren birini canlandırıyordu. Ağabeyi de Heat Wave'i oynayan Dominic Purcell'di.
Bu bölüm Ray iyi dayak yedi. Ağzı gözü şişti garibimin. Zaten ezip duruyorlar adamı, üzüldüm haline. Yaşlı bir adamın dayak yemesine bile göz yummayacak bir karakter olarak Ray’e daha fazla yer verilmeli bence veya en azından verilen yeri ezilerek kullanmamalı.