Maalesef bizdeki tüm hikayeler iki baş karaktere mahkum edilir. Yani ana karakterler Kartal ve Selin olarak belirlenmişse aradaki süreçte ne yaşanırsa yaşansın ikisi bir şekilde kavuşmalıdır. Bizde bir türlü hikayeler birkaç koldan ilerleyemiyor. Tek bir ana hikayenin etrafında yan hikayeler şekillenebiliyor. Oysa Kartal ve Esra arasındaki ilişki çok daha güçlü geliyor bana. Selin ve Aziz arasındaki çekim de tutku da çok daha esaslı gözüküyor seyrettiğim her sahnede.
Tabii tüm bu karmaşanın içinde Hüma Hala’nın dedektifi adım adım yaklaşıyor Selin-Kartal gerçeğine. Sorun şu ki Hüma Hala, Selin’in geçmişini öğrenmeye çalışırken muhtemelen kendi abisinin bilmediği geçmişine ulaşacak. Üzerinde oturduğu servetin Osman ve Mustafa’nın yitip giden hayatlarının üzerine kurulduğunu ve Kartal ile Selin’in o yitirilen hayatlardan geriye kalanlar olduklarını öğrendiğinde huzurla uyumaya devam edebilecek mi bunu zaman gösterecek.
Bu arada,
• Dizinin 29.dakikasında Esra’nın Kartal’ın gömleğini giydiği sahne ve o sahnede kullanılan müzik içimi acıttı. Funda Eryiğit’in yüksek performansı beni her bölümde Kartal’a olan aşkının büyüklüğüne biraz daha inandırıyor.
• 88. dakikada Aziz Alkan’ın gördüğü rüya daha iyi çekilebilirdi. O kadının beyazlar içinde ışık saçan hali beni korkutmak yerine güldürdü açıkçası.
• 114. dakikada Selin’in Kartal ile yüzleşmesinden sonraki sahnesini lütfen izleyin. Meryem Uzerli’nin buradaki performansı gerçekten kötüydü. Bir de Meryem Uzerli’yi çok fazla bağırtmazlarsa çok sevineceğim. Her an içinden ‘Hürrem’ çıkacakmış hissine kapılıyorum. Çünkü bağırdığı bu sahnelerde aksanı fazlasıyla kulak tırmalıyor.