Hatırla Gönül, ya tamamen hareketli bir bölümle yayına
çıkıyor ya da ikinci yarısında hareket kazanıyor. Bu bölümde de sakin bir
gidişat izleyip son anlarda bombayı patlatmayı tercih etti. 3 ay öncesiyle
sonrası arasındaki köprüyü daha da sağlamlaştırırken karmaşıklaştırmayı da
ihmal etmedi.
Tuğrul Tülek’i sevmenin de etkisiyle Ali karakterinin hikayeye biraz daha girmesini istiyordum. Ali’nin Tekin’in sırrını öğrenen ilk insan olarak merkeze bu kadar yaklaşması beni sevindirdi. Birazdan buraya da geleceğim ama önce azıcık dertlenmek benim de hakkım.
İlla bir köşeden çıkan Sezen Aksu şarkılarını, Yusuf’un
hastaneden çıkar çıkmaz önce Rıdvan’ın geçici ustasını dövmesini saymazsak
derli toplu, güzel bir bölümdü. Keşke Yusuf 3 ay komada kaldıktan sonra önüne
geleni dövmeseydi ya da dövdü, biraz tökezleyip can acısı çekseydi. Ne bileyim,
3 ay yatan insanın kemikleri bile sızlar herhalde. Yusuf “Of!” demedi.
Zihin her şeyi unutuyor da ten unutmuyor… Sevgili reji, Jülide’nin hatırlama çabalarını
inanılmaz güzel çekiyorsunuz, sanki sahnenin tam içerisindeymişim gibi. Bayılıyorum!
Gökçe Bahadır’ın “Jülide” yorumunu ise “Gönül” yorumundan daha çok beğeniyorum.
Jülide’nin çaresizliğini, endişelerini, bilinmezliğini öyle güzel yansıtıyor ki
kendinizi Jülide’ye sarılmak isterken buluyorsunuz. Ve özellikle Jülide’nin iç
sesi çok güzel yazılıyor! Bunu da belirtmeden geçemeyeceğim.
Gönül, kimseden korkmasın Şermin’den korkacağı kadar. Kadın
kendi çıkarları uğruna bir an düşünmeden tüm tezgahları beraber kurduğu,
sevdiğini söylediği adamı öldürttü. Kürşat’ın eşi olduğu nasıl da belli, anında
düzeni kurdu. Şermin’in annesi ise Şermin’den beter. Anne-kız seni yerler
Gönül, kaç! Kaç bölümdür Şermin’de oturtamadığım şeyler olduğundan
bahsediyordum, bu bölümde onlar da oturdu. Kötülük yapacaksan böyle yapacaksın,
öyle kötüymüş gibi davranmayacaksın.
Yine Yusuf da bu bölüm itibariyle kafamda oturdu. Özlem’e,
babasına tepkisi çok net ve güzeldi. Böyle
devam et Yusuf’cum.
Tekin: Canım yaa pek de güzel. Dur kafamdaki tilkilere söyleyeyim de çok üzmesinler. Gelelim ortalığı daha da karıştıracak kadına. Hoş geldin
Selma, hoş geldin Sezin Akbaşoğulları! Selma karakterinin Tekin’le herhangi bir
yerde değil de, tüm Altınel’leri ilgilendirecek bir şekilde karşılaşması kalp
ben! Altınel ailesinin hikayenin içine daha da dahil olmasına mı sevineyim,
Selma’nın derinliklerine inildikçe çıkabilecek şeyleri mi düşüneyim bilemedim.
Valla Mazhar’cım Tekin’le Selma’yı düşünüp keyifleniyorsun ama bence hiç
keyiflenme! Selma’nın geçmişinden senin hayrına şeyler çıkmayacak belli.
Tekin’in Selma’dan ilk anda Gönül’e rağmen hoşlanması, taş
gibi yazılan karakteri yerle bir etmek demekti. O yüzden ilk karşılaşmada
terslemesini de, aşkını saklamadan flört etmesini de yerli yerinde buldum. Flört
etti ne sevgisinden bahsediyorsun diyebilirsiniz. Biliyoruz ki o içkiler
içilirken Tekin’in kafasında 40 tilki dolanıyordu ve 40’ının da kuyruğu
birbirine değmiyordu. Tekin hayatını nereye kadar yalnız sürdürebilecekti?
Nereye kadar dikkat çekmeyecekti? Ve Selma'nın hiç de öyle kolay alt edilecek bir kadın olduğunu düşünmüyorum. Tekin'cim Selma seni çok zorlayacak, gardını al. Burada işler daha da karışacak, biz de gardımızı alalım.
Tekin’in ufak tefek dikkatsizlikleri bana onun da bir
insan olduğunu hatırlatıyor. Kusursuz insan yoktur, elbet unutacak, elbet tökezleyecek.
O açıdan saat ayrıntısı oldukça önemliydi. Tekin’i asıl tökezletecek kişi Figen gibi dursa da, Tekin Figen’i de
çok iyi tanıyor. Figen, Tekin’den umudu kesmedikçe bu sahte dünyadan elini
eteğini çekmez.
Alper: O gelen Şermin mi? Şimdi beni kurtarır sevdiceğim.Ve gelelim kalbimi küt küt attıran bölüm finaline. Hatice
Anne’nin evinde herkese bir aydınlanma geliyor bence. Adamlar “Gönül’ü bulma
timi” kurdular dahası var mı? Yalnız tavla zarından arabayı hatırlama
ayrıntısına ba-yıl-dım! Ranini de set ziyaretinde o sahneden bahsetmişti ve merakla
bekliyordum. Ayrıntılarını sevdiklerim!
Tavladan girip, arabadan çıkıp Alper’i buldular bulmasına
ama onlar konuşturana kadar Şermin işi bitirdi. Açıkçası Şermin’in Alper’i küt
diye vurduracağını hiç tahmin etmezdim. Yerimden sıçradım, şok oldum.
Ali'nin sırrın ortasına düşmesi çok güzel oldu. Gelecek bölümde bu
sırrı Neşe’ye de anlatıyor, sonrasında nasıl bir tutum gösterecekler çok merak
ediyorum. Fakat o kapıda ağzından “Gönül” kelimesi çıkarsa neler olur, tahmin bile
edemiyorum.
Hatırla Gönül, 7.bölümüne enfes bir finalle nokta koydu. Her
bölümden sonra aldığım keyif katlanıyor, bir sonraki haftayı iple çekiyorum. Emeği geçen herkese teşekkürler..
Peki sizler neler düşünüyorsunuz? Sizin için 7.bölüm nasıl
geçti? Yazın, konuşalım.
Haftaya görüşmek üzere…