2) Love Life
WarnerMedia'nın 27 Mayıs'ta açılan yeni dijital platformu HBO Max'in ilk dizilerinden. Romantik komedi türünde, sezonu 10 bölümden oluşuyor ve 2. sezon onayını şimdiden aldı. Antoloji özelliğinde.
Dizinin her sezonunda bir ana karakterin aşkı arayışı anlatılacak. Her bölüm romantik ilişkilerinden birisine odaklanıyor. İlk sezonda ise Anna Kendrick'in hayat verdiği Darby karakterine konuk oluyoruz. İlişkilerinde şimdiye kadar istediğini bulamamış olan Darby, yine de aşktan vazgeçmemiş ve hayat mücadelesinin içinde şansını denemeye devam eden bir kadın.
Sam Boyd'un (Stan Against Evil) senarist ve yönetmen olarak görev aldığı Love Life'ın yapımını Paul Feig (A Simple Favor) ve Jessie Henderson (Other Space) üstlendi.
Anna Kendrick'e özel bir hayranlığım yoktur, denk geldikçe izliyorum normalde. Benzerini oynayıp durduğu için öyle geliyordur belki ama kendisine uygun bir rol bulmuş. Bölümlerin yaklaşık yarım saat kadar sürmesi bu dizinin de işine gelen bir durum.
Love Life, bana gittikçe daha çekici gelen bir yapım oldu ve Darby'nin hayatından ziyade ilişki kısımları daha çok ilgimi çekti. Darby'yi tamamıyla beyaz bir karakter yapmamaları, bazı ilişkilerde sorunlu tarafın o olması avantajdı mesela. Handikap diyebileceğimiz tarafı ise bölümlük ilerledikleri için karşısına çıkan kişilerin çoğunu doğru düzgün tanıyamadan göndermiş olmaları. Bazı yerlerde "Aman nasılsa ayrılacaklar," diye düşündüğüm için olanları ciddiye alamadım.
Ama bölümler birbirinden tamamen kopuk değil ve bölümler arasında zaman atlamaları olmasına rağmen yer yer iç içe geçiyorlar. Ayrıca büyük hamlelerin peşinde olan bir dizi değil, günlük hayatın etrafından dolaşmayı tercih etmişler. Bu da kötü bir tercih olmamış. Yan karakterler de yeterli ölçüde yer kaplıyor. Finale geldiğimizde ise kendilerince düzgün bir kapanış yaptılar desem olur. "Bu" olup bitenden daha fazlasını beklemiyordum zaten.
İkinci sezonda farklı bir ana karakterle tekrar görüşmek dileğiyle, gerisini artık kendileri bilir.