Mitolojiye ilginiz var mıdır? Sever misiniz? Antik Yunan
hikayeleri hoşunuza gider mi? Peki ya Tragedyalar? Zeus, Herakles ya da
diğerleri. Eğer bunlara karşı biraz zaafınız varsa Oyuncak Müzesi'nde gerçekleştirilen
Helikon ilginizi biraz daha fazla çekecektir.
Zira benim bu ilgimi bilen kardeşim tam da doğum günümde böylesine keyifli bir
tiyatro bileti hediye etti. Nitekim bu diğer oyunlar gibi değil daha çok
periler eşliğinde 1950'li yıllara şahitlik edeceğiniz sürelerle dolu bir
tiyatro deneyimi.
Ali Ozan Akın ve Mehmet Erbil'in yazıp Ali Ozan Akın'ın
yönetmenliğini de yaptığı Helikon, aslında müzenin hava karardıktan sonra da
müthiş şekilde ziyaret edileceği anlamı taşımakta. (Ayrıca Oyuncak Müzesi'ni
daha önce gidip görmediyseniz mutlaka ziyaret saat ve günlerinde gitmenizi
şiddetle tavsiye ederim.^^) Müze
kelimesinden yola çıkılarak başlanılan, ilham perilerinin kendi
evleriymiş gibi köşkü kullanmaları, ışıklar, müzikler ile muazzam bir saat
geçirmenizi sağlıyorlar. Heee yetiyor mu yetmiyor? ^^
Öncelikle içeriye girdiğinizde kendinizi bir hikayenin içine
de atıyorsunuz. Keyifli bir yolculuğa işte tam da burada hazır oluyoruz. Oturduğunuz sandalyelerde bulunan kağıtları elinize aldığınızda
öncelikli olarak hangi odalara gidip hangi peri/ perilerle karşılaşacağınızı belirlemeniz
gerekiyor. Çünkü köşkün içerisine girdikten sonra süreniz başlıyor ve süre
bitene kadar odalar arası yolculuk yapmanız gerekiyor. Yunan mitolojisinde
bulunan 9 ilham perisinden ilham alınmış 9 oyun oynanıyor odalarda. Hızlı olursanız
5 şanslı olursanız 6 tane oyunu izleyebiliyorsunuz. (Baştan işaretlediğim 5 oda
ve 1 bonus ile tam 6 hikayeyi izledim.) Oyun başlarken içeride uymanız gereken
bazı kurallardan bahsediyorlar. Bunlardan
bir tanesi de telefonla görüntü almak. Aslında bu her oyun içinde geçerli bir
kavram olsa da malesef son dönemlerde oldukça artan teknolojiyi olumsuz yönde
kullanma biçimi. İki muhafız eşliğinde köşke giriyorsunuz. Ve artık tek
başınasınız yolda. Kırmızı perdelerin içerisinden geçip oradaki yaşanmışlığa
şahit olmak hissi enfesti.
Tragedya odasında karşılaştığım Yağız Şanal ve Kübra Balcan.
O günlere, o olaya götürdüğünüz için;
Komedya odasında karşılaştığım Onur Gürçay. O kişi olup
bizleri de ekibine dahil ettiğin için;
Dans odasında karşılaştığım Aycan Ersal ve Köksal Ünal. Enerjiniz,
uyumunuz, bize sayfalarca replik atıyormuşçasına oysa aslında gözlerinizle
anlaştığınız için;
Pantomim odasında karşılaştığım Mehmet Erbil. Bir göbek
bağından değerlerimizi anlattığın için teşekkür ederim.
Ben bunların haricinde Müzik ve Astronomi odalarına da
girdim. Diğer performanslar o kadar yüksekti ki buradaki performanslar üzgünüm
ama bir tık düşük geldi bana. Diğer odaların isimleriyse şöyle: Aşk Şiirleri,
Epik Şiir, Tarih. (Ben izlememiş olsam da kardeşim o odalara girdiğinden hikayelerine hakimim.^^)
Aşk, hüzün, neşe, geçmiş ve daha birçok kavramı deneyimlemek isterseniz ki isteyin. Helikon'un tarihlerine bakmanız ve yolunuzu mutlaka Oyuncak
Müzesi'ne düşürmeniz yeterli. Kendinizi de arkadaşlarınızı böylesine
güzel deneyimden mahrum etmeyin. Hem bakalım aynı odaları mı beğenmişiz? ^^
Sevgiler...
OYUN KÜNYE BİLGİLERİ
Yazan: Ali Ozan Akın- Mehmet Erbil
Yöneten: Ali Ozan Akın
Yönetmen Yardımcısı: Mehmet Erbil
Koordinatör: Ege Ertez
Sahne Tasarım: Ayhan Doğan
Dekor ve Kostüm Tasarım: Başak Cankeş
Işık ve Ses Tasarım: Ali Ozan Akın
Sahne Amiri: Yasin Bardakçı
Oynayanlar: Buğra Agalday, Barkın Aydın, Kübra Balcan, Mehmet Erbil, İlkay Eren, Aycan Ersal, Ece Ertez, Uğurcan Günay, Onur Gürçay, Görkem Kasal, Yağız Şanal, Köksal Ünal, Koray Can Yanaşık
Sahne Asistanları: Barış Akbaba, Agah Akbaş, Burcu Bilge, Emrecan Cömert, Samet Karahasanoğlu, Yaşarcan Kocaaslan, Bekir Öztürk, Eda Nur Pilav, Emre Tuğrul, Melikcan Yenişen
Koreograf: Mihail Ceban
Görsel Tasarım ve Afiş: Berkay Dağlar