Seda Sayan, Hülya Avşar ve Profesör George Gerbner

"Ben gecekondu çocuğuyum"...
İşte böyle… Karşısında yemek yediğimiz ya da göbeğimizi kaşıyarak izlediğimiz televizyonun aslında nasıl bir etkisi varmış öyle? Ama olsun, yemek yerken Seda Sayan izlemeyi çok seviyorum. Ayrıca sizi Gerbner’le ve ekme kuramıyla “Televizyon tü kaka” demek için tanıştırmadım. Sadece gündemde olan iki konu hakkında konuşurken, gözüm birden kitaplığıma ilişti. Aslına bakarsanız beni İletişim Kuramları kitabımın kapağını açtırmaya yönlendiren iki kişiye teşekkür borçluyum. Seda Sayan ve Hülya Avşar...

Geçtiğimiz günlerde Star TV'de ekrana gelen Bir Hülya Avşar Sohbeti'nin son bölümünde Mehmet Aslantuğ ile Hülya Avşar arasında yaşanan diyaloglar sosyal medyada gündem oldu. Hoş artık sosyal medya da gündem olmayan ne var ki? Neyse… Hülya Avşar’ın kendince kadının yerini anlattığı "Ben şeyciyim. Erkek çalışsın, kadın evde çocuklarını kendi büyütsün, yemeğini yapsın, kocasını karşılasın" cümlesi ve Mehmet Aslantuğ araya girerek "Tam bu değil galiba. Bu biraz sertleşmiş hali. Üretime girmesi lazım kadının. Muasır medeniyet seviyesi başka türlü olmuyor var ya Ata'nın işaret ettiği" diyerek içimize su serptiği yanıtı…
"Karşımdaki insanla asla aynı noktada olmadığımızı görünce nasıl Mehmet Bey gibi asil kalırım?" ENTER

Tam bunu yeni yeni aşıp, Twitter’da çoktan geyiğini döndürmeye başlamışken nur topu gibi bir gündemimiz daha oldu! Seda Sayan’ın Show Tv’de ekranlara gelen programının konuğu manken Ece Gürsel idi.  Seda Sayan, “Sperm bankası da neymiş inşaat işçileri var ya!” diyerek sperm bankasından hamile kalmak istediğini belirten Ece Gürsel'e "Genleri güzel, tuttuğunu koparan bi inşaat işçisinden hamile kalabilirsin" önerisinde bulundu. İnşaat İşçileri Sendikası ve sosyal medya başta olmak üzere tepkilerde bir bir kendini gösterdi. Olayın ardından Seda Sayan, "Yanlış anlaşıldım. Dünyada birini ya da birilerini küçümseyecek son kişiyim. Benim babam da inşaat işçisiydi. Ben gecekondu çocuğuyum. Lütfen bilgi kirliliğine itibar etmeyiniz.” şeklindeki açıklamasıyla yüreklere su serpti(!) Çok şükür ki bu güzel memlekette, “Benim de ‘öyle’ arkadaşlarım var, “Ben de oralardan geldim” söylemleri her daim iş yapıyor.

Hülya Avşar’ın her gün bir başka cinayet, şiddet ve tecavüz haberleriyle karşılaştığımız şu günlerde kadının toplumdaki yerini ‘kendince’ ifade etmesi, erkeğin kolları altında güvende olduğunu buyurması ya da “İnşaat işçilerinin şantiyelerde iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği haberlerini artık sıradan bir olay gibi karşıladığımız, şu günlerde Seda Sayan’ın bu iyi niyetli(!) açıklaması nedir ki? Birkaç gün konuşuluyor, sosyal medyada eleştiriliyor, belirli dernek ve sivil toplum kuruluşları tarafından kınanıyor ve sonunda unutuluyor. -Mu acaba?

Sahi unutuluyor mu acaba?

Yoksa Gerbner’in dediği gibi televizyon, izlediklerimiz ve televizyon figürleri  tutumları eker, yetiştirir ve nüfusun günlük kültürün ortak kaynağını oluşturur mu?

Yaşadığımız coğrafyayı, toplumsal hayatımızı, her gün şaka gibi gelen gündemimizi, haberleri izledikçe “Nasıl insanlar bunlar” dediğimiz anları düşünüyorum ve kendi cevabıma acı bir tebessümle karşılık veriyorum.

Aman canım ben de! Bak Seda Sayan’ın babası da inşaat işçisiymiş. Kalkıp çay yapayım, dizimin başlamasına az kaldı!

Not:  Profesör Gerbner, umuyorum ki bu hikayede olmaktan rahatsızlık duymuyorsundur!

 

 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER