!fkolik: Yolu
!f’ten geçen yönetmenlerin son işleri
!f İstanbul’un
bu yılki yeni bölümlerinden biri de !fkolik
olacak. !f’in 17 yıllık tarihinde filmleriyle konuk olmuş, !f’çilerin ilk kez
festivalde keşfettiği yönetmenlerin son filmlerini bir araya getiren bu bölümde
4 film gösterilecek.
• 2014’te ilk uzun metrajı “Fish and Cat /
Balık ve Kedi” ile Uluslarası Keş!f Yarışması’nı kazanan İranlı yönetmen Shahram Mokri’nin seyirciyi her an şüpheye
düşürmeyi başaran,
tek plan çekilmiş, şaşırtıcı bilimkurgu
gizem/polisiyesi “Invasion! / İstila!”;
• 2011’de “Nana” ile Uluslarası Keş!f Yarışması’nın birincisi olmuş Valérie
Massadian’ın kendine özgün dingin ve özenli,
tabloları andıran güzellikteki sinematografisiyle,
adını filme veren karakterin hikâyesini yıllar üzerinden
anlattığı son filmi “Milla”;
• !f’çilerin “Sansa” (2004), “Kinogamma Part
1” (2009) ve “Çocuk Masalları” (2012) filmleriyle
hatırlayacağı Fransız yönetmen Siegfried’in aşık
ve hepsi güçlü̈ duyguların pençesinde
dört kadının hikâyesini konu alan son filmi “Riga!”;
• “Curling” (2010), “Bestiaire” (2012),
“Vic+Flo Bir Ayı Gördü” (2012) ve “Arzulamanın Zevki” (2014) filmleriyle
!f’çilerin oldukça yakından tanıdığı ve 2013 yılında festivalin konuğu olarak
İstanbul’a da gelmiş Denis Côté’nin kamerasını
bu kez günümüz gladyatörlerine, hayatını vücut geliştirmeye adamış̧ ve bütün yaşamını
bunun etrafında kurmuş̧; kaslarıyla, sıkı diyetleri ve spor
salonlarında köle gibi çalışmalarıyla dikkatimizi çeken 5 adamın
tuhaf ama oldukça gerçek dünyalarına çevirdiği son filmi “A Skin So
Soft / Yumuşak Bir Ten”,
yönetmenlerin sinemasını takip edenler için kaçırılmayacak bir bölümde bir
araya geliyor.
Karanlık &
Köşeli: Yılın korku filmleri burada!
Yaratıcılığa
ve deneyimlere açık sinemaseverlerin !f alanı “Karanlık
& Köşeli” bölümünde bu sene de, karanlık ve rahatsız edici
yapımlardan senenin en çok konuşulan korku filmlerine, seyircinin ‘görme biçimleri’ni
altüst eden, algının kapılarını sonuna kadar açmayı hedefleyen filmler toplanıyor.
• 2008’de yönettiği “Johnny Mad Dog” ile
büyük bir çıkış yakalayan Jean-Stéphane Sauvaire’nin
Tayland’ın en ünlü hapishanelerinden birinde 3 yıl
hapis yatmış genç İngiliz boksör
Billy Moore’un, gözlerinize inanamayacağınız anılarından uyarladığı ve prömiyerini yaptığı Cannes’ın
‘Gece yarısı’ bölümünde büyük heyecan uyandıran “A Prayer
Before Dawn / Şafaktan Önce”;
• 2015’te çektiği “Bone Tomahawk”la
tanıdığımız S. Craig Zahler’in yönettiği, Vince Vaughn’ın muazzam ve aynı zamanda korkutuculuğuyla akıldan çıkması zor oyunuyla
sarsan gerilim “Brawl in Cell Block 99 / 99. Blok”;
• !f takipçilerinin “Amer”, “The Strange
Color of Your Body's Tears” gibi sıradışı filmleriyle yakından tanıdığı
Belçikalı yönetmen çift Helene Cattet ve Bruno Forzani’nin bir kez daha karabasanlı, estetize
düşleriyle esir alacak yeni filmleri “Let the Corpses Tan /
Bırakın Bronzlaşsın Cesetler”;
• Robin Aubert’in Toronto Film Festivali’nin açılış filmi de olan, klişelere düşmeden ve kurduğu nefis atmosferiyle,
son yılların en yenilikçi zombi filmlerinden birine
dönüşen “Les affamés / Aç Gezenler”;
• Coralie Fargeat’in muazzam görselliği,
turuncu renk tonlarıyla Mad Max’i hatırlatan, kendine has konsepti ve oldukça
stilize hipnotik sinematografisiyle dikkat çeken ve birçok festivalin gece
yarısı gösterimlerine adeta bomba gibi düşen “Revenge / İntikam” ve
• Brian Taylor’ın yönettiği ve Selma
Blair ile Nicolas Cage’in başrolünü
paylaştığı, çekirdek aile ve anne babalık kavramlarını en absürt
şekilde sorguya çektiği,
senenin en dikkat çekici korku filmlerinden “Mom and Dad”, gece yarısı filmlerinden hoşlanan
!fçilerin kaçırmaması gereken filmler…
!f
kült: Yenilenmiş kopyalarıyla bilimkurgu klasikleri
!f
İstanbul’un
, sinema tarihinin gizli hazinelerini gün ışığına çıkardığı !f
kült bölümünde bu yıl bilimkurgu sinemasının unutulmaz üç klasiği gösterilecek.
Bunlardan ilki, Wolf Gremm’in 1982 yapımı meşhur
cyberpunk gerilimi “Kamikaze ’89". Per Wahlöö’nün ‘31. Kat’ adlı romanından uyarlanan ve
distopik bir gelecekte geçen film, eleştirmenler tarafından Jean-Luc Godard'ın “Alphaville”
ve Fritz Lang’’in “Dr. Mabuse: The Gambler” (1922) gibi klasikleriyle karşılaştırılmıştı.
Film, usta Alman yönetmen Rainer Werner Fassbinder’in
perdedeki son ve olağanüstü performansıyla ve Alman elektronik müzik grubu
Tangerine Dream üyesi Edgar Froese’in müzikleriyle
de unutulmazlar arasındaki yerini korumaya devam ediyor.
“Sinema tarihinin en iyi punk filmi”
“Sebastiane”,
“The Tempest”, “Caravaggio”, “Edward II” ile tanıdığımız İngiliz yönetmen Derek Jarman’ın 1978 tarihli cüretkar filmi “Jubilee / Jübile” ise, Thatcher İngiltere’sini eleştiren
mizahı, zapt edilmez enerjisi ve koreografisiyle dikkat çeken bir klasik. Kraliçe
Elizabeth’in günümüzün yozlaşmış İngiltere’sine ışınlanmasını konu alan ve müziklerinde
Brian Eno imzasını taşıyan bu çılgın film, “sinema tarihinin en iyi punk filmi” sayılıyor.
Feminist bilimkurgu klasiği!
!f kült’ün heyecan uyandıran
bir diğer filmi ise, Lizzie Borden'in çığır açan
feminist bilimkurgusu “Born in Flames / Ateşlere Doğmak”!
1983 yılında prömiyerini yaptığı Berlin Film Festivali’nde olay yaratan ve o günden
beri sayısız feministi etkileyen film, seyirciyi Amerikan tarihinin en barışçıl
devriminden on yıl sonrası bir döneme götüren ve toplumsal cinsiyet
meselelerinin bu dünya içinde nasıl kurulabileceğini hayal eden bir distopya
sunuyor. 70’lerden enfes müzikleri ve döneme dair gerçek belgesel görüntüleri
harmanlayan kurgusuyla da şaşırtan “Ateşlere Doğmak”,
günümüzde bile feminist sinema teorisyenlerinin başucu kaynaklarından biri
olmaya devam ediyor.
Özel Gösterimler: Ara Güler’in ilk ve tek filmi !f’te
!f İstanbul’un farklı, sınırları ve algıyı
zorlayan görme biçimlerini araladığı filmlerin yer aldığı “Özel Gösterimler” bölümünde 4 özel film gösterilecek.
Yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın en
önemli fotoğraf sanatçılarından Ara Güler’in 1975’te
çektiği ve Yavuz zırhlısının sökülmesini anlatan, dünyada çok az gösterim
olanağı bulmuş filmi “Kahramanın Sonu”, Güler’in
de katılımıyla gösterilecek. Filmin sunumu da yapacak olan Ara
Güler, rol aldığı “Otel”, “İz” ve “Güneşe Yolculuk” filmlerinin yönetmeni, dostu Yeşim
Ustaoğlu ile “Kahramanın Sonu”nun
hikâyesini konuşacak.
Paris’te 2015 yılındaki terör saldırılarının ertesinde yapılmış ve Paris’in
banliyölerinden çıkıp El Nusra’ya katılmak için
Mısır üzerinden Suriye’ye giden genç bir adamın
yolculuğunu anlatan, birçok
festivalin yanı sıra Whitney Bienali ve Tate Modern gibi birçok
prestijli kurumda gösterilen, sanatla sinemanın kesişme
noktasında önemli ve kışkırtıcı bir çalışma olan “Also
Known As Jihadi / Nam-ı Diğer Cihatçı”; multimedya sanatçısı
Blake Williams’ın teknoloji, sinema ve bu araçların
geleceğinin parlaklığına göz kırpan muazzam 3D bilimkurgu filmi “Prototype
/ Prototip” ve İstanbullu multidisipliner stüdyo
NOHlab’ın seyirciyi görsel ve işitsel
bir yolculuğa çıkaracak
stereoskopik eseri “Prima Materia”, sinemayla
sanatı bir araya getirip dünyaya farklı bakma şekilleri öneren hazineler olarak
ışıldıyor.
Gökkuşağı:
Gökkuşağının altında hepimize yer var!
!f İstanbul’un ilk yılından beri, sevmekten
korkmayanların ve gökkuşağının altında hepimize yer var diyenlerin filmlerini
buluşturduğu “Gökkuşağı” bölümünde izleyeceğimiz
filmler ise şöyle:
•Güney
Afrikalı yönetmen John Trengove’nin kamerasını genç
erkeklerin Xhola geleneklerine göre sünnet olmak ve ergenlik törenleri için
kurulan bir kampa soktuğu, World Cinema Amsterdam’da En İyi Film, Londra Film
Festivali’nde ise En İyi İlk Film seçilen etkileyici draması “The
Wound / Yara”;
•Stephen
Cone’un Chicago Film Festivali’nde En İyi Film seçilen ve genç
bir kadının kendini ve dünyayı keşfetmesini konu alan, şiirsel ve lirik masalı “Princess Cyd / Prenses Cyd”;
•!f’in
gedikli yönetmenlerinden Yony Leyser’in Bruce
LaBruce, G.B. Jones, Genesis Breyer P-Orridge, John Waters, Peaches, Pansy
Division ve daha birçok ikon ismi bir araya getirdiği son filmi “Queercore: How To Punk a Revolution / Devrimi Punk’lamak”;
•İsveç’in dünya
hiphop’una armağanı Silvana Imam’ın 2014 yılında birden ünlendiği yıl başlayan
ve bir yandan bir sanatçı olarak yükselişini belgelerken diğer yandan insan
olarak zaaflarını, kırılganlığını ve aşkının hikâyesini de samimiyetle anlatan “Silvana / Silvana Imam: Uyandığında Beni de Uyandır”
ve
•Tom Of
Finland imzasıyla tanınan ve bir donemin kültürel ikonlarından olan Touko
Laaksonen’ın renkli hayat hikâyesini konu alan, Göteborg Film Festivali’nde
FIPRESCI Ödülü’nü kazanan Dome Karukoski filmi “Tom of Finland”.
Türkiye’den Kısalar: Yılın en iyi kısaları bir arada
!f
İstanbul’un kısa metrajlı film üretimine dair
son bir yıl içerisindeki eğilimlerin derlemesini yapmak amacıyla hazırladığı “Türkiye’den
Kısalar” bölümü, bu yıl da yönetmen ve yapımcıların yanı sıra kısa film
izleyicilerinin önerileriyle hazırlandı. !f İstanbul’un tematik olarak
programladığı “Türkiye’den Kısalar” derlemeleri İstanbul, Ankara ve İzmir’de
çeşitli festival sinemaları ve mekânlarında ücretsiz olarak !f izleyicilerine
sunulacak. İstanbul’daki gösterimler sırasında yapılacak “İzleyici Oylaması”
sonucu bir kısa filmin yönetmeni bir sonraki filmi için Atlas Digital &
Film Production’tan post production desteği kazanacak.
Bu yıl “Türkiye’den
Kısalar” bölümü dört derlemeden oluşuyor. “Gizli Tanık: Vicdan”
derlemesinde, Mizgin Müjde Arslan’ın “Arîn”, Nehir Tuna’nın
“Ayakkabı”, Atasay Koç’un “Hayvan”, Hasan İnce’nin “Mirov/
İnsan”, Onur Yağız’ın “Toprak” adlı kısaları; “Olağanüstü
Hatıralar” derlemesinde Zeynep Köprülü’nün “Dans
Eden Kızlar”, Lütfü İrdem’in “Görünmez Kadın / Cênîya Nêêysayî”, Berrak Çolak’ın “Nedret Bugün
Kaybolur”, Ömer Deniz’in “Ölümlü”, Ece Yazıcıgil ve Ilgın
Harput’un “Russell’s”, Sercan Sezgin’in “Yazın”, Zeynep Merve Uygun’un
“Zigzag”; Ursula K. Leguin’in ‘Mülksüzler’ kitabından “Bütün duvarlar
gibi, iki anlamlı, iki yüzlüydü. Neyin içeride, neyin dışarıda olduğu, duvarın
hangi yanından baktığınıza bağlıydı” cümlesinden yola çıkarak hazırlanan “Duvarın
İki Yanı”nda Volkan Güney Eker’in “Bıraktığın Yerden”, Fatma
Belkıs ve Emre Birişmen’in “Boğaz”; Simay Çalışkan ve Nergis
Karadağ’ın “Homur Homur”, Asya Leman Sanıtürk’ün “Hükmü
Yok”, Mustafa Umut Ay’ın “Kuyuda Başlayan Yolculuk” adlı
filmleri; “Buz Kesmiş Dünyalar, Atan Kalpler” seçkisinde ise Fergan
Mirkelam’ın “Arkası Dönük”, Bahar Kılıç Adilçe ve Hulusi
Nusih Tütüncü’nün “Başka Mevzu”, Ezgi Ay’ın “Ebe”, Batuhan Köksal’ın
“Fabrika”, Ayce Kartal’ın “Kötü Kız”, Tufan Taştan’ın
“Söz Uçar” ve Volkan Budak’ın “Yaban” adlı kısaları yer
alıyor.
!f 2018 Etkinlikleri
!f
İstanbul’un
atölyelerden sohbetlere uzanan 2018 etkinlik programı bu yıl da dolu dolu…
Sohbet
/ Hayatın Yırtıldığı Yer: Müjde Ar
Yer:
Babylon
Tarih: 20 Şubat 2018, Salı
Saat: 19:00-20:00
Dil: Türkçe
Katılımcı:
Müjde
Ar
Moderatör:
Tuğrul
Eryılmaz
Ücretsiz
Türkiye
sinemasında hayallerimizin, fantezilerimizin ve tutkularımızın bedene bürünmüş hali o. Oyunculuğuyla da,
sözleri ve hayatıyla da hayatımızın en güzel yırtıklarından biri. Kahkahasıyla
da dudak büküp ‘ammmannnn’ deyip eteğini ve saçlarını savuruşuyla da bize hep güç
vermiş, ilham olmuş̧ Müjde
Ar, !f İstanbul’a konuk oluyor ve gazeteci, yazar Tuğrul Eryılmaz’la sohbete dalıyor.
Atölye
/ Bu Hikâye Benim!
Yer:
A
Corner in the World X bomontiada ALT
Tarih: 17 Şubat 2018, Cumartesi
Saat: 15:00 -17:30
Dil: Türkçe
Atölye
Yürütücüsü: Pelin
Turgut
Ücretsiz
Odada
bir bebek olduğunu düşünün, kendini nasıl hemen belli eder. Ciğerleri sonuna
kadar çalışır, bağırır, kahkaha veya çığlık atar. Bebekler doğal olarak kendi
sesleriyle temastalar. Araya giren ailevi koşullanmalar, okul, toplum veya içinde
bulunduğumuz kültürün baskısı, ‘o olmaz’ ‘bu yapılmaz’; derken, çoğumuz, gerçek
sesimizi bir yerlerde unutuyoruz. Hikâyemiz var, anlatmak istiyoruz; belki film
çekmek, resim yapmak, şiir yazmak istiyoruz, fakat daha başlayamadan kendimizi
susturuyoruz. Hep bir başkasını daha ehil görüyoruz. Hakkım yok, diye düşünüyor
veya olmayacak engeller üretiyoruz. Ya da başlıyoruz ama bitiremiyoruz. Utanç,
suçluluk ve korku: Tanıdık dostlar. Bu deneyim ve paylaşım bazlı çalışmada, kendi
sesimizle tanışacağız. Hikâye anlatma tekniklerini kullanarak kendimize dair kişisel
bir hikâyeyi yaratmayı, anlatmayı ve paylaşmayı öğreneceğiz. Kendi sesimizi
duyacağız. Herhangi bir ön deneyim gerektirmez. Katılım mekân kapasitesiyle sınırlı.
Kayıt için lütfen atölye@ifistanbul.com adresine
mesaj atın.
Sohbet
/ Punk’ta Hayat Var! Yerli Punk Sahnemiz Hakkında Bir Sohbet
Yer:
A
Corner in the World X bomontiada ALT
Tarih: 19 Şubat 2018, Pazartesi
Saat: 17:00-18:00
Dil: Türkçe
Moderatör: Murat Beşer
Ücretsiz
!f
2018 programında farklı bölümlerde müzikten sinemaya, geçmişten bugüne Punk’ın
Hayat Var! temamızla örtüşen farklı hallerini yakalamanız mümkün. Bu konuşmada
ise müzik yazarı Murat Beşer’in moderatörlüğünde; karşınıza,
İstanbul punk camiasının doksanlı yılları, mekânlar, konserler, dergiler,
fanzinler, Punk Aslı, Gökhan
Tunçişler, Tolga Güldallı ve Kerem Onan’ın katılımıyla dönemin tanıklarından anılar,
görüşler ve insan hikâyeleri çıkacak.
Sohbet
/ !f 2018 Türkiyeli Kısalar Yönetmenleri Buluşuyor: Hayat Nereye?
Yer:
A
Corner in the World X bomontiada ALT
Tarih: 20 Şubat 2018, Salı
Saat: 14:30-16:30
Dil: Türkçe
Katılımcılar: ‘Türkiye’den Kısalar’ bölümünün
yönetmenleri
Moderatörler: Serra Ciliv, Engin Palabıyık
Ücretsiz
Yakaladıkları
günümüz bilinç ve hissiyatlarıyla, tematik derlemelerimize ilham veren Türkiyeli
yönetmenlerle bir sohbet. En eskiden yeniye, anıların ve anın izdüşü̈mlerinden, yaşamın ve ölümün
bilgisine; kayıplardan isyana ve ah edişlere, dayatılan kurallardan vicdana, tüm
kavgaların taraflarından konumlandırıldığımız yerlere ve kendi alanlarımızı var
etmekte ısrarcı olduğumuz tüm varoluş̧
biçimlerine ve tabii bütün bunları taşıyan tanımlı ve tanımsız arazilere; ülkelere,
sokaklara, bedenlere ve ruhlara değiyor bu yılın kısalarının bilgisi. Hepsi,
toplamda, “Hayat Var!” diyor. Bu yılki kısalar yönetmenler buluşmamızda, yönetmenlerimizle,
bu ve bundan sonraki filmleriyle hayatlara nasıl değmeyi hayal ettiklerini;
hayatın neresinden konuşabileceklerine inandıklarını, sinemanın bugün -hayat böyleyken-
ne demesi gerektiğini hissettiklerini konuşacağız.
Atölye
/ YAPIMLAB @ !f: Yeni Renkler Yapımcı Atölyesi
Yer:
A
Corner in the World X bomontiada ALT
Tarih: 22-23 Şubat 2018
Saat: 10:00 -18:00
Dil: Türkçe
Supervisor: Zeynep Özbatur Atakan
Ücretsiz
YAPIMLAB,
sinema alanında yapımcıların arasından yeni yeteneklerin keşfedilmesi için bir
mentorluk programı başlatıyor. Genç yaratıcıların, üretime daha sağlam ve hızlı
adımlarla geçebilmesi için tasarlanan bu programda, en fazla 12 yapımcı ile 2 günlük
atölye çalışması yapılacak. Kendi kariyerleri üzerine bir keşif yolculuğu gibi
olacak olan bu atölyede, 2. günün sonunda 3 kişilik jüriye proje sunumu yapılacak.
Her bölümden 3 kişi YAPIMLAB’de 1 yıl boyunca ücretsiz eğitim ve mentorluk alma
ödülü kazanacak. Bu 12 adaydan projesini ilk gerçekleştirene 5.000 TL ödül
verilecek.
Etkinlik
/ Pop Around the Corner
Yer:
A
Corner in the World X bomontiada ALT
Tarih: 16-17 Şubat 2018
Saat: 20:00-00:00
Ücretsiz
A
Corner in the World,
!f kapsamında bomontiada’da sizi heyecanlı buluşmalara davet ediyor. 16 ve 17 Şubat’ta
bomontiada’da karşınıza çıkabilecek farklı performanslara hazır olun. Her köşeden çıkıp size hayat
verebiliriz. Gözünüz çevrenizde olsun.
Anlatı
/ Seiba Anlatıcıları ile ‘Masalda Hayat Var
Yer:
A
Corner in the World X bomontiada ALT
Tarih: 16 Şubat 2018, Cumartesi
Saat: 20:30-22:00
Anlatıcılar:
Nazlı
Çevik Azazi, Aslı Hazar
Biletler:
Tam:
30 TL, Öğrenci: 20 TL (Bilet Satış̧
Noktaları: Mobilet ve bomontiada ALT girişindeki Mobilet gişesi. Kapıda sınırlı
sayıda bilet satılmaktadır, online olarak alınmasını öneririz.)
Seiba
Anlatıcıları
ile ‘Hayat Var’ temalı masal gecesinde, sizlere hayat dolu masallar anlatacağız;
böcekten insana, topraktan havaya, bağdan bahçeye, yukardan aşağıya,
mahlukattan insana duyduğumuz, gördüğümüz, düşlediğimiz ne varsa!
Konser
/ Çağıl Kaya
ile ‘şimdilik her şey
yolunda’
Yer:
bomontiada
ALT
Tarih: 16 Şubat 2018, Cumartesi
Saat: 20:30
Biletler:
Tam:
30 TL, Öğrenci: 20 TL (Bilet Satış̧
Noktaları: Mobilet ve bomontiada ALT girişindeki Mobilet gişesi. Kapıda sınırlı
sayıda bilet satılmaktadır, online olarak alınmasını öneririz.)
Çağıl
Kaya
‘şimdilik her şey yolunda’ temalı konser ile bomontiada ALT’ta sizlerle! Kaya’nın
festival için özel olarak hazırladığı bu konserle size taş duvarlar arasında söylenceleri
var; müzik dolu, sürpriz dolu, hem göze hem kulağa şifa bir gece!
Biletler 2 Şubat’ta
biletix’te!
İş
Bankası Maximum Kart’ın
6. kez ana partnerliğinde ve CGV Mars Cinema Group ortaklığında
gerçekleşecek !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali’nin
biletleri 2-4 Şubat tarihlerinde İstanbul için, 23-25 Şubat tarihlerinde de Ankara ve İzmir için% 10 indirimle, İş Bankası Maximum
Kart sahiplerine ise %20 indirimle biletix’te ön
satışa çıkacak.
Tüm
öğrencilere !f bileti 2 TL!
!f
İstanbul’un geçtiğimiz yıl genç !f’çilere özel
olarak başlattığı indirimli gösterim fırsatı bu yıl da devam ediyor. Öğrenci
kimliğini gösteren !f’çilere hafta içi gündüz seanslarındaki filmler 2 TL’den satışa sunulurken;
İş’te Üniversiteli
kredi kartına ya da Maximum Kart sahibi öğrenciler
ise aynı seansları 1 TL ödeyerek izleyebilecekler.
!f
İstanbul’un bilet ücretleri ise şöyle:
İstanbul
Hafta
içi gündüz gösterimleri (19:00 öncesi tüm seanslar)
Tam:
10 TL Öğrenci: 2 TL
Hafta
içi 19:00 seansı ve
sonrası ile hafta sonu tüm gün
Tam:
22 TL Öğrenci: 19 TL
21:30
seansları
Tam
& Öğrenci: 25 TL
Ankara
ve İzmir
(19:00
öncesi
tüm seanslar)
Tam:
10 TL Öğrenci: 2 TL
Hafta
içi 19:00 seansı ve
sonrası ile hafta sonu tüm gün
Tam:
21 TL Öğrenci: 18 TL
21:30
– 22:00 seansları
Tam
& Öğrenci: 22 TL